EVREN NEDİR?
Evren ya da diğer bir deyişle kâinat, uzay ve uzayda bulunan tüm madde ve enerji biçimlerini içeren bütünün adıdır. Pozitif bilimler açısından evren, gök cisimlerini barındıran uzay ve uzayda yer alan her şeyin toplamıdır. Evrenin oluşumuna dair günümüzde en çok benimsenen teori, Big bang (Büyük Patlama) teorisidir. Bu teoriye göre evren, sıfır hacimli ve çok yüksek bir enerji potansiyeline sahip, sıkışmış bir noktanın patlamasıyla oluştu. İlk patlamanın nasıl oluştuğu, evren meydana gelmeden önce evrenin yerinde ne olduğu ya da evrenin neyin içinde genişlediği sorularına günümüzde bile tam olarak bilimsel bir cevap bulunamamıştır.
PEKİ YA EVRENİN YAŞI?
Büyük Patlama'dan bugüne dek geçen zaman, evrenin yaşını veriyor bize. Evren'in yaşının 13,5 ile 14 milyar yıl arası olduğu düşünülüyor. Bilimsel araştırmacı amcalar öyle söylüyorlar. Aradaki yarım milyar yıl için nasıl bir ortalama aldılarsa artık… Gözden kaçmış bir biçimde. :D Bunu söylerken de arka plan ışınımı ölçümlerini ve Evren'in genişlemesinin ölçümü için kullanılan diğer pek çok farklı yöntemi baz alarak hesaplama yapıyorlar. Yeri gelmişken, arka plan ışınımı ölçümleri dediğimiz şey Evren'in Büyük Patlama'dan bu yana olan soğuma süresini ifade ediyor.
NE KADAR BÜYÜK ŞİMDİ EVREN?
19. yüzyılın ortalarına doğru önemli gelişmeler oldu. Olaylar olaylar yani, öyle böyle değil! Evrenin sınırsız boyutlarının ilk somut göstergesi, büyük Alman astronomi bilgini Friedrich Wilhelm Bessel'in (Arama motorlarında aratacaksanız daha çok makale okuyacaksınız yalnız, peşin peşin söyleyelim!) o güne kadar denenmemiş bir yönteme başvurarak 1838'de yaptığı bir uzaklık ölçümüdür. Bessel, ilk kez ıraklık açısından yararlanarak, Güneş ile yakınındaki Kuğu 61 yıldızı arasındaki uzaklığı kesin değerleriyle ölçtü ve inanılması güç bir sonuç buldu.
Bu noktada yine araya girip ıraklık açısı nedir ona bir bakalım. Iraklık açısı, yıldızların, yerküreye olan uzaklıklarını hesaplamada kullanılan bir yöntemdir. Dünyadan güneşe, güneşten yıldıza, yıldızdan da tekrar dünyaya (katil uşak çıkacak!) birer çizgi çekildiğinde oluşan üçgenin açıları yardımıyla yıldızların uzaklıkları hesaplanabilmektedir. Bu ölçüme göre Kuğu 61 ile Güneş arasındaki mesafe 97 trilyon kilometreden daha fazlaydı (tam olarak 97.432.493.000.000 km). Özetle çok yani! Yakın bir yıldızın bile böylesine şaşırtıcı bir uzaklıkta olması, uzayda yapılacak ölçümlerde kilometre ve mil gibi geleneksel ölçü birimlerini kullanmanın ne kadar anlamsız olduğunu açıkça ortaya koymuştu. Bence onlarda bu kadar sayıyla uğraşmak istememişler, 10’un üslerini kullanıp hesaplayıp geçmişler işte.
Tabii bir sayfada anlatılıp içinden çıkılacak konu değil bu! Haliyle bu hafta en başından minicik başladık. Bundan sonra gelişimi, uzay-zaman ilişkisi, komplo teorileri ne varsa, keyifle ele alalım tek tek! Ay kesin çok eğleneceğiz!
Yazan: Buğu Begüm Orhan