Dört Ayaklı Belediye: İstanbul’un Sokak Köpekleri sergisi, sokak köpeklerinin 19. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan serüvenini gözler önüne seriyor. Küratörlüğünü Ekrem Işın’ın, danışmanlığını Catherine Pinguet’nin üstlendiği sergiye, Işın’ın ve Pinguet’nin konuyu genel hatlarıyla ele aldığı makalelerinin yanısıra, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu, Pierre de Gigord Koleksiyonu ve Galeri Alfa Koleksiyonu’ndan seçilen fotoğraf, gravür, kitap ve dergilerin yer aldığı bir de yayın eşlik ediyor. Yayında sokak köpeklerinin geç Osmanlı döneminde gündelik yaşamdaki serüvenlerinin ardından 1910 yılında gerçekleşen Hayırsızada (Sivriada) sürgünü ele alınıyor.
İstanbul köpeklerinin en az insanlar kadar şehir hayatının toplumsal serüvenine katıldıklarını ifade eden Ekrem Işın, tarih boyunca şehri ziyaret eden Batılı gözlemcilerin, hayvanları bile toplumsallaştıran bu kültürün inceliklerine merakla yaklaştığını vurguluyor. Serginin danışmanı Catherine Pinguet, hayvan meselesini ciddiye alanlara yöneltilen “Bir hayvan için neden bu kadar lakırdı?” sorusunun, İstanbul sokak köpeklerinin dostu ve koruyucusu olanların çok iyi bildiği sıradan bir yaklaşım olduğunun altını çiziyor. Pinguet, John Berger’in Why Look at Animals? (Niçin Hayvanlara Bakmalı?) başlıklı derleme kitabının insanlara durmak ve bakmak konusunda bir çağrı niteliği taşıdığını belirtiyor ve soruyu şöyle cevaplandırıyor: ‟Çünkü onların özgürlüğü benim özgürlüğümün teminatıdır.”
İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, bu sergiyle kültür sanat dünyasında bir ilki gerçekleştirerek köpekleri ile birlikte gezmek isteyen sanatseverlere de kapılarını açıyor.
16 Eylül tarihine kadar açık kalacak sergi, Beyoğlu Tepebaşı’ndaki İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde, Pazar günleri hariç hafta içi her gün 10:00 - 19:00 saatleri arasında gezilebilir.