Tasarladığın şapkalar bir hayli talep gördü son dönemde. Bir hayal dünyasından çıkmış gibiler. Bu hayali yaratan hayatını merak ettik. Bu noktaya gelene kadarki hayatını biraz anlatır mısın? Seni tanıyalım.
Esasen bugüne kadar çok farklı şeyler denedim, hayatın ve düzenin getirdiği gereklilikler ve onun getirdiği genel gerçeklikten, ben de birkaç dilim tattım diyebilirim. Keçeyle yaklaşık dokuz sene önce bir gün şans eseri karşılaştım ve aslında yaptığım şey sadece bulduğum malzemeyle vakit geçirmek, keyif almaktı. En azından biraz olsun beni basma kalıp gerçeklikten ulaştırıp özgürce hayal edebilme olanağı sağlıyordu. Gerçeklikten birazcık uzaklaştığımda, kurduğum hayal dünyası beni daha çok içine çekti ve şu an hâlâ orada süzülmeye ve şaşkınca etrafıma bakınmaya devam ediyorum.
Şapkalar tasarlıyorsun. En çok bununla tanıdık Feltthink’i. Başka neler var ürünler arasında ve hangi malzemelerle çalışıyorsun?
Ana malzemem saf yün ve bazı tasarımlarımda ipekle birlikte kullanıyorum. Şapkanın dışında şu an aklıma gelenler, dekorasyon ürünleri, aksesuarlar, takılar, yelek, atkı, eldiven, çanta, küpe yüzük vb. Ayrıca keçe tablo ve heykeller yapıyorum. Aslında aklıma ne gelirse. “Aaa bunu da keçeden yapmak lazım,” dediğim koca bir listem var henüz tamamlamadığım.
Kişiye özel tasarımlar yapıyor musun? Siparişlerde en çok hangi ürünler talep görüyor?
Kişiye özel tasarımlar yapıyorum. Çok deneysel farklı fikirlerle gelen veya bilinen özel karakterlerin şapkalarını yapmamı isteyen müşterilerim oluyor. Ayrıca çeşitli moda tasarımcılarıyla çalışmalarım oldu. Özel tasarımlar yaparken ekstra eğleniyorum çünkü farklı, yeni bir şeyler denememe fırsat sağlıyor. O da ayrıca keyifli benim için.
Ürünlere bakınca fantastik bir dünyanın hissi doğuyor. Tasarım dilinin böyle şekillenmesinin sebebi ne sence? Okuduğun kitaplar, izlediğin filmler kısaca beslendiğin kaynaklar neler?
Doğayı çok seviyorum ve belki de onun içindeki gizli ayrıntıların bilinç altımda yarattığı, oyunlu yansımaları oluyor diyebilirim. Doğanın renkleri ve onun oluşturduğu ahenk zaten olağan üstü. Bana sadece materyalle oynamak kalıyor. Genelde bir şeyler yapmaya başlarken çok fazla üstünde düşünmeyip akışında sürüklenmeyi seviyorum.
Özünde para kazanmak da önemli bir unsur elbette. Nasıl durum? İşin başında koyduğun ekonomik hedeflerin neresindesin ve varmayı umduğun bir hedef var mı?
Para çok sert ve yeterince gerçekçi bir unsur. Ama para kafamda hiçbir zaman erişip mutlu olabileceğim bir konumda bulunmadı, hatta bence çok eriştiğinde kendinden fazlaca uzaklaşmanı bile sebep olabilir. Bence insanı mutlu eden yapmak istediği şeyi yapmaktır. Ne olduğu ve nasıl olduğu hiç önemli değil, sadece içinden geldiği gibi. Çabanı ve enerjini verdiğin sürece yaptığın şey hayal ürünü bile olsa, gerçekliğe dönüştürebilirsin.