Güncelleme Tarihi:
İsrail - Hamas savaşında yaşanan son dakika gelişmeleri...
İsrail, cezaevlerinde bulunan 30 Filistinli kadın ve çocuğu serbest bıraktığını açıkladı
İsrail ordusu, Hamas'ın 6 rehineyi daha Kızılhaç'a teslim ettiğini açıkladı.
İsrail ve Filistin arasında 24 Kasım’da varılan esir takası anlaşması kapsamında dün serbest bırakılan 22 yaşındaki Filistinli kadın mahkum Maryam Salhab, İsrail hapishanelerinde yaşadıklarını anlattı. Salhab, 26 Ekim’de El Halil’de evindeyken herhangi bir suçlama olmadan tutuklandığını belirterek, “Tutuklanmamdan bir gün önce babam tutuklandı ve evim tahrip edildi. Ertesi gün İsrail işgal ordusu beni evimde tutukladı ve 7 saat boyunca beni taciz etti. Gözlerimi ve ellerimi bağladılar. Beni dövdüler ve küfrettiler” dedi.
İsrail hapishanelerindeki koşulların çok zor olduğunu aktaran Salhab, "Filistinli kadın mahkumlar dünyadan izole bir şekilde yaşıyor ve dış dünya hakkında hiçbir şey bilmiyor. İsrail hapishanesindeki Filistinli kadın mahkumların tüm eşyalarına el koydular. Yeterli yiyecek vermediler” ifadelerini kullandı. Salhab, serbest bırakılmasını sağladığı Hamas’a teşekkür etti.
“MAHKUMLARIN DOKTORA GİTMELERİNİ ENGELLEDİLER”
Dün serbest bırakılan diğer bir kadın mahkum 26 yaşındaki Ruqaya Amr ise, 26 Ekim’de yüksek lisans öğrencisiyken tutuklandığını ifade ederek, 7 saat gözaltında tutulduktan Hasharon Hapishanesi’ne nakledildiğini ifade etti. Gardiyanların kadın mahkumlarını dövdüklerini aktaran Amr, “19 ve 20 Ekim tarihlerinde kadın mahkumlara acımasızca saldırdılar, Filistinli mahkumların eşyalarına el koydular ve hapishane doktoruna gitmelerini engellediler” dedi.
Dış dünya ile iletişimlerinin olmadığını aktaran Amr, “Haber alamıyoruz ve Hamas ile yapılan anlaşma hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Ofer Hapishanesi’ne nakledildikten sonra serbest bırakıldığımız haberini aldık” ifadelerini kullandı. Amr, Hamas’a serbest bırakılmasını sağladığı için teşekkür etti.
TECAVÜZLE TEHDİT
Filistinli kadın mahkumların serbest bırakıldıklarından haberleri olmadığını aktaran Khater, "Kiryat Arba yerleşim yerine transfer edildim ve bir odaya atıldım. Yakılmakla, tecavüzle, hakaretle ve Gazze Şeridi'ne sürülmekle tehdit edildim. Daha sonra 6 Filistinli kadın mahkumla birlikte İsrail’in Hasharon Hapishanesi’ne transfer edildim. Tuvalete gitmemiz ya da odadan çıkmamız engellendi” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı John Blinken, İsrail-Hamas savaşıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
"Bugün insani aranın 7.günü. Katar, Mısır ve ABD arabuluculuğunda rehineler serbest bırakıldı" diyen Blinken sözlerini şöyle sürdürdü:
İnsani yardım girdi Gazze'ye. Bugün buraya birkaç hedefi ilerletmek için geldim. En büyük amacım arayı uzatmak. Ailelerin hissettiği güzel hisler birçok ülkeden geliyor ama birçok aile var hala. Tüm rehineleri sevdiklerine kavuşturana kadar çalışmayı bırakmayacağız. Daha fazla yardımı içeriye sokmak için çalışmalara devam ediyoruz. İsrail, insani yardımın önemi hakkında bizimle aynı fikirde. Bu sabah Kudüs'te saldırı oldu. Hamas sorumluluk üstlendi ve saldırganların kahraman olduğunu söyledi. Her sivil ölümünü aynı şekilde karşılıyoruz. İsrail'in uluslararası savaş hukukuna uygun olarak hareket etmesi önemli. Hastaneler gibi trafolar gibi önemli yerler hasar görmemeli. Durumlar uygun hale geldiğinde Filistinliler Gazze'nin kuzeyine geri dönebilmeli.
