Özel Mersin Sistem Cerrahi Tıp Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ali Yılmaz, Halk dilinde “EMAR” olarak bilinen, Manyetik Rezonans Görüntüleme’nin ne işe yaradığı, zararının olup olmadığı, hangi durumlarda EMAR’ın çekilmemesi gerektiği gibi bir çok merak edilen soruyu cevapladı.
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) Nedir ve Ne İşe Yarar?
Tıbbın bütün alanlarında, görüntüleme yöntemleri içinde en ileri ve en üst basamak görüntüleme yöntemidir. Açılımı ‘’manyetik rezonans görüntüleme’’ olup Mr ya da Mrg olarak da yazılır. Konuşma dilinde, “mr” veya ‘’emar ‘’olarak söylendiğinden halk arasında emar olarak bilinir.
En önemli özeliklerinden biri vücuda herhangi bir zarar verici etken ve röntgen ışını (dolayısıyla radyasyon) kullanmadan çalışmasıdır. Güçlü bir mıknatıs ortamı sağlayan cihaz radyo frekanslar sayesinde vücuttaki su ve yağ dokusu içinde bol miktarda bulunun hidrojen ve nötron atomlarının hareketlerini kaydedip, değerlendirerek ve bilgisayar ortamına aktararak görüntü oluşturur. Vücuttaki bütün doku ve organların; kesitlere ayrılarak ve farklı yönlerden bakılarak ayrıntılı bir şekilde adeta resimleri çekilir ve kaydedilir. Yaklaşık 45 yıldır tıp alanında kullanılmaktadır ve bildirilmiş herhangi bir zararlı etkisi yoktur.
Hangi durumlarda EMAR çekmek gerekir?
Emar görüntülenmesine tıbbın bütün alanları ihtiyaç duyar. Fakat Emar tetkikine en fazla ihtiyaç duyan tıp dalları; kas-iskelet sistemi sorunları ile uğraşan Ortopedi ve Travmatoloji, beyin omurilik sistemi hastalıkları ile uğraşan Nöroloji ve Beyin Cerrahisidir. Kalp damar hastalıklarında mıknatıs gücü yüksek Emar cihazı gerekir. Kas-iskelet sistemi hastalıklarının tanı ve tedavisi konusunda çığır açmış ve büyük ilerlemeler sağlamış iki yöntemden biri olmuştur. Emar yalnız tanı koyma amacıyla yapılmaz. Aynı zamanda ayırıcı tanı, eşlik eden sorunların saptanması, tedaviyi planlamada ve mevcut sorunun geçmişi ve geleceğinin öngörüsü için de oldukça önemlidir.
Emar çektirmeden önce, her zaman ilgili branşın hekimi hastayı dinler, muayene eder ve ilk basamak rutin tetkikleri yaptırır. Sonra bir ön tanı ya da neden Emar çektirdiğinin gerekçesini ve düşüncesini yazarak hastayı Emar tetkiki için sevk eder. Emar istemini yapan hekim, radyolog ve Emar teknisyeni iş birliği içinde çalışmalıdır. Doğru tanı için hastanın şikayeti, muayene bulgusu, Emar öncesi rutin tetkikler ve Emar görüntülerinin birbiri ile uyumlu olması gerekir.
Kas-iskelet sisteminin hemen bütün hastalıklarında ve yaralanmalarında; gerek erken tanı ve tanıda, gerek tedavi planında ve mevcut sorunun geleceğini saptamada Emar tetkiki gerekli olabilir. Bütün eklem sorunlarının saptanması, spor yaralanmasına bağlı bağ ve kas yaralanmalarının tanısı ve tedavi planlanması, tümörlerde, gizli kırık ve kemik erimesi gibi sorunların saptanmasında, ameliyat sonrası onarılan dokuların takibi ve değerlendirilmesi gibi birçok durum için Emar çekimi yapılabilir.
Hangi Durumlarda Kişi Emar(MR) Cihazına Giremez ve Emar (MR) İstemi Yapılmamalıdır?
Kafa içinde metalik damarsal klips olanlar, kalp pili, otomatik ritim düzenleyici kalp cihazı olanlar (otomatik defibrilatör ve biostimülatör), bazı sürekli ilaç veren ve vücuda yerleştirilmiş cihazı olanlar (infüzyon cihazı), iç işitme cihazı olanlar ve metalik yabancı cisimleri olanlar kesinlikle Emar cihazına giremezler. Kalp kapağı protezi olanlar güvenle Emar cihazına girebilirler.
Hamileliğin ilk 3 ayında, orta kulak protezi ve penis protezi dikkat edilmesi gereken ve zorunlu olmadıkça çekilmemesi gereken durumlardır ve Emar çekimine kısmi engel oluşturan durumlar olarak bilinir.
Genel olarak iç ortopedik cihaz ve protezi olan hastalar güvenle Emar cihazına girebilirler. Fakat demir elementi içeren cihaz ve protez varlığında MR görüntülerinde bozulma ya da bulanıklık olabilir. Dıştan konulan ve Emar uyumlu olmayan metal ortopedik cihaz varlığında kişi Emar cihazına giremez.
Yine de en güvenli yaklaşım; hangi tıp dalı tarafından olursa olsun, vücuduna metal cihaz konulmuş bir insanın mevcut durumunu ilgili hekimine bildirmesi ve ilgili firma yetkilisiyle de görüşerek cihazın Emara uyumlu olup olmadığının doğrulanmasıdır.
Emar Çekimine Gelmeden Önce Neler Yapılmalıdır?
Anestezi altında çekim yapılmayacaksa aç kalınmasına, öncesinde ilaç kullanılmasına veya ultrasonda olduğu gibi idrar sıkışıklığına gerek yoktur.
Fakat bebek ya da çocuk çekimlerinde ya da kapalı alan korkusu olanlarda anestezi altında çekim yapılacaksa doktorunuzun bilgilendirdiği şekilde hazırlık olması gerekebilir.
Emar (MR) Nasıl Çekilir ve Çekim Esnasında Nelere Dikkat Etmek Gerekir:
Emar cihazına giren kişiye Emar önlüğü giydirilmelidir. Hastanın üzerinde küçük ya da büyük hiçbir metal eşya olmamalıdır. Örneğin kolye, küpe, kemer, anahtarlık vb.
Çekim sırasında özellikle çekim yapılacak alan olmak üzere görüntü paraziti olmaması için hareket edilmemelidir. Bazı çekimlerde teknisyenin komutu ile bir süre nefesin tutulması gerekebilir.
Emar (MR) nasıl çekilir?
Emar çekilecek hasta, Emar cihazına sokulduktan sonra, Emar ile tetkik edilecek bölgeye özel tasarlanmış coil denilen ve anten özelliği olana cihaz yerleştirilir. Her bölgeye özel coil cihazı vardır. Coil kullanımı görüntü oluşturma ve görüntü kalitesi açısından son derece önemlidir. Daha sonra teknisyen, çekim yapılacak yerin, tam cihazın içine gelecek şekilde ayarlamalar yaparak sabit kalmasını sağlar. Daha sonra çekime başlanır. Çekim süresi, Emar cihazının mıknatıs gücüne, güncelleme durumuna, çekim sayısına, çekilecek bölgenin ve hastalığın durumuna göre değişmekle beraber 15-45 dakika sürebilir. Mıknatıs gücü yüksek (1 tesla ve yukarısı yüksek mıknatıs gücü kabul edilir) Emar cihazları ile çekim süresi belirgin olarak kısa sürer.
Emar Cihazının Tesla Gücü Ne Demektir ve Ne İşe Yarar?
Tesla Emar cihazının magnetik gücünü yani mıknatıs gücünü tarif eder. 1 tesla üstü yüksek magnetik alan, 0.3 teslanın altı düşük magnetik alan olarak tanımlanır. Açık Emar cihazlarında düşük magnetik alan oluşturulurken kapalı Emar cihazlarında yüksek magnetik alan oluşturulur.
Düşük tesla gücünde Emar cihazı; açık Emar şeklindedir ve daha küçük boyutludur. Taşınma ve yer kaplama sorunu daha azdır. Ucuzdur. En önemli avantajı; kapalı alan korkusu olan ve kilolu hastalar kolay uyum sağlar.
Yüksek tesla gücünde Emar cihazı; kapalı Emar olarak bilinir. Daha büyük boyutlu ve iki ucu açık silindir şeklindedir ve pahalıdır. En önemli dezavantajı kapalı Emar şeklinde olup kapalı alan korkusu olan hastalar için sorun oluşturmaktadır.
Tıbbi açıdan ise kapalı ya da yüksek magnetik alanlı Emar cihazlarının görüntü kalitesi ve ayrıntısı bakımından önemli avantajları vardır.
Tesla gücü yüksek Emar cihazı, doku ve organların daha ince kesitler halinde incelenmesini mümkün kılar. Küçük alanların; (örneğin çene eklemi, el, ayak – ayak bileği, kalp, böbrek gibi iç organlar vs…) ayrıntılı görüntülenmesini sağlar. Daha kısa sürede çekim yapılır. Görüntü kalitesi bakımından; hastalıklı ve normal doku ayrımında çok önemli bir özellik olan yağ baskılama özelliği vardır.
Gelecekte yüksek tesla gücünde ve açık Emar şeklinde Emar cihazı tasarımları mevcut olup, açık ve kapalı Emar avantajlarını birleştiren cihaz geliştirme çabaları ve gelişimi devam etmektedir.
Günümüzde 3 tesla Emar cihazları vardır ve bu cihazlar özellikle sinir sistemi ve kalp-damar hastalıklarının tanı ve takibinde önemlidir.
Emar (MR)’ın avantajları nedir?
Emar cihazı, herhangi zararlı bir etken ya da ilaç ya da radyasyon kullanmadan çalışır. Bu yönü ile bilgisayarlı tomografiye büyük üstünlük sağlar ve çoğu sorunların tanısında tetkik yöntemi olarak bilgisayarlı tomografi cihazının yerini almıştır. Yüksek tesla gücünde Emar cihazları ve bilgisayar programları sayesinde artık doku ve organların milimetrik sorunları dahi teşhis edilebilmektedir. Organ ve dokuların iç yapılarının adete ayrıntılı resmi çekilir. Yine özel çekimler ile doku ve organları, gözle görünmeyen biyokimyasal düzeyde dahi incelemek mümkündür. Hastalıların tanı ve erken tanısıyla kalmayıp, ayırıcı tanıda, eşlik eden sorunların saptanmasında, tedaviyi planlama, takipte ve mevcut hastalığın geleceğini ve sonuçlarını belirlemede de çok önemlidir.
Emar’ın Dezavantajları Var Mıdır?
Emar’ın insan sağlığına olumsuz etki yapacak bir etkisi yoktur. Yaklaşık 40 yıldır kullanılmaktadır ve bildirilmiş olumsuz bir vaka yoktur. Yukarıda bahsettiğimiz çekim kurallarına uyulması halinde (metal cisimlerle Emar odasına girilmesi gibi.) olası kazalar oluşmaz. En önemli dezavantajı nispeten pahalı bir yöntem olmasıdır. Kapalı alan korkusu olan insanlarda ve yüksek kilo sorunu olan insanlarda çekim yapılması zor olmaktadır. Gelecekte açık ve magnetik gücü yüksek Emar cihazları ile bu sorunların da çözümü olacaktır.