4. Sanayi Devrimi’nin getirdiği hızlı dönüşüm nedeniyle bugünün ve geleceğin iş dünyası değişken, belirsiz, karmaşık ve muğlak (VUCA) olarak tanımlanıyor. Bundan şirketlerin işe alım politikaları da nasibini alıyor. Firmalar, yeni mezun işe alımlarında VUCA dünyasında başarılı olabilecek yetkinlikte çalışanlar arıyor.
Haberin Devamı
İş dünyasının bugününü ve geleceğini tanımlamak için son zamanlarda sıkça kullanılan bir terim var. Kısaca ‘VUCA’ denilen bu terim, volatility(değişken), uncertainty (belirsiz), complexity (karmaşık) ve ambiguity (muğlak) kelimelerinin baş harflerinden oluşuyor. VUCA, aslında hızla değişen iş dünyasında bugünün ve geleceğin belirsizliğini temsil ediyor. Bu durum işe alım politikaları da dahil hemen tüm stratejileri etkiliyor. Şirketlerin istihdam edeceği kişilerde aradıkları özellikler de buna göre değişiyor.
Ölçme ve değerlendirme firması Assessment Systems, Türkiye’deki gençlerin içinde bulunduğumuz VUCA koşullarında iş dünyasına hazır olup olmadıklarını ortaya koyan bir araştırma yayımladı. Çalışma, Türkiye’deki üniversitelerden mezun 3.228 genci VUCA ile ilintili belli konularda analiz ediyor. Bu alanlar analiz yeteneği, öğrenme çevikliği, etkileme ve ikna, başarı odaklılık ve ilişki yönetimi olarak belirlenmiş. Araştırmada Assessment Systems tarafından geliştirilen ve iş dünyasında karşılaşılabilecek sorunları içeren senaryolardan oluşan “Yeni Mezun Grubuna Özgü Durumsal Yargı Testi” kullanılmış.
Sonuçlara göre, gençler etkileme ve ikna alanında 10 üzerinden 7.69, başarı odaklılıkta 6.31, öğrenme çevikliğinde 6.27, ilişki yönetiminde 6.18, analiz yeteneğinde 5.48 puan almışlar. Yeni mezunların VUCA dünyasında başarılı sayılabilmeleri için gerekli olan ortalama puan ise 5. Yani araştırma, katılımcı gençlerin ölçülen temel yetkinliklerin hepsinde ortalamanın üstünde olduğunu gösteriyor. Ayrıca araştırmaya göre Türkiye’deki gençlerin en güçlü yanı etkileme ve ikna iken en zayıf oldukları alan ise analiz.
Sonuçları Hürriyet İK için yorumlayan Assessment Systems CEO’su Levent Sevinç, bu gençlerin ortak özelliğinin işte karşılaşabilecekleri sorunlar karşısında doğru muhakemelerde bulunabilme olduğunu söylüyor. Yani, gençler bir müzakere sürecinde görüşlerini nasıl savunacaklarını, karmaşık bir sorunu nasıl çözeceklerini, bilgiye nasıl ulaşacaklarını, zorlu bir hedefe giderken ne yapılması gerektiğini bilerek iş hayatına atılıyorlar. Sevinç’e göre bunda en önemli etkenlerden biri eğitim anlayışı. Sorun çözme kabiliyetlerini destekleyen, akademik beceriler yanında duygusal zekaya dayalı becerileri de geliştiren bir eğitim yaklaşımı bu sonucu doğuruyor. Bunun yanında, üniversite döneminde vaka odaklı eğitimler, farklı kampüslerde eğitim imkanı, proje bazlı çalışmalar ve staj imkanı da bu yetkinliklerin gelişmesinde belirleyici oluyor.
5 TEMEL BECERİ Araştırmada ölçülen yetkinliklerden bahseden Levent Sevinç, “Bunlar, kişinin iş dünyasında başarılı olması için gerekli olan temel yetkinlikler” diyor. Sevinç’e göre gençlerin iş hayatında karşılaştıkları sorunlara doğru çözümler bulabilmeleri, kendilerini etkin bir şekilde ifade edebilmeleri, çağın gerekliliklerine uyum sağlayabilmeleri ve üstlendikleri görevleri başarı ile yapabilmeleri bu yetkinliklerdeki düzeylerine bağlı. Bu sebeple çoğu şirket, deneyimsiz aday seçimlerinde bu yetkinlik başlıklarını arıyor. Binlerce başvuru arasında birkaç aşamalı eleme yapan önemli şirketler, mezun olunan okul, mülakat gibi ön aşamalarının ardından bu yetkinlikleri değerlendirerek nihai kararlarını veriyorlar.
Bu konudaki bir başka araştırmayı ise ABD merkezli Ulusal Üniversite ve İşverenler Derneği yapmış. Söz konusu ‘2018 İş Görünümü’ raporunda işverenlerin yeni mezunlarda aradıkları yetkinlikler şöyle sıralanıyor:
Eleştirel düşünce / problem çözümü: Durumu analiz etme, karar verme ve problem çözümü. Bu süreçte çalışanların verileri elde etmesi ve yorumlayıp uygun bir şekilde kullanabilmesi bekleniyor.
Sözlü ve yazılı iletişim: Burada, fikirlerin şirket içi ve dışında, yazılı veya sözlü olarak net ve etkili bir şekilde aktarılması bekleniyor. Söz konusu alanda toplum içinde konuşma yeteneği öne çıkıyor.
Takım çalışması/işbirliği: İşverenler burada gençlerin çalışma arkadaşlarıyla uyumlu bir ilişki kurarak işbirliğine yatkın olup olmadığına bakıyor. Çeşitliliğin giderek önem kazandığı günümüzde çalışanların farklı kültürlerden kişilerle bir arada çalışabilmesi giderek önem kazanıyor.
Dijital teknoloji: Bu alanda sorunları çözerken, projeleri tamamlarken ve hedeflere ulaşmak için çalışanların dijital teknolojileri etik ve etkin bir şekilde kullanabilme yetkinliğine bakılıyor. Yeni teknolojik gelişmelere adapte olabilme özelliği bu noktada çok değerli.
Liderlik: Ortak hedeflere ulaşabilmek için çalışma arkadaşlarının güçlü olduğu taraflardan faydalanma, kişilere koçluk yaparak diğerlerinin de gelişmesini sağlama bu noktada önem kazanıyor. Bu konuda yetkin kişiler, çalışma arkadaşlarının davranış ve duygularını anlayarak yönetebiliyor, empati kurma yetenekleri üst seviyede oluyor.
Haberin Devamı
REFORM GEREKİYOR Levent Sevinç, eğitim sisteminde yapılacak reformların şirketlerin genç yeteneklere daha rahat ulaşmalarında önemli bir etkisi olduğunu aktarıyor. Sevinç’ göre ezber yerine düşünmeye, araştırmaya dayalı bir eğitim sistemi, daha çok gencin şirketler tarafından tercih edilmesini sağlayabilir. Bunun yanında, üniversite döneminde yapılan stajların da gençlerin bu yetkinliklerde kendilerini geliştirmeleri için olumlu etkisi bulunuyor. Ayrıca, gerçek yaşamdan kopuk olmayan ve vaka uygulamaları ile zenginleştirilmiş bir üniversite müfredatı da bu yetkinlikleri geliştirmede önemli bir diğer etken olabiliyor.