Daha fazla operasyon başlamadan önce açık bir plan olması gerekiyor. İsrail hükümeti bu yaklaşıma katıldı. Ortada somut adımlar var. Başbakanla konuştum. Bu başladığımız yer çok önemli. Niyet temelde önemli olan şey. Filistin yönetimi hakkında, Başkan Abbas ile de konuştuk. Filistinlilerin çıkarına olacak, ona göre hareket edecekler. Liderlik tercihi Filistinlilerin.
"BİZİM ODAĞIMIZ ŞU AN GAZZE"
Hamas adına konuşamam ancak ABD, İsrail ve diğer ülkeler olarak bu sürecin devam etmesini istiyoruz. Böylece rehineler evlerine dönebilir. Elimizde bitmemiş bir iş var ve bitirmek istiyoruz. İsrail hükümetinin ek adımlar atması üzerine beklentimiz var. Ayrıca kendi adımlarımızı da düşünüyoruz. Biz özgür ve adil seçimleri destekliyoruz buna Filistin de dahil. Ancak bu bir süreç. Bizim odağımız şu an Gazze. Seçimler konusunda ne zaman olacak, Filistinliler ne zaman kendi liderlerini seçecek konuşacağız.
Gazze Şeridi’ndeki insani ara 7’nci gününde devam ederken, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, İsrail ve Filistin arasında 7 Ekim’de başlayan çatışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kriby, İsrail’in insani aranın Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına devam ettiğinde ABD’nin İsrail’e askeri olarak destek olacağını ifade ederek, "Bu aralar sona erdiğinde tekrar saldırıya geçme niyetinde olduklarını çok açık bir şekilde söylediler. Bu kararı verirken, ihtiyaç duydukları araç ve kabiliyetler, silah sistemleri ve şehir savaşı açısından sunabileceğimiz tavsiye ve perspektifler açısından ABD'den destek bulmaya devam edecekler" dedi.
ABD’nin İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyine yönelik saldırı planlarını orada bulunan sivillerin ihtiyaçları ve hayatları konusunda önlemler almadığı sürece bunu desteklemediğini belirten Kirby, ABD'nin şu anda yedinci gününde olan insani aranın daha da uzatılmasını desteklediğini ancak ABD'nin kalıcı bir ateşkesi desteklemediğini açıkladı.
Gazze Şeridi’ndeki insani aranın 7’nci gününde esir takası devam ediyor. Hamas İsrailli esir 21 yaşındaki Mia Shem ve 40 yaşındaki Amit Soussana’yı serbest bırakmasının ardından Mia Shem’in annesi Keren Shem, telefonda kızının serbest bırakıldığına dair haberi alınca gözyaşlarına tutamadı.
TIBBİ MÜDAHALE ANLARI PAYLAŞILMIŞTI
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 16 Ekim’de çatışmaların ilk gününde esir alınan ve yaralı olan Mia Shem’e yapılan tıbbi müdahaleye ait anları paylaşmıştı.
Shem yaptığı açıklamada, "Gazze'deyim ve el-Kassam Tugayları beni tedavi ederek 3 saat süren bir ameliyat gerçekleştirdi. Benimle ilgileniyorlar, ilaç veriyorlar, her şey yolunda" ifadelerini kullanmış, “Bir an önce evime, ailemin, annemin, babamın, kardeşlerimin yanına dönmeyi istiyorum" demişti.
İsrail ve Filistin arasında 7 Ekim’de başlayan çatışmalardan bu yana 3’üncü kez Orta Doğu turuna çıkan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsrail’deki temaslarının ardından Filistin’in Batı Şeria bölgesine geldi. Blinken, Ramallah’ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir araya geldi.
Abbas, görüşmede Gazze Şeridi’nde tam bir ateşkes sağlanmasına olan ihtiyaca ve İsrail saldırganlığına son verilmesine vurgu yaparak, Gazze Şeridi’ne hızla su, elektrik ve yakıt sağlanmasının yanı sıra insani, tıbbi ve gıda yardımlarının arttırılmasının öneminin altını çizdi.
