Parlayan yıldızlar: Ilgın Top ve Orçun Yıldıran

2dk okuma

Ilgın Top Ilgın Top, 7 yaşında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Müzik ve Bale İlköğretim Okulu’nu burslu kazanarak keman eğitimine başladı. Bilkent Senfoni Orkestrası konzertmeister yardımcısı İrina Nikotina ile çalışan genç yetenek, ilk solistlik deneyimini 2014 yılında şef Dağhan Doğu yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası ile Vieuxtemps’un Op. 37,5. Keman Konçertosu’nu çalarak yaşadı. Yerli ve yabancı birçok usta sanatçının masterclass’larına katılan başarılı kemancı, ayrıca 2014 yılında Çek Cumhuriyeti’nde düzenlenen 56. KOCIAN Uluslararası Keman Yarışması’ndan en üst derece mansiyon ödülüyle döndü. Orçun Yıldıran Orçun Yıldıran, 2004 yılında yarı zamanlı olarak İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’na, 2005 yılında ise tam zamanlı olarak MSGSÜ Devlet Konservatuarı’na girdi. Yurt içi ve yurt dışında kazandığı çeşitli ödüllerin yanı sıra Marek Pijarowski yönetimindeki İDSO ile Franz Listz’in Macar Fantezisi’ni ve Burak Tüzün yönetimindeki Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı Senfoni Orkestrası ile Sergey Prokofyev’in 1. Piyano Konçertosu’nu seslendirdi. 2012 yılında Avusturya’da Mozarteum Salzburg Müzik Okulu’nun sınavlarını birincilikle kazanan ve Prof. Claudius Tanski’nin öğrencisi olan Yıldıran, 2014 yılından bu yana eğitimini Hannover Hochschule für Musik’te Prof. Roland Krüger ile sürdürüyor.

Haberin Devamı

Türkiye’de klasik batı müziği üzerine bir kariyer planı yapılması pek de alışıldık değil. Garantili bir meslek olarak görülmez hani. Siz buna nasıl karar verdiniz? Ya aç kalırsak diye düşünmediniz mi?

Ilgın Top: Aç kalmayı hiç düşünmedim. Daha doğrusu aç kalmamak için çalışıyorum. Eğer şansım yaver giderse yurt dışında bir kariyer yapmak istiyorum ama Türkiye’de ki bir üniversitede profesörlük veya devlet sanatçılığı da fena olmazdı.

Orçun Yıldıran: Türkiye’de klasik müzik yapmak biraz da olsa Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya benziyor. Ama tabi ki hiçbir zaman aç kalırım, bu işten para kazanamam diye düşünmedim. Sanırım işini iyi yapan herkes her yerde para kazanabilir.

 

Türk halkının enstrümanı sazdır, bağlamadır hadi kanundur, uttur. Sizin bu enstrümanları seçişiniz nasıl oldu? Ailenizden gelen bir yönlendirme, müzisyen bir aile bireyi falan var mı mesela?

Ilgın Top: Ailemde birçok müzisyen var ancak klasik batı müziği okuyan bir tek ben varım. Beni müziğe yönlendiren babam oldu. 3 yaşındayken yeteneğimi fark edip bu yönde ilerlemem gerektiğini söyledi ve bu teklif bana o yaşlarda çok cazip geldi.

Haberin Devamı

Orçun Yıldıran: Piyano ile tanışmadan önce Beşiktaş kulübünün altyapısında futbol oynuyordum. Abim o zamanlarda çello çalıyordu. Kendi tercihimle müzik ile uğraşmak istedim. Evde sürekli çello sesi ve klasik müzik beni müziğe iten etkenlerden sanırım.

 

Sürekli piyano/keman çalışıp hayatın şurasını ıskaladım dediğiniz bir şey var mı?

Ilgın Top: Evet, bu beni sık sık rahatsız ediyor. Daha oyun çağındayken oyun oynamak yerine keman çalıştım. Aslında bu hala daha böyle gidiyor ama sonucundan memnunum.

Orçun Yıldıran: Hem çok çalışmak hem de çocukluğunun tadını çıkartmak birlikte yapılması imkânsız şeyler. İlla ki bir yerden ödün vermek zorunda kalıyorsunuz.

 

İlk konserinizi ve neler hissettiğinizi hatırlıyor musunuz?

Orçun Yıldıran:  İlk konserimi 11 yaşında orkestra ile verdim. Aşırı heyecanlıydım, yerimde duramıyordum ve konser salonunda konser başlamadan seyirciler arasında koşturduğumu hatırlıyorum.

Ilgın Top: İlk konserimi verdiğimde 6 yaşındaydım ve 3 aydır keman çalıyordum. O zaman Rieding Si Minör Konçerto çalmıştım. O an hissettiğim heyecan değildi ama stresti sanırım.

Haberin Devamı

 

“Tamamdır. Ben bu işi yapabilirim, artık geri dönüşü yok” diye karar verdiğiniz bir dönüm noktası yaşadınız mı?

Ilgın Top: Çok küçük yaştan beri müzikle uğraştığım için başka bir seçeneğim dahi olmadı doğrusu. Ailemin desteği ve kendi azmim ile hep “Ben bu işi yapabilirim.” diye düşündüm.

Orçun Yıldıran: Tamamdır ben bu işi yapabilirim dediğim zaman 11 yaşında verdiğim ilk konserimdi. Konser sonrası alkışlar hoşuma gitmişti. Biraz daha büyüdükten sonra müziğin sadece “Aa bak ne kadar güzel bir müzik ne kadar güzel çalıyor!”dan daha öte dinleyicilerin hayatını değiştirebilecek kadar güçlü bir şey olduğunu anladım. Ve bu beni müziğe bağlayan etken oldu.

 

21 Aralık’ta “MİLLÎ REASÜRANS’TA PARLAYAN YILDIZLAR” adında bir etkinlikte sahne alacaksınız. “PARLAYAN YILDIZ” olmanın sizin için öneminden biraz bahseder misiniz?

Haberin Devamı

Ilgın Top: İş Sanat’a ben ve benim gibi arkadaşlarıma kendimizi gösterme fırsatı verdiği için çok teşekkür ederim. Bence bu etkinlik çok profesyonelce hazırlanıyor. “Parlayan Yıldız” adı altında anılmak benim için çok büyük bir onur. Böyle bir etkinlikte yer alma fırsatı bulduğum için çok mutluyum.

Haberin Devamı

Orçun Yıldıran: “MİLLÎ REASÜRANS’TA PARLAYAN YILDIZLAR” konserinde yer almak benim için çok önemli. Çünkü konser vermek, sesini başka insanlara duyurabilmek adına güzel bir olanak. Bizlere bu fırsatı veren herkese gönülden teşekkürlerimi sunuyorum.

Röportaj: Erkmen Özbıçakçı

Haberle ilgili daha fazlası: