Son 6 ayda başta uluslararası şirketler olmak üzere, pek çok şirket outplacement hizmetleri veren insan kaynakları şirketlerinin kapısını çalmaya başladı. Nedeni işten çıkardıkları kişilere kariyer desteği sağlamak. Şirketlerin 2015 itibariyle yoğun olarak outplacement almaya başlaması “hazırlık” olarak yorumlanıyor.
1996 yılından bu yana Türkiye’de 20 bin çalışana outplacement (yeni kariyere geçiş) hizmeti veren E&E Group/Lee Hecht Harrison, DBM Turkey Yönetici Ortağı Kıvanç Ersöz, bu dönemi 2001 ve 2008 yıllarına benzeterek, 2015 eylül-ekim aylarında daha yoğun işten çıkarmalar olacağını, 2016’nın zor geçeceğini söylüyor: “Kötü bir işsizlik var. Yokmuş gibi davranılıyor ama ciddi bir işsizlik var. Mevcut rakamlardan çok daha fazla. Konuştuğumuz tüm şirketlerde 2015’in sonlarına doğru bulutlu, fırtınalı bir hava bekleniyor. 2016’nın zor geçeceği gözüküyor. Şirketler son 6 aydır sanki hazırlanıyormuş gibiler. 2014’te de bize gelen talep fazlaydı. Bazı şirketler daha önceden önlemlerini almaya başladılar. 2014’te 50 kadar şirketle çalışmışız, 2015’te de bu civarda olacaktır. Şimdiden 25 şirket oldu. Son 6 ayda 3.000 kişiye hizmet verdik. Tabii bize gelenler çok küçük bir kesim.”
1 ayda 15-20 firma aradıUluslararı şirketlerin merkezileşme, yani birçok ülkedeki ofisini kapayıp tek bir ülkede topladıkları için, Türk şirketlerinin ise küçülme nedeniyle işten çıkarma yaptıklarını söyleyen Hill Türkiye Ülke Müdürü Hazar Candan Wilson, bir ayda 15-20 firmadan outplacement hizmeti için arandığını söylüyor. Bu şirketler arasında toplu çıkarma yapanlar da var, reorganize olan, farklı departmanları birleştiren, merkezileşenler de var, ve çoğu yabancı şirket.
Outplacement hizmeti veren başka bir firma da geçen yıl bu hizmeti hiç vermezken bu yıl 10-15 kurum kapılarını çalmış.
Outplacement’a olan talep artışı, işsizliğin de arttığını gösteriyor. Ki outplacement hizmeti alan şirketler genelde çok büyük şirketler. Orta ve küçük şirketlerde neler oluyor bilinmiyor.
Şirketler işten çıkardıkları kişilere hem destek olmak için, hem bir nevi sosyal sorumluluk olarak gördükleri için outplacement imkanı veriyorlar. İşten ayrılmış bir kişi genelde 6-8 ayda iş bulabiliyor. Fakat önümüzdeki dönemde işsizlik artacağı ve mevcut iş sayısında azalma olacağı için bu sürenin daha da uzayacağı tahmin ediliyor.
En büyük iki neden: Küçülme ve satınalmaİşten çıkarmaların artmış olmasının diğer bir sebebi de şirket birleşmeleri ve satınalamalar. Son 10 yılda çoğalan şirket birleşmeleri ve satınalmaları sebebiyle de işten çıkarmalar yaşandı. En çok işten çıkarma yaşayan sektörlerden biri ilaç sektörü. İlaç sektöründe yaşanan mevzuat değişiklikleri işten çıkarmaları arttırıyor. Aynı şekilde yüksek teknoloji şirketleri, hızlı tüketim ve sanayide birleşme ve satınalamalar dolayısıyla işten çıkarmalar yaşanıyor. Kıvanç Ersöz, dünyanın ekonomik yapısının değişmesinin de şirketleri işten çıkarmaya zorladığını söylüyor: “Organizasyonlarını daha az maliyetli yapılar halinde yeniden kurguluyorlar. Bazı pozisyonlar ortadan kalkıyor, pozisyonların seviyesi değişiyor, birkaç ülkeyi birleştiriyor. Son yıllarda ortak kaynak kullanımı diye birşey var. Mesela muhasebe birimini 25 ülke için tek bir ülekede topluyorlar. Bir ülke belli bir konunun üssü oluyor ve diğer ülkelerdeki o fonksiyondaki kişilere veda ediliyor. Bu, şirketlerin hem gelişen ekonomik şartlarda hem de değişen şartlara uyumlanma çabasından kaynaklanıyor. İnsanlık olarak yeni işler yaratmamız lazım. Teknolojinin önünde durmak mümükün değil, doğru da değil. Bir taraftan bazı işleri yok ederken bir taraftan da yeni işler oluşturmak lazım. Eğitim sisteminin gelişen ekonomik ve teknolojik şartlara göre tasarlanması gerekiyor.”