Abbas, görüşmede ayrıca Blinken’a İsrail'in Gazze Şeridi’nde ve Kudüs dahil Batı Şeria'da işlediği suçları belgeleyen kapsamlı bir dosya verdi. Dosyada, İsrail güçlerinin işlediği cinayetler, yıkımlar, etnik temizlik ve diğer zulümlere ilişkin kanıtların yer aldığı aktarıldı. İsrail hapishanelerindeki Filistinli mahkumların durumuna değinen Abbas, Filistinli mahkumlara yönelik ihlalleri durdurmaya çağırdı.
Görüşmede, Filistin halkının Gazze Şeridi’nde ve Kudüs dahil Batı Şeria'da zorla yerinden edilmesini reddettiğini yineleyen Abbas, Gazze Şeridi'nin Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası dikkat çekti.
Bölgede barış ve güvenliğin ancak uluslararası meşruiyete dayanan iki devletli çözümün hayata geçirilmesiyle sağlanabileceğini vurgulayan Abbas, bu çözümün Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’nin içerisine dahil olduğu Filistin devletinin tanınmasını içerdiğini söyledi.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, Hamas’ın 2 esiri daha serbest bırakarak Kızılhaç ekiplerine teslim ettiği bildirilerek, esirlerin İsrail topraklarına doğru yola çıktığı ifade edildi.
İsrail Ordusu, Hamas'ın 2 İsrailli rehineyi Kızılhaç'a teslim ettiğini duyurdu. Hamas ise bugün İsrail'in serbest bırakcağı 8 kadın ve 22 çocuğun listesini paylaştı.
Gazze Şeridi'ndeki insani aranın başladığı 24 Kasım'dan bu yana yüzlerce yardım tırı Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı üzerinden bölgeye giriş yaptı. Filistin Kızılayı tarafından yapılan açıklamada, dün Gazze şehri ile şeridin kuzeyindeki bölgelerde 21 tırdaki yardımların teslimatının yapıldığı belirtildi.
İnsani aranın başlamasından bu yana 254 yardım tırının dağıtımının başarıyla gerçekleştirildiği ifade edilen açıklamada, gıda, su, bebek maması ve battaniye gibi hayati önem taşıyan yardımların binlerce kişiye ulaştırıldığı kaydedildi.
İsrail ile Hamas arasındaki anlaşma kapsamında gerçekleştirilen esir takasının 6’ıncısı dün gece saatlerinde tamamlandı.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrailli esirleri vedalaşarak Uluslararası Kızılhaç Komitesi’ne teslim etti.
İsrailli anne ve kızın Hamas üyelerine İngilizce “Hoşça kal” dediği görülürken, İsrailli anne, Hamas üyelerinin “İyi Şanslar” dileklerine Arapça teşekkür ederek, “Eve gidiyoruz” şeklinde cevap verdi.
Kızılhaç Komitesi'nin aracına binen İsrailli anne ve kızın el Kassam Tugayları’na gülümseyerek el sallamaları ise dikkat çekti.
ABD dışişleri bakanı İsrail savaş kabinesinin Kudüs'teki toplantısına katıldı. Netanyahu açılış konuşmasında ülkesinin savaş sırasında verdiği destekten dolayı Antony Blinken'e teşekkür etti ve kendisine "bir sonraki aşama hakkında" bilgi vermek istediğini söyledi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'te bugün düzenlenen ve üç kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırı sonrasında hükümetinin sivillere silah dağıtmaya devam edeceğini söyledi. Netanyahu'nun bu sözleri, aşırı sağcı aşırı milliyetçi Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir'in sivilleri silahlandırmaya devam etme sözü vererek benzer açıklamalar yapmasından kısa bir süre sonra geldi.
Aşırı sağcı görüşleri ile bilinen Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in imza attığı skandallara bir yenisi daha ekledi.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki yerleşimcilere binlerce saldırı tüfeği dağıtan Ben-Gvir, Kudüs'teki saldırının siviller arasında silah dağıtımının önemini gösterdiğini öne sürdü ve bunu yapmaya devam etme sözü verdi.
Aşırı sağcı aşırı milliyetçi bakan, "Her türlü partiden gelen eleştirilere rağmen, hem acil servislere hem de sivillere olmak üzere her yere silah dağıtma politikamı sürdüreceğim. Güçlü bir polis gücümüz var, güçlü bir ordumuz var ama her yerde polis yok, dolayısıyla sivil silahların olduğu yerde hayat kurtarabilir" dedi. İsrailli bakanın paylaşıma dünyanın dört bir yanından sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi.
Filistinliler işgal altındaki Batı Şeria'da da farklı türde bir savaşın yaşandığını söylüyor. Silahlanan bölgedeki Yahudi yerleşimciler Filistin köylerine baskınlar düzenliyor.
Birleşmiş Milletler'e göre İsrailli yerleşimcilerin saldırıları benzeri görülmemiş bir oranda arttı ve bu artış korkuyu yaydı, umutsuzluğu derinleştirdi. Filistinlilerin geçim kaynaklarını, evlerini ve bazı durumlarda hayatlarını elinden aldı.
Filistinli sağlık yetkilileri son 6 haftada 9 Filistinlinin Yahudi yerleşimciler tarafından öldürüldüğünü belirtiyor.
Acil servislerden yapılan açıklamaya göre, perşembe sabahı Kudüs'ün girişinde düzenlenen silahlı saldırıda iki kişi öldü, yedi kişi de yaralandı .
Arabulucu ülke Katar, Gazze'deki altı günlük insani duraklamanın sona ermesiyle İsrail ile Hamas arasındaki ateşkesin bir gün uzatılacağını doğruladı. Katar merkezli Al Jazeera ise anlaşmaya ateşkesin bitimine 10 dakika kala varıldığını yazdı.
Hamas geçici ateşkesin bir gün daha uzatıldığını duyurdu. İki tarafın Gazze'den serbest bırakılacak İsraillilerin yeni listesi üzerinde anlaşmaya varamaması üzerine ateşkesin uzatılması ihtimali son saate kadar tartışma konusu olmuştu.
İsrail ve Hamas arasındaki geçici ateşkes ve rehine takası anlaşmasının süresi yerel saatle 07:00'de (TSİ 08:00) sona eriyordu.
İsrail Savunma Kuvvetleri, Gazze Şeridi'nde Hamas'la ateşkesin devam edeceğini duyurdu. Açıklama ateşkesin sona ermesine dakikalar kala yapıldı.
IDF yayınladığı açıklamada 'Arabulucuların rehineleri serbest bırakma sürecini sürdürme çabaları ışığında ve anlaşma şartlarına bağlı olarak ateşkes devam edecek' ifadesine yer verdi.
Hamas, İsrail'in ateşkesin uzatılması için önerilen rehinelerin serbest bırakılması teklifini reddettiğini açıkladı. Hamas'tan yapılan açıklamada Tel Aviv'in 7 kadın ve çocuk ile 3 İsraillinin cenazesi için yapılan teklifi reddettiği bilgisine yer verildi.
Hamas'ın silahlı kanadı, Gazze Şeridi'ndeki savaşçılarına, ateşkesin yenilenmemesi halinde İsrail'le çatışmalara devam etmeye hazır olmaları emrini verdi. 'El Kassam Tugayları, aktif kuvvetlerinden ateşkesin son saatlerinde yüksek düzeyde savaşa hazır olmalarını talep ediyor' denilen bildiride ateşkesin uzatıldığına dair resmi bir açıklama gelene kadar bu emrin baz alınacağının altı çizildi.
BM'nin işgal altındaki Filistin toprakları özel raportörü Francesca Albanese, dokuz yaşındaki Adam Samer el-Ghoul'un İsrail güçleri tarafından öldürülmesini "soğukkanlılıkla infaz" olarak nitelendirdi. İsrail güçleri aynı baskın sırasında 15 yaşındaki Basil Süleyman Abu al-Wafa'yı da öldürdü.
İsrail ile Hamas arasında süren rehine-tutuklu takasının 6. gününde Hamas elindeki 10 İsrailli ve 4 Tayland vatandaşı rehineyi daha serbest bıraktı. Serbest bırakılan rehinelerden 49 yaşındaki Liat Atzili aynı zamanda ABD vatandaşı. Rehineler karşılığında İsrail de hapishanelerde tuttuğu 30 Filistinliyi daha serbest bıraktı.
Ahed Tamimi Ramallah'a gelen Filistinli mahkumlar arasında yer aldı. 11 yaşındayken İsrailli bir askere yumruk atarak gündeme gelen ‘Filistin’in cesur kızı’ olarak tanınan Ahed Tamimi Ofer Hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra Ramallah'ta karşılandı.