Air Power nefes kesti

Avusturya'nın Zeltweg şehrinde yapılan Air Power 2003, dünyanın seçme akrobasi pilotlarını bir araya getirdi.

Aralarında Türk Yıldızları'nın da bulunduğu 9 akrotim ve 38 uçağın solo yani tek gösterileri toplam 350 bin ziyaretçiye muhteşem anlar yaşattı. Üç yılda bir yapılan organizasyona Airbus'ın dev kargo uçağı Beyaz Balina 'Beluga' da renk kattı.

Avusturya Hava Kuvvetleri tarafından organize edilen ve Avrupa'nın en önemli havacılık gösterilerinden biri olan Air Power'a ilgi büyüktü. İlk gün cuma olmasına rağmen 100 bin ziyaretçi Zeltweg'teki Hinterstoisser Hava Üssü'ne gelmişti. 500 gazeteci tarafından izlenen gösterilerde ikinci gün hafta sonu tatili ile birlikte ziyaretçi sayısı 250 bine çıktı. Çok sayıda 'spotter' olarak adlandırılan meraklı, ellerinde dürbün ve fotoğraf makineleri ile üssün çitlerinin hemen arkasında uçakları bekliyordu.

Organizasyonda ziyaretçiler için birçok kolaylık düşünülmüştü. Sayıları birkaç yüzü bulan seyyar tuvaletler, çocuklar için oyun parkları, play station makineleri, simülatörler, hatta biraz heyecan isteyenler için bangy jumping yapmak bile mümkündü. Adım başı kafeteryalar dolup taşarken hediyelik eşya satan dükkanlar ise meraklılar tarafından resmen yağmalandı.

Air Power'da ülkemizi Türk Yıldızları temsil etti. 2000 yılındaki Air Power'a da katılan 134'üncü Türk Yıldızları Akrotim Filo Komutanlığı, Zeltweg'e 9 NF-5 uçağı ile inen ilk uluslararası ekip oldu. Akrotimin bakım ve diğer görevlileri ile yedek teçhizatlarını ise 222'nci Filo'nun yine Türk Yıldızları renklerine boyalı C-130E uçağı getirdi. Sekiz NF-5 özel park yerine, yedek NF-5 ile C-130 da statik sergi alanındaki yerlerini aldılar. Genellikle gösteri yapan uçaklar statik parkta pek sergilenmediği için çok sayıda meraklı NF-5'e büyük ilgi gösterdi. Uçağın hemen yanında ise Türk Yıldızları'nın hediyelik eşyaları satılıyordu.

UÇAN TURİZM BÜROSU

C-130 ise kanatlı bir turizm bürosuna haline gelmişti. Uçağın kargo bölümüne kurulan dev ekrandan Türkiye'yi tanıtan filmler yayınlandı. Film aralarında Sertab Erener'in Eurovision'da birinci olan 'Every Way That I Can' ve Tarkan'ın şarkılarına da birçok yabancı ziyaretçi eşlik etti. Uçağın kuyruk bölümünün altına kurulan stantta Türkiye'yi tanıtan broşürler ziyaretçilere verildi.

Gösteriye çıkmadan hemen önce Türk Yıldızları'nı ziyaret etme imkanı bulduk. Bir anda küçük Türkiye haline gelen hangarda Filo Komutanı Binbaşı Tamer Şireli bize Rize çayı ve karpuz ikram etti. Gösteri vakti yaklaşırken pilotlarımızı uçaklarına uğurladık ve seyircilerin yanına gittik. Türk Yıldızları gösterilerine 7 uçağın toplu geçişiyle başladı. Birbiri arkasına hareketlerden en fazla alkışı iki uçağın çizdiği kalp ve arasından diğer uçağın ok gibi geçmesi aldı. İnişten sonra Türk Yıldızları taksideyken seyircileri bir kere daha selamladı ve pilotlar Türk bayraklarını çıkardılar.

EN İYİ KİM?

Gazeteciler arasında en iyi ekibin hangisi olduğu konusunda keyifli sohbetler oldu. Bir çok yazar ve fotoğrafçıya göre İngiliz Red Arrows en iyi akrotimdi. Kuşkusuz ekiplerin gösteri performanslarına kullandıkları uçaklar, akrotimin köklü olması gibi birok konu etki ediyordu. Yaklaşık 10 yıllık tarihi ile Türk Yıldızları gelecek vaat eden ekipler arasındaydı.

