Magazin dünyasının ünlü anneleri zaman zaman çocuklarıyla ilgili yaptıkları paylaşımlarla herkesi duygulandırıyor... İşte, onlardan bazıları...Tam 3 sene önce bugün seninle birlikte bende aslında yeniden doğdum canım kızım❤ Ne çok eksiklerim varmış meğer,ne çok boşluklarım! Seninle tamamlandım ben..Ne de çabuk geçti yıllar ne ara büyüdün sen? Aslında ben seni değil sen beni büyüttün güzel kızım.Bir damla gözyaşınla hüzünleniyor,bir gülüşünle uçuyorum prensesim. Dilerim hayat sana daima güzel sürprizler hazırlasın, Allah karşına hep iyi insanlar çıkarsın,sağlık ve neşe seninle olsun,rabbim seni tüm kötülüklerden korusun. Doğum günün kutlu olsun Lina' m ,seni çok ama çok seviyorum canım yavrumÇok acayipti. Çok garipti. Çok doğa üstü bir durumdu. Çok uzun saatler için hayat durdu. Çok korkutucuydu. Çok uzundu. İnanın benim için çok çok uzundu. 20 saate yakın bir sürecim vardı.Ah ne güzel geliyorsun sancı demekle başlayan,bizi geliyor haberiyle sevinç çığlıkları atmaya başladığımız bir süreç 20 saatin sonunda çok deli bir durum oldu. Epiduralsiz normal doğum yaptım. Evet hayatta mütevazi asla olamayacağım ve her sorulduğunda,evet yaptım! diyeceğim tek şey sanırım..Ama o kadar pes etmeye yakındım ki. O kadar vazgeçmeye çalıştım ki.Çünkü çekinmeden söyleyebilirim,o kadar canım acıdı ki. İştee bu noktada hayatım boyunca unutmayacağım teşekkürler geliyor.. Öncelikle kocam,neden ondan çocuk yaptığımı her an bana hatırlatan kocam... Hayatım boyunca hiç bir zaman unutmayacağım bunu. Hiç pes etmeden,hiç elimi bırakmadan,beni öpmek ve koklamaktan ve sevdiğini söylemekten hiç vazgeçmeden,şu hayatta 'adamım ben' diyen milyon tane adamın beceremeyeceğine emin olduğum bir dirayet gösterdi.Bir an kaçmadı.Sen kızımla benim başımıza gelen en güzel şeysin. Sonrasında annem, hani derler ya analık öyle bir şey. Öyleymiş. Ne soğukkanlılıktı o. Benimle ağladı benimle eğildi benimle kalktı bütün sancı sürecimde elimi tutmaktan asla vazgeçmedi.Annem.Anam.Ve Selenay Atabaş Güven, ne desem az... Kelimeler yetmez. Çünkü işi bu değildi.Onun sadece kalbi bu.Hiç birini yapmak zorunda olmadığı o kadar şey yaptı ki.Abartısız 10 saat boyunca elini belimden çekmedi.Neler yaptım,neler söyledim, hiç birini duymadı ve resmen doğurttu. İnanılmazdı.. İnanılmaz.Bir ömür ne istese yapmayacağım şey yok senin için.Sevgili doktorum İbrahim Bildirici ve ekibi bu yolculukta verdiğim en doğru kararmış bir kez daha anladım.Beni dinlese çok başka sonuçlanırdı ama o asla bana güvenmekten vazgeçmedi. Bir an düşünmedi.Müthişti!Ve son olarak kimler vardı kimler yoktu benim aklımda değil ama kapıda gerçekten benimle bütün acıları çeken öyle büyük bir aile vardı ki... Hayattaki en büyük şansım onlar. Ada'nın en büyük şansı onlar. Hepinizden Allah razı olsun. Başka bir şey demem mümkün değil.Sevgili kızım Ada.. Sen hepimizin canısın. Sen çok şanslısın. Ama asıl şanslı olan biziz.Hoş geldin.İyi ki geldin.İlk çekimimizde daha kafasını dik tutamayacak kadar bebek Ayşem şimdi prenses oldu.Bundan 9 yıl önce erkenden dünyaya gözlerini 1 kilo olarak açan Demir'im iki ay yoğun bakımda kalarak bize evine kavuşmuştu. Bugün hala söylediğim şey benim en büyük sınavımın o günler olduğu. Dakikaları sayarak aldığı her bir gramla mutlu olduğum,günlerce haftalarca uyumadığım ,başında bekleyerek masallar okuduğum yavrum bugün 9 yasında.Gece 3'te her gün kalkıp aldığı iki gramla sevinç çığlıkları attığım oğlum çok şükür sağlıklı... Allah bebek sahibi olmak isteyen herkese bu duyguyu tattırsın . Ama önce sağlıkla...O minik ellerinle hep dokunarak en sessiz sevgiyi paylaşalım.Minicik ve savunmasızdın doğduğunda. Kucağıma alamadan küveze koydular seni. 1,5 ay parmaklarımla dokunabildim. Ve sonra koynumdaydın balköpüğüm. Miniciktin ama bir o kadar da kocamandı yüreğin ve gücün. Mücadeleni izlerken sana tekrar tekrar hayran kaldım ve aşık oldum. Benim kızım dedim ilk günden beri gururla. İyi ki benim....Bugün dünyada prematüre bebeklerin günü. Yani aslında en güçlü ve savaşçı ve pozitif evlatların günü. Onlar hayatlarını söke söke aldılar ellerine. Dilerim hayat da onları şartları ile kocaman kucaklar ve hep mutlu olurlar. Prematüre bebeklerin kocaman yürekli güçlü annelerini de öper kucaklarım burdan.Sizin Hiç Maviniz Var Mı? Bütün düşmelerin, umutsuzlukların, çabalamaların ardından bazı günler var ki sanki yaşadığım bütün acıların üzerine sihirli bir değnek gibi değiyor. Bir anda tüm yaralarım iyileşiyor. Öyle ki hafızam siliniyor. Sanki daha önce hiç yaralanmamışım gibi. İçim hiç parça parça ayrılmamış gibi…Kara kara bulutlar sarar ya gökyüzünü, kararır etraf, o bulutlar senin sırtına binmiş gibidir. O yük hiç kalkmayacak sanırsın… Yağmaya başlar sonra bulutlar. Rahatlayacak şimdi yüküm dersin, olmaz. Çok pis ıslatır seni. Üşütür tüm bedenini. Titremeye başlarsın. Anne karnına dönmek istersin o anlarda. Bir cenin gibi bütün bedenin kapansın diye.Sonra bir ışık gözünü almaya başlar. Geçer bütün üşümen, titremen. O kara bulutların yükünü hissetmezsin. Güneş o kara kara bulutların arasından göz kırpar sana. Gözüne güneş kaçar, kısarsın. Sadece o aydınlık vardır artık. Güneşin arkasında o karanlığa inat bir mavilik görürsün. Ayağa kalkarsın yeniden. Az da olsa kurutur o sıcaklık ıslaklığını, ısıtır seni. Dalar gidersin. O bir an tüm yaralarını sarar. Sanki üzerine sihirli bir değnek değer. Hafızan silinir. Daha önce hiç yaralanmamış gibisindir. Güneşle karışık o mavi ışık iyileştirir seni.Bazı anlar… Hiç beklemediğin bir anda, tam da yeni bir yara açılmışken bedeninde, gökyüzündeki güneşe karışmış, maviliğe benzeyen bir çift göz gülümser sana. Elleriyle başını tutup öptürür kendini. Bir öpersin, yine tutar bir daha öptürür.Kulağına fısıldarsın. “Seni çok seviyorum.”Bir gülücükle der ki, “Biliyorum.”“Bazen çok kızgın olabiliyorum, ama kızgınlığım sana değil, seni anlayamayan bana. Biliyorsun değil mi?”Bir gülücükle der ki, “Biliyorum.”Koklaya koklaya öpersin o maviliği, izin verdikçe o, kokusunu içine çekersin.Yanağını uzatırsın, o minik dudaklara değdirirsin. O da seni öper. Görünen öyle olmasa da gerçeğin budur.Bir an bir el uzanır saçlarına, okşar…Bir daha öpersin.Bir an.O kara kara bulutların arasından güneş göz kırpar sana. Gözüne güneş kaçar, kısarsın…Sadece o aydınlık vardır artık.Güneşin arkasında, o karanlığa inat bir mavilik görürsün.Ayağa kalkarsın yeniden.Biz böyle gülüyorsak senin sayende... Gözlerimizin içi parlıyorsa senin sayende... Kalbimiz kocamansa ve orda hep mutluluk varsa senin sayende... Aile olabildiysek senin sayende canım oğlum... İyiki doğdun... İyiki bizim oldun...Doğumdan 1 gün sonrası... Hayatımın en büyük yanlışının en büyük doğrususun sen oğlum,senden sonra herşeyim değişti herşeyim... Bakış açım,dünya görüşüm hatta karakterim...Seninle artık çok daha güçlüyüm,olgunum,hatalarımdan ders aldım,neyle karşılaşırsam ne yaşarsam yaşayım hep senin için dimdik ayaktayım. Senin başını öne asla eğmem,sen de anneciğinin başını asla eğme Eymencik, unutma biz bir takımız ve kimse bizi yıkamaz Allah dışında. Allah seni hayırlı evlat yapsın güzel oğlum❤️ Allahıma bana bu duyguyu yaşattığı için şükürler olsun.Tüm yaşamak isteyen kadınlara nasip etsin. Hayatta olan olmayan tüm annelerimizin günü kutlu olsun, Anneciğiminde❤️Güzel kuzum herşeyim ilk göz ağrım ilk heyecanım iyi ki doğdunNe zaman büyüdün.. Ve ne çabuk büyüdün... İyi ki doğdun güzel kızım.. Kayra'm ❤️Ege'm & Rüzgâr'ımHayatımdaki anlamınızı asla bilemiceksiniz!! O kadar büyük ki aklınız almaz..Canım kızım, ilk gözağrım Sarem... 2010