Çünkü farkında olmak bir yanlışın karşısında durmanın ilk adımı. Aslında şiddetten bahsederken sadece 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde değil daima söze kadından başlamak gerekiyor. Çünkü insan denen varlığın bünyesinde hızla yayılan kanserli hücrenin yani şiddetin en çok kuşattığı ve zarar verdiği varlık, kadın. Bu durum elbette sadece ülkemizde değil, dünyada da böyle. Ancak “daha kötü” sıfatlıyla nitelediğimiz hiçbir kötü örnek kendi eylemimizi temize çıkaramaz. Birçoğunu zaten bildiğiniz ama bazılarına da, “Şiddetin bu türü de mi varmış,” diyeceğiniz örnekleri sizin için sıraladık. Şiddetin her türlüsüne karşı durarak, sevgiyle, saygıyla ilerleyeceğimiz zamanlar da gelir elbet! Farkında olmak adına ve farkındalık yaratmak adına giriştiğimiz bu listede şiddet türleri şöyle sıralanıyor;
1- Fiziksel Şiddet
Şiddetin en açık hali. Vücut bütünlüğüne yönelik her türlü saldırı. Üçüncü sayfa haberlerinden manşete kadar ilerler boyutuna göre. Egemenlik kurmak, kontrol etmek ya da cezalandırmak amacı vardır. Yaralanma, yeti kaybı, ölüm gibi sonuçlarla son bulur. Çok detayına girmeye el vermese de gönlüm, yokmuş gibi davranmayı da hiç uygun bulmuyorum.
2 – Cinsel Şiddet
Mağdurun rızası olmadan yapılan sözlü ya da fiziksel taciz diye kabaca tarif etmek mümkün… Kimi yerlerde, “Mağdura olan yakınlığına bakılmaksızın herhangi bir kişinin cinsel içerikli eylemde bulunması ya da buna kalkışması, istenmeyen cinsel ifadeler kullanması ya da önerilerde bulunması, baskı yoluyla kişinin cinselliği üzerinde dayatmada bulunmasıdır.” şeklinde de tanımlanıyor. Oysa bir de psikolojik boyutu var. “Gir evine, kır dizini, dön önüne, kız Sıdıka” çünkü!
3 – Ekonomik Şiddet
Yaşamı sürdürmek için gerekli olan ekonomik olanaklardan mahrum bırakılmak. Bireyin çalışmasına engel olmak, çalışıyorsa kazancına el koymak… Ekonomik üstünlüğü şiddet olarak kullanma aile içi şiddetin en önemli boyutlarından biridir.
4 – Psikolojik Şiddet
Bireyin yaşamı üzerindeki kontrolünü yok edene kadar baskı uygulamak, duygularının ve duygusal ihtiyaçlarının yok sayılması ya da bir tehdit aracı olarak kullanılması, yalnızlaştırılması. Psikolojik şiddete maruz kalmak kişinin sürekli korkulu, kaygılı olmasına, kendini değersiz hissetmesine sebep olur. Depresyon riskini ve intihar eğilimini artırabilir. Ve belki de tüm şiddet türlerinin de zehirli tohumudur, anasıdır.
5- Dijital şiddet
Dijital ortamları kullanarak bireyi kontrol altında tutmaya çalışmak, davranış ve ilişkilerini sorgulamak, yargılamak, denetlemek. Nerede, kiminle olduğunu sürekli takip ederek bireyin baskı altında hissetmesine neden olmak. Aslında böyle tanımlandığında psikolojik şiddetin alt türlerinden biri olarak da sıralanabilir belki de ama dijital çağın çocukları olarak bunu da es geçmememiz gerekir.
Yazan: Buğu Begüm Orhan