Hisarcıklıoğlu, Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) bu yıl 11'incisini düzenlediği Kartepe Ekonomi Zirvesi'nde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Girişimciliğin bir risk işi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, işsizlikle mücadele için de girişimciliğin önemli bir mecra olduğuna dikkati çekti.
Dünyada girişimcilik eğitimi alan her 10 kişiden ancak birinin başarılı olabildiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, "İşgücüne katılım çok önemli. İşsizlik oranı yükselmiş gibi görünüyor. Biz her yıl yüksek büyümeyi sürdüremezsek bu oran yukarı doğru çıkar. Eğer sürdürebilirsek işsizliği aşağı doğru indirebiliriz" diye konuştu.
Avrupa ekonomisinin canlanması halinde Türkiye'nin bölgeye yüksek ihracatı nedeniyle olumlu etkileneceğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, paritedeki volatiliteye ilişkin şunları kaydetti:
"Parite konusunda özel sektör olarak bizde bir eksiklik var. Kur riskimizi sigortalayacak sistemleri kullanmıyoruz. Bu tür enstrümanları gelişmiş ülkelerin hepsi bizden daha iyi yapıyor. Bizim de bunları yapıyor olmamız lazım ki bu tip kur fırtınalarında sağlıklı kalabilelim."
Çözüm Süreci
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile Çözüm Süreci'ne ilişkin görüştüklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde istihdam oluşturmak amacıyla sadece devlet eliyle fabrikalar yapılmasının, orta ve uzun vadeli ciddi sıkıntıları olabileceğini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Özellikle bir tehlike var, ona dikkati çektik. Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu veya başka bir bölge için 'Kamu yatırım yapsın, kamu fabrika yapsın, bu fabrikada da mal üretilsin' dediğimiz zaman bu hepimizin cebinden gider. Burada ne verimli çalışma olur ne gerçek fiyat teşekkülü olur. Bunu yakalayabilmemiz mümkün değil ve 78 milyon olarak bunun bedelini hep beraber öderiz. Devletin artık bugünkü dünyada görevi yatırımcıyı çekecek altyapıları yapmaktır.
Her zaman söylerim; huzur olmadan ticaret olmaz, ticaret olmadan zenginlik olmaz. O huzur ortamı olduğu için geçen yıl Türkiye'nin geleceğine en umutlu bakan il yüzde 90'la Batman çıktı; Organize Sanayi Bölgesi'nde bile yeri kalmamıştı. İkinci, yüzde 82 ile Diyarbakır'dı. Üçüncü Gaziantep, dördüncü Kocaeli ve beşinci Bingöl. Yani bir huzur sürecinin bize getireceği katkı çok önemli."
"Eksiklikleri kırmadan dökmeden söylemek durumundayım"
İş adamlarının geleceğe olumlu bakmak durumunda olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin zenginleşmesi için herhangi bir kavganın tarafı olamayacaklarını dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, 1,5 milyon şirketin temsilcisi ve 15 milyon kişiye istihdam sağlayan iş dünyasının başkanı olarak Türkiye adına güzel günleri arzuladığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bizler her sabah dükkanımızı kar etmek için açarız, zarar etmek için değil. Onun için ben iyimser olmak mecburiyetindeyim. Ben iş dünyasının başkanıyım, iyiye bakmak durumundayım, geleceğe bakmak durumundayım. Eksiklikleri kırmadan dökmeden söylemek durumundayım. Benim işim siyaset değil, siyaset yapamam. Benim görevim üyelerimin menfaatini iletmek. Siyaset halktan yetkiyi almış olan kişilerin işidir. İş adamı kavga etmez, kavga ederek bir sonuca varamazsınız. Siyasetçi kavga eder mi? Eder ama benim işim kavga değil, kavganın unsuru da olamam. Ülkede huzursuzluk unsuru da olamam."
"Ali Koç'un sözleri iç siyasetin malzemesi yapıldı"
Gazetecilerin, Koç Holding Yönetim Kurulu üyesi Ali Koç'un medyaya "Çocuklarımızın geleceğinden endişe duymamak mümkün değil" başlığıyla yansıyan değerlendirmesine ilişkin bir sorusu üzerine, Hisarcıklıoğlu, şu yanıtı verdi:
"İlgili haberin başlığına ve içeriğine baktık, değerlendirme yaptık. B20 İstihdam Görev Gücü Koordinatör Başkanı da olan Ali Koç, orada 'Dünyadaki işsizlik artıyor, çocuklarımın geleceğinden endişeliyim' diyor. Dediği bu. Ama biz bunu aldık, getirdik, iç siyasetin malzemesi yaptık. Bazılarımız haksız yere dövdü, bazılarımız 'Helal olsun' dedik. Bence doğru yerde doğru bir şey söyledi; B20 işgücü toplantısında dünyadaki işsizliğin artmasından duyduğu kaygıyı ifade etti. Ama bunu günlük politikanın içinde malzeme yaparsak doğru olmaz."
"Dolar bir anda yükseldi, bunu fırsat bilip alım yapanlar para kazandı"
Rifat Hisarcıklıoğlu, 2001 krizi sırasında KOBİ'lere düşük faizli kredi versin ve ihracat artsın diye TOBB'un Eximbank'a 100 milyon dolar aktaracağını duyurmasının bir haberde "TOBB 100 milyon dolar alacak" diye yansıtıldığını anımsatarak, "Dolar kuru bir anda hızla yükseldi. Kanalı aradık 'Dolar almayacağız, TL olarak vereceğiz' dedik. Ama bu haberi vermedi. Bunu fırsat bilip işlem yapanlar kazandı. Sonradan, 'off the record' öğrendim. O gün itibarıyla işlem yapan 30 kişi/kurum bu işten para kazanmış" ifadelerini kullandı.
Yeni koridorlar ve kümelenme üzerine TOBB'un Türkiye'nin mekansal stratejisini hazırladığını aktaran Hisarcıklıoğlu, bunun tartışılmasını istediklerini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, "Yüksek teknolojili üretimin üssünün Marmara Bölgesi'nin dışında olması gerek. Bizim yeni bir Marmara'ya ihtiyacımız var çünkü artık Marmara Bölgesi tıkandı, doldu. Yeni Marmara için diyoruz ki İç Anadolu'yu da içine alan kuzey-güney eksenini iki limanda buluşturan şehirlerde olması lazım" diye konuştu.
"Toplumda her kesimde yeni bir anayasa talebi var"
Yeni anayasa için kendilerini "Anayasa Gönüllüleri" diye adlandıran 6 bin kişinin içinde kendisinin de olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:
"Çalışmalarımız devam ediyor. 'Türkiye'nin yeni bir hikayeye ihtiyacı var' derken anayasa değişikliği diye topluma sorduğunuz zaman büyük bir oranda 'evet' çıkıyor, yüzde 80'ler civarında. Herkesin mevcut Anayasa'dan bir şikayeti var. Zaten Meclis'te grubu bulunan 4 siyasi parti de 4 sene önce toplumun tamamına vadetti değişikliği, ama beceremediler, uzlaşamadılar. Toplumda her kesimden yeni bir anayasa talebi var. 'Yeni hikaye' dediğim, yeni bir başkanlık sistemi, yeni bir anayasa değil. Ekonomide yeni bir hikayeye ihtiyacımız var, yanlış anlaşılmasın."
KOBİ'lerin Türkiye ekonomisi açısından hayati değeri olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "KOBİ'ler önemli ama dönüşümü yapmaları lazım. Mevcut sistem sürdürülemez. KOBİ'lerin kurumsallaşması stratejisi bir an önce hazırlanmalı" dedi.