Laurie Ruettimann (39), konuşmacı, yazar ve sosyal medya stratejisi uzmanı. Aynı zamanda Punk Rock HR, The Cynical Girl ve The HR Blogger Network’ün kurucusu. Şu anda insan kaynakları şirketi Vestrics’te danışmanlık yapan Laurie Ruettimann İK profesyonelleri için kurulan ilk sosyal ağlar olan HRBloggers.com ile HRMToday.com’un da kurucularından.
Daha önce Unilever, Pfizer, Alberto-Culver ve Kemper Sigorta gibi şirketlerde insan kaynakları alanında çalışmış olan Ruettimann, yaptığı işten sıkılınca kendini yazmaya vermiş. 2004 yılında sosyal medyayı keşfeden Ruettimann, o dönemde Pfizer’de çalışıyormuş. Blog yazmaya da gizli gizli başlamış. Başlarda sadece hayatında olup bitenleri ailesi ve arkadaşları için paylaşan Ruettimann bu süreçte kendini blog yazma konusunda da geliştirmiş. 2007 yılında Pfizer’deki işinde mutsuz olduğunu anlayan Ruettimann, ayrılıp blog yazarak para kazanmayı düşünmüş. O dönem Amerika’da sosyal medya da yayılmaya başlamış. Facebook ve Twitter sürekli büyüyormuş. Ruettimann da işinden ayrılarak bloga konsantre olmuş. 2007 yılında Punk Rock HR adında bir blog açmış ve aynı yıl para kazanmaya başlamış.
O dönemde insanların yeni teknolojiler konusunda çok heyecanlı olduğunu belirten Ruettimann, sağladığı içerikle kısa sürede bloguna reklam alabilmiş ve başka bir işte çalışmasına gerek kalmayacak kadar para kazanmış.
İlklerden olduğum için şanslıyımBlog yazarak hızlı olmayı, yaratıcı olmayı öğrendiğini belirten Ruettimann, aynı zamanda paylaştıklarından birçok geribildirim almış. Bu da bakış açısını değiştirmiş, daha iyi bir İK’cı olmuş. Başlarda iş dünyasındaki insanların sosyal medya ve bloglardan çekinirken şimdi bu durumun değiştiğini belirten Ruettimann, profesyonellerin, aktif olarak yer almasalar bile güncel kalmak için neyin ne olduğunu bilmeleri gerektiğini söylüyor: “Twitter nedir, Facebook nedir bilmeleri gerekiyor. Bu sadece Türkiye için geçerli değil, bütün dünyada aynı. Blog yazmak insanı sürekli araştırmaya ve daha çok okumaya itiyor. Kariyeri geliştirme konusunda blog yazmanın ve blogları okumanın faydalı olduğunu düşünüyorum. Çok güzel bir network de sağlıyor.”
Bu alanda ilklerden olması nedeniyle şanslı olduğunu düşünen Ruettimann, “Yazmaya başladığımda etrafta bu kadar çok blog yoktu. Şimdi bu işler daha zor. Birçok insan bana gelip blog yazmaya başlayacağını söylediği zaman ‘senin için harika ama bir daha düşün, belki de gerek yoktur’ diyorum. Eğer sadece fikir paylaşacaksanız, anlık paylaşımlara önem veriyorsanız blog şart değil, Twitter’ı da kullanabilirsiniz. Amerika’da birçok blog var insan kaynaklarıyla ilgili. Herkesin kendi blogunu açması okuyucu toplaması hepsi uzun ve zorlu bir süreç. Şunu da söylemek lazım iyi bir yazar olmak için öncelikle iyi bir okuyucu olmak gerekiyor. Blog açmadan önce bunu dikkate almak gerekebilir. Sadece blogları değil kitapları da okumak önemli.”