İngilizlerin Red Arrows, İtalyanların Frecce Tricolori, İsviçrelilerin Patrouille Suisse, Fransız Patrouille de France, İspanyol Patrulla Aguila'nın yanı sıra sivil akrobasi ekipleri Flying Bulls, Team 2000 ve Breitling Eagles da Air Power’a katılmıştı.

Solo gösterilerde Avusturya'ya Eurofighter satmayı hedefleyen EADS şirketi tanıtımına büyük önem vermişti. Eurofighter'ın mock-up'ı yani birebir modelinin kokpitinde fotoğraf çektirebilmek için uzun kuyruklar oldu. Havada yakıt ikmali yapan iki Tornado uçağı, Hollandalıların F-16'sı, İsveçlilerin Saab Draken'i, Avusturyalıların Viggen uçakları fuarı titretti. İkinci gün Airbus'ın özel nakliye uçağı Beluga da kısa bir gösteri ile Air Power’ı selamladı. Havacılığın 100'üncü yılı nedeniyle tarihi uçaklar da ilgiyle izlendi.


O çılgın değil


Ali İsmet Öztürk hemen her havacılık şenliğinde yer alıyor. Ruhunu gökyüzüne vermiş bir pilot. Akrobasi uçağı Pitts ile gök-yüzünde müthiş gösteriler yapıyor. Yaptıklarını kendisine saklamıyor. Genç öğrencileri de yetiştiriyor. İstiyor ki bu iş gelecek nesillere de taşınsın. Satın aldığı iki adet Pitts uçağı ile Türkiye'de sivil akrobasi çalışmalarını başlatan insan o. Kuşkusuz onun da hocaları var. Yol gösterenleri çok olmuş. Sürekli eğitim içinde bir hayat sürüyor. Uçağını iyi tanıyor, limitlerini biliyor. Oyunu kuralları içinde oynuyor. Dünyadaki benzerleri gibi bir köprünün altından geçmek, bir ilki gerçekleştirmek gibi hayalleri vardı. Bu hayallere izin verildiğinde Türkiye'nin para-pulla yapılamayacak kadar müthiş reklamını gerçekleştirecekti. Ülkenin tanıtımına yüksekten büyük bir katkı sunacaktı. Ama ne yazık ki buna engel oldular. Herkesin bilmesi gereken şu: O bir 'çılgın' değil. Çılgın pilot gibi tanımlamalar, sanıyorum onun için de komik geliyordur. Zaman zaman gazetelerde Öztürk’ten 'çılgın' diye söz edenler onun yaptığı herşeyin sadece bir cesaret, büyük bir sevgi ama hepsinden önemlisi disiplinli bir eğitimle gerçekleştiğini bilmiyorlar. Evet o bir çılgın değil. Bir sivil akrobasi pilotu.
Sürekli kendisini yenileyen, eğitimine bir gün bile ara vermeyen mükemmel bir öğrenci. Yaptığı iş birkaç gazeteciye çılgınlık gibi gelse de Ali İsmet Öztürk, akıllı ve çalışkan bir pilot olarak başarıları ile tanınacak.


Köprünün altından geçen pilot


Gösterideki bir diğer organizasyon ise akrobasi pilotlarının katıldığı yarıştı. Pilotlar 600'e 250 metrelik alanda içinde hava üflenen özel şişme direklerin arasından çeşitli akrobasi hareketleri yaparak parkuru en hızlı tamamlamak için yarıştılar. Zorlu yarışı aynı zamanda üç defa dünya şampiyonu olan Macar Peter Besenyei kazandı. Besenyei adını iki yıl önce Budapeşte'deki Chain Köprüsü’nün altından uçağını tersten geçirerek duyurmuştu. Türkiye'de Ali İsmet Öztürk'ün yapmasına izin verilmeyen Boğaziçi Köprüsü’ndeki Avrasya Taklası'nı duyup duymadığını sorduğumuzda 'Olayı biliyorum. Büyük bir talihsizlik yaşandı. Türkiye bence tarihi bir tanıtım fırsatını kaçırdı' diye konuştu.
Yazarın Tüm Yazıları