Maliyet azaltma deyince akla ilk gelen adam çıkarmaŞirketlerin ‘az insanla daha çok iş yapalım’ mantığıyla işten çıkarmalar yaptıklarını söyleyen Wilson, “Maliyet azaltalım deyince direkt insan çıkarma geliyor şirketlerin aklına. İnsanları çıkardığınızda ekonomiye zarar veriyorsunuz. Yurtdışında çok iyi uygulamalar görüyoruz. Örneğin ABD’de bir şirket zor bir dönemde küçülmeye/üretimi azaltmaya karar veriyor ve yüzde 30 oranında personel maliyetlerini düşürme kararı alıyor. Ancak bunu personelin yüzde 30’unu işten çıkartarak değil de, herkese yıl boyunca ücretsiz izin kullandırtarak yapıyor, aynı oranda tasarruf sağlıyor. Başka bir uygulamada herkesin maaşı belli bir yüzdede azaltılıyor. Bu yurtdışında çok sık kullanılan ve aidiyeti de artıran bir yöntem. Ama Türkiye’de uygulanmıyor.” Türkiye’de şirketlerde biraz da kabul edilmiş çaresizlik olduğunu söyleyen Wilson, üretimi arttırmak veya ürün çıkarmak yerine hemen ‘kriz var, adam çıkaracağız’ diye bakıldığını söylüyor. Ve şu anda yeni pozisyon yaratan şirket olmadığını ekliyor.
Yönetici temininde de azalma varDiğer yandan şirketlerde yönetici temininde de bir azalma görülüyor. Pek çok firma frene basalım, yavaşlayalım mantığıyla projelerini durdurmuş, ileri bir tarihe atmış durumda, pek çoğu ‘önümüzü görelim, rahatlayalım’ diyor. Bu durumda yeni kişiler de almıyorlar. Hatta ayrılan üst düzey yöneticilerin yerine başkalarını da almıyorlar maliyeti düşürmek için.
Herkes ‘bir gün işsiz kalırsam ne yaparım’ diye düşünmeli2015 Eylül-Ekim’inde işsizliğin daha çok artacağını dolayısıyla yeni bir iş bulmanın daha zorlaşacağını söyleyen Kıvanç Ersöz, “Herkes bir gün işsiz kalırsam ne yaparım diye düşünmeli, illa ekonomik kriz diye düşünmeyin bu bir doğal afet de olabilir” diyor. Ersöz peki ne yapalım sorusuna şöyle cevap veriyor:
- Herkes neyi iyi yapabiliyorum, neden hoşlanıyorum, hangi sektörler benim için uygun diye bakmalı. Şimdi birçoğunuz ‘işi bulduk da...’ diyebilirsiniz ama iş bu şekilde aranırsa bulunur.
- Bu özelliklerinizle örtüşen bir CV yazın, şirketlere, İK gazetelerine, İK portallarına başvurun.
- Mülakat provası yapın, evde de yapabilirsiniz. Mülakatta şirketler ilgili bir soru geldiğinden ‘bilmiyorum’ demek artık ‘bakmadım, ilgilenmedim’ anlamına geliyor.
- Networking yapın. Eğer depresif olursanız eve kapanıyorsunuz, size yüzde 80 işi getirecek kesimden uzaklaşıyorsunuz. Çünkü araştırmalar işin referansla bulunduğunu söylüyor. O nedenle yapılabilecek en büyük hata eve kapanmak. Geçimişi bırakın, kendinize güvenin, insanların içine çıkıp insanlara neler yapabildiğinizi kısaca anlatın, bu apartmanda komşunuz da olabilir, bir iş arkadaşınız da.
Outplacement nedir?Outplacement hizmeti sunan firmalar farklı programlar uyguluyor. Müşterinin talebine göre 1 günlük programlar da var 1 yıllık programlar da. Ücretler ise bir çalışan için ortalama 3.000
dolar ile 5.000 dolar arasında değişiyor. Şirketlerin bu hizmeti işten çıkardığı kişilere talep etmesindeki amaç, işten çıkardıkları kişilere destek olmak, kalanlara olumlu mesaj vermek ve işveren markasına yatırım yapmak. Yurtdışında sıklıkla uygulanıyor fakat Türk şirketlerinde çok çok az.
Şimdiye kadar 260 şirketle çalışan E&E’nin müşterilerinin 250’si yabancı şirketler. Türk şirketleri için outplacement hâlâ yeni bir kavram. Türk işveren işten çıkardığı kişiye yasal haklarını ve belki 3-4 ay idare etmesi için ekstra maaşı zar zor verirken bir de outplacement için ek maliyet yapmak istemiyor.
İşten çıkarılan kişilere sağlanan outplacement kapsamında genel olarak şu hizmetler veriyor:
- Öncelikle kişilere durumu kabullenme ve duygularla baş etme öğretiliyor. Bu süreçte işten çıkarılan kişide özgüven eksikliği oluyor. Kendini, şirketini suçluyor, geçmişle oyalanıyor, ‘niye ben’, ‘neden benim başıma geldi’ diye düşünüyorlar ve mağdur psikolojisine giriyor. Bu da iş arama sürecini çok olumsuz etkiliyor. Kendi durumuyla baş edemeyen bir insan iş arayamıyor.
Outplacement’ta geçmişten sıyrılıp, geleceğe bakmak öğretiliyor.
- Kişilerin iyi yaptıkları ve yapmak istedikleri işlerin farkına varmaları sağlanıyor. Bu aşamada kişilik özellikleri de analiz ediliyor.
- Sonrasında CV hazırlama ve CV dağıtma süreci başlıyor.
- Mülakat demoları yapılıyor, mülakatta kendilerine gelebilecek sorular ve nasıl cevaplandırabilecekleri anlatılıyor.
- Nasıl iş arayacağı, bunu çevresiyel nasıl paylaşacağı anlatılıyor.