İstihdam piyasası sonbaharı bekliyor

2dk okuma

Asgari ücret artışı, Rusya krizi, terör olayları derken bir de darbe girişimi ve OHAL gördük. Yaşanan ilk şokla özel sektörde işe alımlar azaldı ya da durma noktasında azaldı. Birçok firma işe alımlarda temkinli davrandı. Fakat, görüştüğümüz İK uzmanları mevsimsel etkiyi de göz önünde bulundurarak, sonbaharda istihdam piyasasının yeniden canlanacağını düşünüyorlar.

Haberin Devamı

Ocak ayında asgari ücret artışı, Rusya ile yaşanan kriz, ardı ardına yaşanan terör olayları, son olarak darbe girişimi ve OHAL...
Tüm bu olumsuzluklardan istihdam piyasası da nasibini alıyor pek tabii ama ilk şokun ardından toparlanıp, yoluna devam etmesini de biliyor. Krizlerle yaşamaya alışık, bir de üstüne darbe girişimi dahi görmüş bir ülke olarak, özel sektörde işe alımlar durmuş ya da oldukça yavaşlamış durumda, ama sektör temsilcileri bir kaç ayın ardından şoku atlatıp piyasının yeniden hareketleneceğini düşünüyorlar. Yazın etkisi, yıllık izinler, Eylül’deki bayram izninin etkisiyle işe alımlar yavaş ilerliyor. Özellikle kamu ile iş yapanlar, yabancı sermayeli firmalar çok temkinliler. Pek çok boş pozisyonu askıya almış durumdalar, bir nevi “bekle ve göre” politikası izliyorlar. Özel sektörde maliyet azaltmaya yönelik toplantılar yapılıyor, yatırım planları öteleniyor. Şu anda kur çok hassas olduğu için hammadde ithalatı yapanlar, özellikle üretim firmaları sonradan trajik bir sonuç olmaması için gayet ince maliyet düşürücü önlemler alıyorlar.

En çok perakende ve turizm etkilendi
Manpower Türkiye Genel Müdürü Reha Hatipoğlu, “Yılın ilk yarısı hepimiz için sürprizlerle doluydu. Birçok şirket yıllık bütçelerini şubat mart dönemine kadar onaylamadı ve dolayısıyla yatırımlar ikinci çeyreğe sarktı. İstihdam piyasalarında çok yavaş geçen iki ayın ardından, marttan itibaren artan istihdam ivmesi, hükümet değişikliği ve jeopolitik gelişmeler nedeniyle mayıs ayı itibariyle yeniden yavaşlamaya başladı. Geçtiğimiz günlerde yaşanan üzücü gelişmeler tüm ülkeyi etkiledi elbette ancak istihdam piyasası açısından net bir değerlendirme yapmak için henüz çok erken. 15 Temmuz’u takip eden hafta tüm iş piyasaları olumsuz etkilendi. Çok az yeni pozisyon açıldı, açılan pozisyonlar ise yavaş ilerledi. Ancak bu bir haftaya göre iş piyasalarını değerlendirmek doğru olmaz. Gerçek resim için Ağustos’u beklemek gerekir” diyor.

Bu gibi güvenlik kaygısı yaşanan durumlarda en çok perakende ve turizm sektörlerinin etkilendiğini söyleyen Hatipoğlu, “O süreçte insanlar alışveriş yapmak üzere sokağa çıkamadı, dolayısıyla ilk etapta en çok etkilenen sektör perakende oldu diyebiliriz. Bizim beklentimiz yavaş bir düzelme olması, birden olmaz. Tabii yaz sezonunun durağanlığı da var. Bu şartlar altında Ağustos ortasına kadar önemli bir gelişme beklemiyoruz. Sonrasını ise gözlemleyeceğiz” diyor.

HRM Danışmanlık Projeler Koordinatörü Elif Ejdar Özel ise “OHAL’den sonra istihdam piyasasının nasıl olacağına dair yorum yapmak için daha erken çünkü OHAL’in devlete verdiği yetki sınırları çok geniş. Ancak bu yetkileri hangi ölçekte kullanacağı henüz belli değil. Bu nedenle OHAL sonrası ne kadar sürede istihdam eğilimleri değişir bilemiyoruz. Türkiye’de şirketler şimdilik gözlem döneminde. Şu anda işe alım faaliyetleri hızını kaybetti ama durmadı. Bazı şirketler işe alımı durdurma yoluna gidiyorlar ancak devam eden projeleri nedeniyle var kadro açığı olan firmalar istihdama devam ediyor” diyor.

