Ankara Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde okuduktan sonra Gazi Üniversitesinde Müzik Öğretmenliği, Ankara Üniversitesinde Oyunculuk eğitimi aldın. Bu alanlarda eğitim almaya nasıl karar verdin? Güzel sanatlarla olan serüvenin nasıl başladı?
Ailemizde müzisyen çoktu, nereden baksan bir kişi! Ablam. E haliyle ablasını göre dinleye özenmiş çocuk, "ben de müzisyen olucaaam" demiş. Serüven böyle başladı. Aslında, Ülkemizde oyunculuk eğitimleri genelde lise sonrası başladığı için liseyi Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümünde okuyayım, e malum müzik kulağı da oyunculukta çok işime yarayacak, üniversitede nasılsa oyunculuk okurum, diyerek çıkmıştım yola. Liseyi kazandıktan sonra çello ve piyano çalmaya başladım, çok da sevdim. Üniversitede müzikten devam ettim. Dört sene de öyle okuyup mezun olduktan sonra, geçirdiğim hazin bir kaza sonrası (Bunu söylemeye bayılıyorum, hep besleneceğim, acıklı bir hikâye 😊) ani bir kararla oyunculuğa giriştim. Sonrasını biliyorsunuz.
Hem müzik alanında hem oyunculuk alanında eğitimin ve projelerin var. Gerçekten en çok zevk aldığın projen hangisi?
Tabii ki ilk sıraya, şu anda içinde bulunduğum projeyi, Güldür Güldür'ü koyuyorum. Her sahneye çıkış, bir heyecan, bir mutluluk benim için. Hem birlikte çalıştığım ekibi çok sevdim hem de seyirciyi. Bunun dışında kendi yaptığımız projeler, marka iş birlikleri bana ve Bener'e inanılmaz keyif veriyor. Yoktan var ediyoruz fikirleri, inşa ediyoruz, oynaması da ayrı keyif veriyor kendi yazdığımız metinleri.
Seni yabancı videolara yaptığın eğlenceli dublajlar ile tanıdık. Bu fikir nereden geldi aklına? Bize biraz bu süreçten bahseder misin?
Küçükken, annemle çok vakit geçirdim. :) O, Brezilya dizilerini izlerken ben de çökermişim dibine, o zamanlardan sesleri taklit edermişim. Sonra da kısa videolara dublaj yapmaya başladım, akabinde uzun YouTube videolarında benim bu kabiliyetimi Bener'in kalemiyle birleştirdik. Ve ortaya dublaj videolarım çıktı. Şimdi de profesyonel olarak dublaj yapıyorum, birçok markanın reklam sesiyim. Dublaj yapmayı çok seviyorum.
Çok başarılı bir YouTube kanalın var. Birçok farklı tiplemeye giriyorsun. Bu tiplemelerin yaratılması sürecinde nelerden besleniyorsun?
Teşekkür ederim, aslında çok da başarılı değil ya üç yıldır 85 K’yı yeni gördüm. 😊
Ama olsun. 😊 Tipleri canlandırırken şüphesiz kendi çevremden besleniyorum. İlginçtir, izlediğim diziler, filmler pek dürtmüyor yaratıcılığımı. Ama yeni tanıştığım birini taklit etmek, ondan yeni bir tip yaratmak için dinliyorum resmen, (ne kadar iğrencim, ben böyle manyağım işte) Her insan, içimde bir şeyi uyandırıyor. Bir komedi yakalıyorum neredeyse, eve gelince de videosunu çekiyorum. Valla artık söyledim ve benden çıktı. Bana güvenmeyin! 😊
Kendine en yakın bulduğun tiplemen hangisi? Ya da beklediğinden daha çok sevilen bir tiplemen oldu mu?
Gastritli Bebek en sevdiğim tiplemem. Kimse sevmiyor. 😊 Sadece ben ve yakın çevrem, biz, bağrımıza basıyoruz. Bence üç yaşında bir bebeğin gastritli ve şiveli olması komik. Ama tabii ki en çok sevilen tiplemem, Kıro Kız. :/ Ben de onu sevmiyorum, utanıyorum yaparken. 😊
Peki videolarının bu kadar tutulmasını bekliyor muydun? Yola çıkarken bu kadar sevileceğini düşünmüş müydün?
Dürüst olacağım, ilk videomu yüklediğimde doksan sekiz takipçim vardı. Binlerce like almıştım, o bile bana yabancı geliyordu. Çekine çekine koyuyordum videoları. O zamanlar öyle fenomenlik bile yok. Bırakın böyle yayılacağını düşünmeyi, yakın arkadaşlarımın bile izleyip seveceğini düşünmüyordum. Bunlar hep sevgi eksikliği işte... 😊
Daha önce bir de sinema filminde yer aldınız? Başka sinema projeleriniz olacak mı?
Başka sinema projelerim olacak, ay Allah söyletti. Şu an için anlaştığımız bir proje yok ama ufak tefek görüşmelerimiz, flörtlerimiz oluyor, istekliyim.
Komedi konusunda oldukça başarılısın. Peki bir oyuncu olarak seni dram ya da başka bir rolde de görebilecek miyiz?
Neden olmasın? Oyunculuk bölümüne hazırlandığım o bir senede, o kadar güzel dram tiratları çalıştım ki, akabinde de okulda devam ettim tabii ki. O zamanlar hiç hayal etmiyordum komedi oyuncusu olacağımı. Dram oynarken kendimi fazla kaptırıyorum, seviyorum. Ve çok özlüyorum.
Peki, bu gördüğümüz eğlenceli, komik Aslı İnandık özel hayatında nasıl birisi?
Nerede birisi? 😊 Şaka bir yana, mutlu biriyim her şeyden evvel. Bir şeye üzülsem bile iki günden sonra kendimi toparlamayı biliyorum. Sürekli tipleme ya da espri yaparak gezen biri değilim. (Sadece yakın çevremde, belki) Ama her insan gibi zaman zaman kaygılarım, alınganlıklarım, duygusal buhranlarım oluyor.
Sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanan birisi olarak kendini 3 hashtag ile tanımlamanı istesek?
#ayol #ben #utanırım ^^
Sosyal medya demişken bizimle izlemekten keyif aldığın birkaç YouTuber paylaşır mısın?
YouTuber denmez onlara ama kanallarını sürekli takip ettiğim Saturday Night Live, Wong Fu Productions, Laina var. Türklerden açıp açıp izlediğim ve kıkır kıkır güldüğüm YOREKOK isimli kanal var. Kim olduğunu bilmiyorum ama bayağı eğlenceli. Makyaj yapmayı bilmediğim için sadece yakın arkadaşlarımın (Aslı Özdel, Merve Özkaynak) makyaj ve güzellik kanallarına bakıyorum. Onların enerjisini ve videolarını seviyorum. Ama bir yerden sonra kafam karışıyor. :)
Röportaj: Yağızcan Akbulut