Yumurtalıklarınızı kendiniz tedavi etmeyin!
Güncelleme Tarihi:
Aşırı kilo kadının gebe kalmasını engeller; fakat kilo vermek için yapılan yanlışlar ( sağlıksız beslenme, diyet ürünler, katkı maddeli yiyecekler, uzun süre aç kalma) bu durumu daha da kötüleştirmektedir. Çocuğu olmayan kadınların elinde yaprak yaprak testlerle doktor doktor dolaşarak, umutsuzca kendi kendilerini tedavi etmeye çalıştıklarını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Berfu Demir, çocuk sahibi olmak için yaşanılan süreçte yapılması gerekenleri anlattı.
YUMURTALIK, RAHİM VE TÜPLERİN OLMASI GEBE KALMANIZ İÇİN GEREKLİ, FAKAT YETERLİ DEĞİLDİR
“Ultrasonda yumurta sayım çok az”, “AMH değerim çok düşük” “FSH hormonum yüksek”, “benim çocuğum olacak mı?” ya da ne yapmalıyım? Sizlere ilk söyleyeceğim lütfen sakin olun. Yukarıda bahsettiğim 3 değer, kadının yumurtalık kapasitesini gösteren belirtilerdir. Çocuk sahibi olmak isteyen ve sıkıntı yaşayan bir kadında yapılan kontrollerde yumurtalıkları değerlendirilmek için yapılmaktadır. Bu konuda ki en önemli bilgilendirme, yapılan testlerin tek başına kadının gebe kalma potansiyelini veya gebeliğin sağlıklı devam edip etmeyeceğini göstermeyeceğidir. Testlerini yaptırmış, elinde yaprak yaprak her ay tekrarlanmış yığınlarla ve en önemlisi büyük bir umutsuzlukla doktor doktor dolaşan, kürlerle FSH’sını tedavi etmeye çalışan birçok kadın var. Ne yapmalısınız? Bu yazımın esas amacı bu konuda sizleri aydınlatmak.
KADININ YAŞI VE ADET DÜZENİ ÇOK ÖNEMLİ
Kadının gebe kalmasında kadının yaşı ve adet düzeni çok önemlidir. Özellikle genç (kadın yaşının 35 yaşından küçük olması) ve düzenli adet gören bir kadının haftada 2 veya 3 kez eşiyle birlikte olması en iyi gebelik sonuçlarını sağlar. Yumurtalık, rahim ve tüplerin sağlıklı olması gebe kalmanız için gerekli fakat yeterli değildir. Kadının sağlıklı olması gebe kalması için olmazsa olmaz durumdur. Bu nedenle çocuk sahibi olmak isteyen bir kadının ilk olarak kilosuna dikkat etmesi gereklidir.
AŞIRI KİLO GEBELİĞİ ENGELLER Mİ?
Aşırı kilo kadının gebe kalmasını engeller; fakat kilo vermek için yapılan yanlışlar ( sağlıksız beslenme, diyet ürünler, katkı maddeli yiyecekler, uzun süre aç kalma) bu durumu daha da kötüleştirmektedir. Düzenli ve sağlıklı gıdalar tüketerek, çay, kahveyi azaltıp içtiğimiz su miktarını artırarak uzun dönemde yavaş yavaş kilo vermek sağlıklı olanıdır.
Düzenli olarak açık havada yürüyüş yapmak, uyku saatlerine dikkat etmek (gece uykusunda hormonal salınım olduğundan) erken yatıp erken kalkmak sağlığınız ve aynı zamanda gebe kalabilmeniz için önemli diğer konudur. Sigara hem yumurtalık kapasitesini ve hem de yumurta kalitesini bozan yegâne toksindir. İçilmemelidir.
GENETİK ARAŞTIRMA GENÇ KADINLARDA GEREKLİ OLABİLİR
Genç bir kadına çocuk sahibi olamaması nedeniyle yapılan kontrolde, yumurtalık kapasitesinde kritik düzeyde bir azalma varlığında genetik olarak araştırılma yapılması nedeni ortaya koymak bakımından önemli diğer konudur. Genetik bir problem saptanma durumunda tedavi yaklaşımları farklı olacaktır.
YAŞ İLERLEDİKÇE DÜŞÜK RİSKİ ARTAR
Yapılan çalışmalar, kadın yaşının 35’in üstünde olduğu durumlarda azalmış yumurtalık kapasitesinde düşük oranının artabileceğini ve bu duruma yol açan problemin embriyoda kromozomal anomalinin olabileceğine dikkat çekmektedir.
Diğer önemli bir sonuçta, azalmış yumurtalık kapasitesine sahip kadınlarda hormonal yetersizliğe bağlı düşük riskinde artış olabileceği üzerinedir. Özellikle genç yaş grubundaki kadınlarda bu problem hormonal tedavi ile çözülebilmektedir.
En doğru yaklaşım doktor kontrollerinizi yaptırmak, fakat bu testlerin gebe kalma şansınızı doğrudan etkilemediğini bilmektir. Doktorunuzun önerilerini uygulamak, tedavilere başlamak konusunda gecikmemek diğer doğru yaklaşım olacaktır.
[fotogaleri=4255,4117,4120]