Dijital dönüşüm ve dijitalleşme günümüz iş dünyasında en çok kullanılan terimler arasında bulunuyor. Ancak, aynı gibi kullanılan bu iki terim aslında birbirinden çok farklı. Şirketlerin sürdürülebilir ve dijital stratejilerine destek olan Dijital dönüşüm platformu CDO Turkey (Chief Digital Officer) Başkanı Bülent Kutlu, “Dijital dönüşüm konusu bugünlerde bir çok yerde ana gündem maddesi oldu. Fakat son zamanlarda bir konunun karıştırıldığını görüyoruz. Dijital dönüşüm ile dijitalleşme aynı iki kavram gibi düşünülüyor” diyor. Halbuki dijitalleşme, dijital dönüşümün ayrılmaz bir alt parçası ancak kendisi değil. Bu iki terimi birbirinden ayırmak ve ne olduğunu iyi anlamak, şirketlerin dijitalleşme sürecinde doğru yoldan devam edebilmesi için çok önemli. Çünkü, dijital dönüşüm kurum içerisinde yanlış anlaşıldığı zaman yarardan çok zarar getirebiliyor.
BİRBİRİNDEN FARKLI
Dijital dönüşüm teknoloji yardımıyla yapılan iş dönüşümü anlamına geliyor. Müşteri deneyimini esas alıyor. Online süreçleri kapsadığı gibi offline süreçleri de kapsıyor. Bülent Kutlu, bunu şu örnekle anlatıyor: “Örneğin, bir pet mama üreticisi bayiler üzerinden müşterilerine ulaşıyor. Fakat görüyorlar ki müşterilerden sıkça bayat mama şikayeti alıyorlar ve satışları düşüyor. Bunun üzerine bayileri aradan çıkarıp taze mama sloganıyla bir internet sitesi oluşturuyorlar. Müşteri siparişini verdiği anda üretim gerçekleşiyor. Ürünün üzerine üretim tarihini koyuyorlar. Anlaştıkları bir kargo firması ile ürünü en fazla 2 gün içerisinde müşteriye ulaştırıyorlar. Teslimat sırasında teslim tarihini de ürünün üzerine ekliyorlar.” Bu örnekte internet sitesinin kurulması ve üretim hattıyla entegre hale getirilmesi dijitalleşme bölümünü oluşturuyor. Sürecin tamamı ise dijital dönüşümün kendisi oluyor. Yani, dijitalleşme tamamen online süreçlerle ilgiliyken dijital dönüşüm ise iş süreçleri ile ilgili.
CDO ATAMASI ŞART
Bülent Kutlu, dijital dönüşümün başarıya ulaşması için şirketlerin dikkate alması gereken iki önemli başlık olduğunu söylüyor. Birincisi, şirket içerisinde doğrudan yönetim kurulu ya da genel müdüre bağlı çalışan, geniş perspektiften bakabilen bir Dijital Dönüşüm Lideri (CDO) atamasının yapılması. İkincisi CDO liderliğinde tüm şirketçe içselleştirilmiş ve kabul edilmiş doğru dijital dönüşüm yol haritasının hazırlanması gerekiyor. Kutlu, dijital dönüşümü başarılı uygulayan ülkelerin diğer ülkelerden servet transferi yapacaklarını bunun da insan kaynaklarında dramatik değişimlere yol açabileceğini belirtiyor: “Bu nedenle, dijital dönüşüm yol haritasının hazırlanması ile birlikte bu dönüşümü başlatacak ve başaracak insan kaynağı altyapısının da kurulması gerekiyor. Öyle ki bazı şirketlerin yaptığı gibi dijital dönüşüme başlamadan önce dijital yetkinlik altyapısının kurulmasına öncelik göstermek de doğru bir yöntem olabilir. CDO liderliğinde, genel müdür ve insan kaynakları yöneticisinin desteği ile çalışanların dijital düşünme kapasitelerinin artırılması için özel projeler geliştirilebilir.”