Balconytv’den tanıyanınız çok. Güzel de işti. Balconytv neydi, neden olmadı ve o yolculuğun hikayesi nasıl şekillendi?
Ağustos 2011 senesinde Türkiye’yi ilk defa bir uluslararası müzik projesi ile tanıştırdık. “Take away show” olarak tanınan bu müzik programını ilk olarak ekibimiz yurt içinde hazırlayıp sunmaya başladı. Balcony TV müzik gruplarının kendilerini uluslararası arenada tanıtması açısından önemli bir milattı. Bu şov ile iki sene içinde yetmişten fazla müzik grubu ile performans çekimleri gerçekleştirdik. Vizyon açısından bize önemli katkılar sağlamıştı. Müzik sektöründe ve özellikle gruplar tarafında yavaş yavaş tanınmaya başlamıştık. Groovypedia ise o dönem benim müzik blogumdu. Sonrasında “üreten biz isek yöneten de biz olmalıyız” dedik ve başka bir mecra yerine kendi mecramız için videolar üretmeye başladık. Şu anda kanalımızda iki sene içinde iki yüz elliden fazla ürettiğimiz orijinal müzik video içeriğimiz var. Ve her geçen gün kanalımıza yerli-yabancı birçok yeni müzik videosu eklenmekte.
Groovypedia ile yeniden bir yolculuk başladı ve gerçekten harika işler çıkıyor. Çeşitli Youtube kanalları, Sofar, Pürtelaş 3+1 gibi benzer denebilecek oluşumlar da var bir taraftan. Groovypedia nedir, farkı nedir ve kim ne yapar?
Balcony TV ve Groovypedia’dan sonra benzer oluşumlar da hayat geçmeye başladı. Groovypedia’nın en büyük farkı Rock, Rap, Folk, Pop, Jazz, Electronic Music gibi farklı müzik türlerine yer veren bir müzik kanalı olması. Müziği tek bir format ile sınırlamak uzun vadede programın eskimesi ve programa ilginin dağılması gibi bir riske neden olabilir. Biz geçen sezon geniş kitlelere ulaşmak gibi bir yolu seçtik. Bunu da farklı müzik türlerine ve değişik müzik programlarına yer vererek gerçekleştiriyoruz. Akustik programlarımızın yanı sıra kanalımızda Doom Metal ya da Rap sanatçılarının grupları ile yer aldıkları canlı performans kayıtlarını da görebilirsiniz. Bu sene görev dağılımlarımız biraz daha spesifik hale geldi. 2016-2017 sezonunda yurt içi ve yurt dışı iş geliştirme konularına konsantre olacağım. Ekip içinde grupların ve çekim mekanlarının ayarlanmasını sağlayan bir koordinatörümüz bulunmaktadır. Aynı zamanda çekim yaptığımız grupların kayıtlarının mix-mastering’ini yapan bir audio direktörümüz ile çekimleri gerçekleştiren 3 videographer’ımız vardır. Brezilya, Arjantin, Peru, Almanya, Hollanda da bulunan uluslararası prodüktörlerimiz de Groovypedia Müzik Kanalı için müzik video içerikleri üretmektedirler.
Hani “Biz senin ünlü olmamanı, popüler olmamanı sevdik” geyiği vardır. Bu anlamda popüler müzik daha ziyade “yoz” kültür öğeleri ile eşleştirilir. Sizin ulaştığınız müzisyenler de bu geyiğe tabi, kendi kitlesi olan, az bilinir insanlarken sizin onları ön plana çıkarmanızla popülerleşmeleri ama yozlaşmamaları nasıl mümkün olur?
Her popüler grup ya da sanatçının yozlaşmış ya da yozlaşabileceği söylemine katılmıyorum. Groovypedia Müzik Kanalına Erdal Erzincan gibi Türk Halk Müziği’nin usta isimlerinden biri de katıldı ki kendisi Halk Müziğimiz içindeki popüler isimlerden biridir ama üstattır. Hayatımda yaşadığım en unutulmaz performanstı. Mabel Matiz, Yüksek Sadakat, Pinhani, Fuat Ergin, Ceylan Ertem gibi popüler ama gerek müzik kalitesi gerek şarkı sözleri gerekse şarkılarında verdiği mesajlar açısından son derece kaliteli işlere imza atan sanatçılara da yer verdik. Bunun yanı sıra potansiyel vadeden isimlere de sıkça rastlamanız mümkün. Popüler olmak kötü bir şey değil. Ama popüler olmak uğruna iyi bir duruş sergileyememek, popülerleşmiş benzer melodilere anlamsız lirikler yazmak yozlaşmanıza neden olabilir. Kötü olan da budur.
Birçok genç, üniversiteli de müzikle iç içe ve bir çatlaktan sızıp seslerini duyurma peşindeler. Sizin onlara tavsiyeniz veya o alana dönük çalışmalarınız var mı?
Müzisyenlerin seslerini duyurabilmeleri için bir müzik kanalımız var. Konser serileri hayata geçireceğiz. Hala müzik yapan, enstrüman çalan biri olarak müzisyenlere tavsiyem, yapmış oldukları müziklerden farklı olarak değişik türlerde müzikler dinlesinler, müzik algılarını genişletsinler. Sadece yaptıkları müzik türü ile ilgilenmeleri zaman içinde kendilerini geliştirmelerindeki en büyük engel olacaktır. Vizyon sahibi olsunlar. Başka kültürleri tanısınlar. Kışın birkaç ay çalışıp para biriktirip yaz tatillerinde kısa süreliğine de olsa yurtdışına gitsinler. Oradaki müzikleri tanısınlar, müzisyenlerle tanışsınlar. Sosyal medyayı kullanma amaçları sadece Instagram’a fotoğraf koymak olmasın. Sosyal medya iletişimini istikrarlı bir şekilde sürdürsünler. Mutlaka yasal bir Youtube kanalı kursunlar ve Youtube Akademi gibi programlara katılarak bu işin teknik eğitimlerini alsınlar. Çok sayıda müzisyen ile yazışsınlar, fikir alsınlar, soru sorsunlar.
Röportaj: Erkmen Özbıçakçı