31 Ekim Dünya Tasarruf Günü dolayısıyla enerji verimliliğinde sıra dışı iki proje gün yüzüne çıktı. İTÜ Enerji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Altuğ Şişman ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sermin Onaygil, üniversitenin iki ses getirecek projesini anlattı.
Isıtma ve soğutmada yüzde 40 tasarruf sağlayan sıra dışı proje
İTÜ, Türkiye’nin en gelişmiş, dünyanın ise sayılı laboratuvarlarından birini kurarak “Üniversite-Sanayii İşbirliği” çerçevesinde örnek bir projeye imza attı. İTÜ Enerji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Altuğ Şişman, ısıtma ve soğutmada yüksek enerji tasarrufu sağlayan Türkiye’nin seri üretime hazır ilk “Toprak Kaynaklı Isı Pompası’nı Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteği ile gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Proje, doğalgaz tüketimini yüzde 33 azaltırken, kışın doğalgaz ile ısınmaya kıyasla yüzde 40 daha ekonomik ısınma, yazın da klimalara kıyasla yüzde 40 daha ekonomik soğutma sağlıyor.
Şişman proje ile ilgili “Avrupa ve Amerika’da uzun yıllardır devlet politikası olarak yasal mevzuatlarla teşvik edilen toprak kaynaklı ısı pompaları; hem son tüketicinin aylık harcamalarını hem de doğal gazda ülkelerin yurtdışı bağımlılığını ve çevreye olan zararlı gaz salınımlarını azaltıyor” dedi.
Toprak Kaynaklı Isı Pompası’nın bu potansiyeli ile belirli koşullarda neredeyse bedelsiz ısıtma ve soğutma imkânı sunduğunu söyleyen Şişman, projenin aynı zamanda çok daha az gaz emisyonuna yol açması nedeni ile de çevre dostu bir teknolojiye sahip olduğunu kaydediyor.
İTÜ Enerji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Altuğ Şişman’ın girişim ve önderliğinde kurulan laboratuvar ve araştırma grubu, endüstriyel kuruluşlar tarafından da etkin bir şekilde destekleniyor. Ayrıca İTÜ, Enerji Enstitüsündeki sınıflarının ısıtma ve soğutmasını bu teknoloji ile yapıyor.
İTÜ projeleriyle sanayide enerji maliyetlerini düşürüyor
İTÜ, projeleriyle üniversite-sanayi-kamu işbirliğinin güçlendirilmesini, sanayide teknoloji ve Ar-Ge kültürünün yaygınlaştırılmasını ve rekabet gücünün arttırılmasını amaçlıyor.
Sanayi ile yürütülen projelerle ilgili bilgi veren İTÜ Enerji Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sermin Onaygil, İTÜ olarak organize sanayi bölgelerinde, 15 farklı sanayi kuruluşunda tasarruf ve verimlilik ile ilgili etütler yaptıklarını, bu projeler sayesinde işletmelerin hibe alarak, özkaynaklarını kullanmadan, tasarrufa yönelik yatırım gerçekleştirebildiklerini belirtti.
Prof. Dr. Onaygil “Tasarruf denilince ilk akıllara enerji tasarrufu geliyor. Bilinçlendirme kampanyalarında “enerji verimliliği ve enerji tasarrufu” söylemleriyle son tüketici hedefleniyor. Hâlbuki enerji, üretiminden iletimine, dağıtımından aradaki kayıp kaçaklara ve son tüketiciye kadar bir sürü evreden geçiyor. Tasarruf ve verimlilik söz konusu olduğunda makine, kimya, elektrik, mimarlık, inşaat, maden gibi disiplinlerin de katkıları olmalı. Bunlara finansal analiz ve işletme boyutunu da eklemek gerekir” diyor.
İTÜ’nün bu projeler sayesinde kendi kaynağını kendi ürettiğine değinen Prof. Dr. Onaygil, “Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca desteklenen projemizi bazı belediyelerde de uygulama imkânı bulduk. Örneğin İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Kâğıthane Cendere yolunda 500 metrelik bir mesafede bir pilot proje uygulayacağız. Bu projemizi de 2017 Şubat ayı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz” dedi.
Onaygil, 2017’nin konutlar için dönüm noktası olacağını hatırlattığı açıklamasında yeni binalarda proje aşamalarında uygulanan enerji kimlik belgelerinin, mevcut binalar için de uyarlanması gerektiğine dikkat çekiyor.