Güncelleme Tarihi:
Çocukluk döneminde suçiçeği hastalığı geçirilmesine ve aşı olunmasına rağmen virüsün vücuttan tamamen atılmadığını ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Lütfiye Çoban, "Duyusal sinir köklerinde ömür boyunca uyku halinde saklı kalır. İlerleyen yaş ve kronik hastalıklar ya da enfeksiyonlar nedeniyle zayıflayan bağışıklık sistemi, hastalığın yeniden uyanmasına neden olur. Stres, depresyon, üzüntü ve aşırı yorgunluk da hastalığı tetikleyen diğer nedenler arasında yer almaktadır. Bu etkenlerle virüs yeniden aktive olduktan sonra hızla deriye ilerler ve ağrı, yanma, kaşınma, kızarıklık, su dolu kabarcıklar şeklinde döküntülere yol açar" dedi. Dr. Lütfiye Çoban, konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.
Zona hastalığının belirtileri nelerdir?
Belirtilerin şiddeti ve süresi hastanın yaşına ve bağışıklık sisteminin durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Çoğunlukla döküntülerden birkaç gün önce ağrı, yanma kaşınma şeklinde şikayetler başlar. Genç yaşta ve bağışıklık sistemi güçlü olan kişilerde şikayetler oldukça hafiftir. Yaşlı ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerde ise şikayetler uyku uyutmayacak kadar, hatta ağrı kesici ilaçlarla hafiflemeyecek kadar şiddetli olabilmektedir.
Belirtiler farklılık gösterebiliyor
Hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasında bazen değişiklikler olabilir. Hastalık, döküntülerden önce şiddetli ağrı ile de kendini gösterebilir. Bu durum, ağrının olduğu bölgeye göre sıklıkla kalp krizi, böbrek taşı veya apandisit ile karıştırılabilmektedir. Böyle durumlarda deri döküntüleri genellikle ağrı başladıktan birkaç gün sonra ortaya çıkmaktadır.
Erken tedavi çok önemli
Zonanın en sıkıntı veren bulgusu ağrıdır. Ağrı ve döküntülerin kontrolü açısından tedaviye erken başlanması büyük önem taşımaktadır. Döküntüler ortaya çıktıktan sonra ilk 96 saat içinde yapılan etkili tedavi; döküntü, ağrının şiddeti ve zonanın uzun dönem etkilerini belirgin şekilde azaltmaktadır. Hastalık genç hastalarda 2-3 haftada, yaşlı kişilerde ise 6-8 haftada iyileşir. Zona hastalarının büyük çoğunluğu hastalığın herhangi uzun süren etkilerini yaşamazken, yaklaşık %3’ünde zonaya bağlı nöropati denilen uzun dönemde gerileyen bazı etkiler ortaya çıkabilmektedir.
Suçiçeği geçirenlerin zona geçirme riski yüksektir
"Zona, ağrılı ve kabarcıklı döküntülere verilen isimdir. Zona hastalığına yol açan virüs aslında suçiçeğine neden olan virüs ile aynıdır. Suçiçeği geçiren bireylerde, virüs sinir hücrelerine yerleşerek pasif halde kalır. Bu virüs ileride tekrar aktive olarak zona hastalığına sebep olabilir. Bu nedenle suçiçeği geçirmiş olan herkesin zona geçirme riski yüksektir" diyen Dermatolog Yasemin Fatih Amato, zona en çok nerelerde görülür, ne kadar sürer ve bulaşıcı mıdır gibi önemli soruların cevabını verdi.
En çok hangi bölgelerde görülür?
Zona döküntüleri, sinir hücrelerinin deri ile birleştiği noktalardan herhangi birinde ortaya çıkabileceği gibi aynı zamanda omurilikten çıkan sinir hücrelerinin deri ile buluştuğu yerlerde de görülebilir. Yine de yaygın olarak, sırt ve belin bir yanı, döküntülerin en yaygın görüldüğü yerlerdir.
Hastalık ne kadar sürer?
Zona döküntülerinin 30 güne kadar devam ettiği görülmüştür. Ayrıca zona ağrısı keskin, batıcı, zonklayıcı olarak tanımlanır ve sıklıkla döküntü iyileşirken yerini rahatsızlığa bırakır.
Zonaya yakalanma riski nedir?
Yetişkinlerin %95’i zona riski altındadır. Risk 50 yaş üzerinde önemli derecede artar. Yaşamları boyunca her 3 kişiden 1’inde zona hastalığı görülür. Ve zona herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir ve çok acı verici olur. 50 yaş üstü hastalara baktığımızda bağışıklık sisteminin zayıflaması ve virüsün vücut savunmasını kırması kolaylaşır. Bu nedenle, 50 yaşın üzerindeyseniz zona konusunda doktorunuza danışmanız gerekir.
Hastalık bulaşıcı mıdır?
Zona dediğimiz rahatsızlık su çiçeği geçirmiş hastalarda görülür. Bu durumda biri eğer su çiçeği hastalığı geçirmediyse zona olamaz. Zonaya sebep olan virüs aricella zoster'dir. Bu virüs vücuda yerleştikten sonra insanlar önce su çiçeği hastalığını yaşarlar, ilerleyen yıllarda çeşitli sebeplerle vücut direnci düşerse bu kişiler zonaya yakalanırlar. Bir kişi eğer su çiçeği hastalığı yaşadıysa zona hastalığı adayıdır. Eğer bu rahatsızlığı daha önce yaşamadıysa zona rahatsızlığı yaşayan birinden öncelikle bu virüsü alır, su çiçeği olur. Sonrasında zona yakalanma riski yaşar.