TEKSTİLDE SORUN YOK
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, tekstil sektörünün ihracatın ve istihdamın en çok arttığı alanlardan biri olduğunu, son yaşanan olumsuzluklardan pek etkilenmediğini belirtiyor. Tanrıverdi, aksi bir durum olmadığı taktirde tekstilde üretimin Eylül’den itibaren artacağını ve bunun istihdamın da artması anlamına geldiğini söylüyor. 1inşaat Danışmanlık Kurucu Ortağı, İnşaat Mühendisi Cem Kafadar, Ağustos aylarının inşaat sektöründe istihdam açısından zaten durgun geçtiğini, asıl etkinin Eylül’deki bayram izninden sonra anlaşılacağını belirtiyor. Kafadar, olumsuz bir durum olmazsa piyasanın Eylül’de canlanacağını düşünüyor.

OHAL’DE İŞTEN ÇIKARMA YAPILABİLİR Mİ?
OHAL ile birlikte birçok kişi, iş sözleşmelerinin feshi açısından nasıl bir yol izleneceğini merak ediyor. Şöyle ki, Olağanüstü Hal Kanunu’nun 11. Maddesinin (n) bendinde iş sözleşmelerinin feshi açısından bir düzenleme yer alıyor. Bu kapsamda, işçinin isteği (istifa), ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller, sağlık sebepleri, normal emeklilik ve belirli süresinin bitişi nedeniyle hizmet aktinin sona ermesi veya feshi dışında kalan hallerde, işçi çıkartmaları işverenin de durumu dikkate alınarak üç aylık bir süreyi aşmamak kaydıyla izne bağlanıyor veya erteleniyor. Yani, bu haller dışında işçi çıkartılamaz. OHAL Yasası ile çalışma hayatında işçi-işveren çalışma barışının sekteye uğramaması, çalışanların OHAL süresi boyunca hizmet akitlerinin güvence altına alınması amaçlanıyor. Av. Hasan Erdem, şu aşamada bu yönde alınmış bir tedbir kararı bulunmadığını, işverenlerin Bakanlık’tan gelecek tedbir ilanını beklemek zorunda olduklarını söylüyor: “Bugün itibariyle, iş akdinin feshi için işverenlerin izin alması gerekliliği veya fesihlerin ertelenmesi açısından bir tedbir kararı bulunmamaktadır.”

Haberin Devamı

SAĞLIK RAPORLARINA KISITLAMA
Av. Erdem, “Sağlık Bakanlığı’nın 2016/12 Genelgesi ile ‘memur ve diğer kamu görevlilerine istirahat raporu düzenlenmesi işlemlerinde, kişiye istirahat raporunun başhekimlik koordinasyonunda düzenleneceği ve istirahat raporundan başhekimin sorumlu tutulacağı’ hükmü düzenlenmiş olup; uygulamada doktorların istirahat raporu verirken titizlikle davrandığı ve hastaneler tarafından hastalık raporu talep eden çalışanlara rapor düzenlenemeyeceğinin, sadece yatış söz konusu ise hastanelerin rapor verebileceğinin veya sadece işverenin ‘Çalışanımız rapor alabilir’ şeklinde ıslak imzalı onay yazısı vermesi durumunda rapor düzenleneceğinin belirtildiği görülmektedir.”

Haberin Devamı

ETKİSİ POZİTİF OLACAK
2016’nın başından itibaren yaşadıklarımıza rağmen, etkilenmemiz gerektiği kadar olumsuz etkilenmediğimizi, işe alımlarda bir önceki yıla göre çok büyük düşüşler olmadığını söyleyen İK Danışmanı Yiğit Oğuz Duman, “İşe alım kararları bir kaç hafta, ay yavaşlayabilir ama sonrasında bunun etkisinin pozitif yönde olacağını düşünüyorum, çünkü iş hayatının riskleri azaldı. Uluslarası piyasalarda Türkiye ile ilgili risklerin demokrasinin kazanmasıyla orta vadede artı yönde puanlanacağını, güvenin, hızla tesis edileceğine inanıyorum. Bunun da istihdama yansımaları olacaktır. Yurtiçi istihdam konusunda, yerel işgücünün istihdama katılımı konusunda pozitif etkisi olacaktır. Belki yabancı istihdamı azalabilir ama onların boşalttığı alanlarda yerel işgücünün daha fazla fırsat bulacağını, üretim sektörünün artı yönde etkileneceğini, devletin bahsettiği teşviklerin hayata geçmesiyle iç kaynakların daha büyüyeceğini, bunun da istihdama olumlu yansıyacağını umuyorum.”

Haberle ilgili daha fazlası: