1 Kasım 2015 Seçimleri yaklaşıyor. AK Parti seçimler için birçok vaat verdi. İşte o vaatler...
TEMEL HAK VE HÜRRİYETLER
AK Parti olarak önümüzdeki dönemde, temel hak ve hürriyetler alanında
geçmişte sağladığımız kazanımları kararlılıkla koruyacağız. Yaptığımız
düzenlemelerin zihniyet dönüşümü ve etkin bir uygulamayla birlikte hayatın
bir parçası haline gelmesi ve düzenlemelerimizin kalitesinin yükseltilmesi
önümüzdeki dönem için temel önceliğimiz olacaktır.
Geçmişte olduğu gibi ikinci atılım döneminde de topluma kimlik ve yaşam
tarzı dayatılmasının karşısında olacağız. Bütün vatandaşlarımızın birinci sınıf
olarak muamele gördüğü ve özgür fertler olarak yaşadığı bir ortamı tesis etmeye
devam edeceğiz. Kapsayıcı ve evrensel değerlere dayalı bir vatandaşlık anlayışı içerisinde,
birliğimizi ve bütünlüğümüzü pekiştirmeyi sürdüreceğiz.
Bütün etnik, mezhebi ve dini kesimlere, başörtülü veya başı açık, köylü
veya şehirli, kadın veya erkek, yoksul veya zengin, şu veya bu siyasi görüşten
tüm vatandaşlarımıza eşit mesafede duruyor; her bir bireyin temel hak ve
özgürlüklerden en ileri derecede yararlanacağı bir Türkiye’yi hedefliyoruz.
Etnik, dini ve mezhepsel aidiyetlerden önce, milletimizin temel
değerlerinin yoğrulduğu tarihi yolculuktaki birlikteliğimizi ve eşit vatandaşlık
anlayışını benimsiyoruz. Bu anlayışla, devletin, bütün toplumsal kesimlerle
hakkaniyet ölçüsünde, eşitlik temelinde ve demokratik bir ilişki geliştirmesini
sağlayacak; toplumsal zenginliğimizin tüm unsurlarını çoğulcu bir yaklaşımla
kucaklamaya devam edeceğiz.
Toplumdaki her bireyin yaşam tarzına gösterdiğimiz saygıyı, bundan sonra
da özenle devam ettireceğiz.
Toplumsal uzlaşma hedefi doğrultusunda bütün kimlikleri ve yaşam
tarzlarını bir zenginlik olarak devam ettirecek politikalrımızı sürdüreceğiz.
Cemevleri, eğitim sisteminde sağlıklı bilgilendirme, üniversitelerde
araştırma ve uygulama merkezleri oluşturma gibi çeşitli konularda Alevi kanaat
önderleri ile diyalog içinde demokratik uzlaşı temelinde gerekli adımları atacağız.
Bu noktada, geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü
tanıyacağız. Aynı şekilde, geleneksel irfan merkezlerinin ve cemevlerinin
ihtiyaçlarının karşılanması için 5393 sayılı Belediye Kanunu, 3194 sayılı İmar
Kanunu ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda gerekli değişiklikleri
yapacağız.
Önümüzdeki dönemde de, başta istihdam, iskan ve eğitim sorunları olmak
üzere Roman vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne hız vererek her türlü
ayrımcılık zeminini ortadan kaldıracağız.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan azınlıkların herhangi bir ayrımcılığa
maruz bırakılmaksızın onurlu bir hayat sürdürebilmeleri için gereken bütün
hukuki ve fiili tedbirleri almaya devam edeceğiz.
Çoğulcu, eşitlikçi ve katılımcı demokrasi hedefimiz, Türkiye’yi dünya
demokrasileri liginde daha da üst sıralara taşıyacaktır. Temel hak ve özgürlükler
alanında uluslararası normlar, bundan sonra da tüm politikalarımıza temel teşkil
edecektir.
Temel hak ve özgürlükler konusunda eksiklikleri gidereceğiz. Yeni
anayasanın temel haklara ilişkin kısmını bu esaslara göre tanzim edeceğiz.
Devletin siyasi, idari, yargısal ve ekonomik düzenini, insan onurunu ve temel
hakları merkeze alacak şekilde tasarlayacağız.
YENİ ANAYASA
AK Parti ikinci atılım dönemini, halkımızın uzun zamandır beklediği yeni
anayasa ile taçlandırmaya kararlıdır. Yaptığımız büyük dönüşümler ile Türkiye
yeni bir toplum sözleşmesinin eşiğindedir.
23 Nisan 1920’de Ankara’da toplanan birinci Meclis, demokrasi tarihimiz
açısından önemli bir referans niteliğindedir. Türkiye, 21. yüzyıl şartlarında
geçmişin olumlu tecrübesini de dikkate alarak geleceğe yürüyecektir.
Öte yandan, bölgesel ve küresel ölçekte çok dinamik bir süreçten
geçmekteyiz. Küresel değişimin mahkûmu olmayacağız. Tarihin öznesi olarak
kalacak; değişimin içinde olarak değişime yön vereceğiz. Hukuk, yargı ve
anayasal düzenimizi halkımızın beklentileri ve içinden geçtiğimiz değişim
süreçlerine bağlı olarak geliştireceğiz.
Yeni anayasa, Cumhuriyetimizin insan hakları ve demokrasi konularındaki
kazanımlarını geleceğe taşıyacak; vesayetin izlerini tamamen silecektir. Yeni
anayasa, insan onurunu, bireysel hak ve özgürlükler ile toplumsal meşruiyeti,
sistemin ahlaki ve demokratik temeli kabul edecek; bireyin ve toplumun geleceğe
dair beklentilerini karşılamak üzere tasarlanacaktır.
AK Parti, yeni anayasayı; bir parti, bir grup veya bir kesimin sorunu olarak
değil, Türkiye’nin tarihsel meselesi olarak görmektedir.
AK Parti, anayasal sistemin demokratik usullere, bireysel ve toplumsal
katılım esaslarına göre dönüştürülmesi gerektiğine inanmaktadır.
Temel siyasi ve toplumsal sorunlarımızın çözümünün daha fazla
demokratikleşmeden geçtiğine inanıyoruz.
Yeni anayasa özgürlük, eşitlik ve adalet üzerine inşa edilecek; insan onuru
yeni anayasanın temel ahlaki referansı olacaktır.
Yeni anayasa, vatandaş ve toplum odaklı olacak, sivil bir anlayışla
insanımızın mutluluk ve refahını artmayı hedefleyecektir. Yeni yapısıyla
anayasamız, değişen dünya ve ülke şartlarında akılcı siyasi programların
oluşmasını ve etkin bir şekilde hayata geçmesini mümkün kılacaktır.
YÖNETİM MODELİ VE BAŞKANLIK SİSTEMİ
Önümüzdeki dönemde, temel önceliklerimizden biri adalet sistemimizde
köklü düzenlemeler yaparak ileri standartlarda bir yapı oluşturmak olacaktır.
Yargıyı siyasal bir erk olarak değil, toplumsal düzenin gerektirdiği, ürettiği bir
işlev olarak görüyoruz. Yargı sistemimizi bu anlayışa göre ve iyi hazırlanmış bir
strateji çerçevesinde yeniden yapılandıracağız.
Siyasal ve ideolojik yargıdan ülkemizin çok zarar gördüğünün bilincinde
olan AK Parti, yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını, adalet taleplerine cevap
verebilme imkânının güvence altına alınmasının bir aracı olarak değerli
görmektedir. Bu kapsamda katılımcılığı, demokratik meşruiyeti ve şeffaflığı temel
esaslar olarak güçlendireceğiz.
İyi işleyen bir hukuk sistemi, sağlıklı bir demokratik siyaset için olduğu
kadar, temel hakların geliştirilmesi ve uygulanması için de vazgeçilmezdir. Hukuk
devleti, aynı zamanda nitelikli ve sürdürülebilir kalkınma için temel bir koşuldur.
Hukukun sağladığı güvenceler ve öngörülebilirlik, iş ve yatırım ortamının
geliştirilmesinde hayati bir öneme sahiptir.
Demokratik bir ülke olarak Türkiye, hukuk düzeniyle kendi yurttaşlarının
özgürlüklerini korumaya, uluslararası topluma güven vermeye, yerli ve yabancı
yatırımcılar için güvenli bir liman olmaya devam edecektir.
Mevzuatın bu niteliklere sahip olabilmesi için, demokratik usullerle
oluşturulmasını ve “özgürlük güvenlik dengesi”ne dikkat edilmesini
sağlayacağız. Bunun için Avrupa standartlarını dikkate alacağız.
İkincil düzenlemelerle oluşturulabilecek detayları, yasalardan ayıklayacak
ve mevzuat enflasyonuna son vereceğiz.
Yeni Yargı Reform Stratejisi Belgesini etkin bir biçimde uygulayarak hayata
geçireceğiz.
Yargıda etkinlik, hızlılık, hesap verebilirlik, ekonomiklik ve şeffaflığı
sağlayacağız. Anayasal değişikliklere bağlı olarak yüksek yargıda içtihat
düzeyinde dağınıklığı gidereceğiz. Bu çerçevede, askeri yargı disiplin
mahkemeleri çerçevesinde faaliyet gösterecektir.
Temyiz mahkemelerinin, alt derece mahkemeleri üzerindeki hukukilik
denetiminin ötesine taşan etkilerini azaltacağız ve temyizi, hukuki denetim ile
sınırlandıracağız.
Yargı üst yönetimi ile temyiz mahkemelerinin oluşumunda TBMM’nin
rolünü güçlendireceğiz, böylece yargının toplumsal meşruiyetini artıracağız.
Yüksek Mahkemeler, bölge adliye ve idare mahkemeleri ile ilk derece
mahkemelerinin faaliyet raporları hazırlayıp kamuoyuna duyurmalarını
sağlayacağız.
Yüksek mahkeme üyeliğini Avrupa örneklerine benzer şekilde makul
sürelerle sınırlayacağız.
İhtisas mahkemelerinin sayısını artıracağız. Ticaret ve iş mahkemesi gibi
bazı ihtisas mahkemelerinde meslekten olmayan hakimlerin de yer almasını
sağlayacağız.
HSYK’yı yeniden yapılandırarak Hakimler Yüksek Kurulu ve Savcılar
Yüksek Kurulunu kuracağız.
Yargı mensuplarının mesleki ahlak ve davranış kurallarını uluslararası
ölçütlere göre belirleyeceğiz.
AKP SEÇİM VAATLERİ'NİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