Güncelleme Tarihi:
Gebe kaldınız, doğurdunuz, emzirdiniz, doğumdan sonra bir miktar kilonuz kaldı. Zamanla dikkat ederseniz gider diye düşündünüz. Ancak yıllar geçtiği halde yeni doğum yapmışsınız gibi aynı kilolarla kaldığınızı fark ettiniz. İşte bu noktada size bazı önerilerimiz var.
Su, zayıflarken sağlıklı olmanızı ve boşaltım sisteminizi çalıştıracağı için şişliklerinizin veya ödeminizin olmamasını sağlar. Cildinizin nem dengesini korur. O yüzden her gün mutlaka 1,5-2 litre civarında su içmek gerekir.
Ara öğünleri atlamayın. Ana öğünlerinizden 2-2,5 saat sonraya koyduğunuz küçük ara öğünler hem metabolizmanızın çalışmasını hem kan şekerinizin düzenlenmesini sağlayacağı için mutlaka yapılmalıdır.
Yeterli C ve A vitamini, cilt elastin dokunuzun artmasını sağlayacağından salatalarınızı ana öğünlerinizde, meyvelerinizi ara öğünlerinizde mutlaka tüketin.
Posa hem barsak faaliyetlerinizin düzgün gitmesini, hem de öğünde aldığınız yağın bir kısmına yapışarak atılmasını sağlamaktadır. Sebze, meyve, kuru baklagiller, yulaf, tam tane ekmekleri posa açısından zengindir.
D vitamini kaynağı güneşten, kendinizi mahrum etmeyin. Son 2-3 yılda yapılan çalışmalar öğünle beraber alınan yağsız kalsiyum ürünlerinin barsaktan yağ atımını artırdığını göstermektedir. Bu yüzden ana öğünlerinizde yağsız yoğurt, yağsız ayran, kefir gibi ürünleri mutlaka tüketin.
Yemeğinize, salatanıza koyduğunuz 1 çorba kaşığı yağ 90 kaloridir. Tamamen yağsız beslenme söz konusu olmadığı gibi, yüksek yağlı beslenmenin de bir faydası yoktur. O yüzden besinlerinizi pişirirken ve seçerken, kızartılmamış olmasına, yüksek yağ içeren soslar bulundurmamasına dikkat edin.
Yaşantınız size her zaman istediklerinizi sunmayacak. Arkadaşlarınızla yemeğe gideceksiniz, doğum günü ve yıldönümü kutlamalarınız olacak, bir ikramı kıramayacak durumda olabilirsiniz. Ertesi gün egzersizini biraz fazla yaparsınız veya kaçırdığınız besinin durumuna göre bir miktar beslenmenizi düzenlersiniz.
Diyetisyen Canan Aksoy