Güncelleme Tarihi:
Boşanma sonrası taraflara yükümlülük olarak karar verilen yoksulluk nafakası ile ilgili bilgiler veren Avukat Sercan Atalay, yoksulluk nafakasının ana hatlarını anlatıp bu husustaki yasal düzenlemenin Türk Medenî Kanunu’nda (TMK.) yer aldığını hatırlatıyor.
“Yoksulluk nafakası TMK. M. 175’te ‘Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz’ şeklinde düzenlenmiştir. Madde metninde açıkça görüldüğü üzere yoksulluk nafakasının ilk şartı, boşanmanın gerçekleşmesidir. Yoksulluk nafakası boşanma davası ile birlikte veya boşanma sona erdikten sonra ayrı bir dava ile de istenebilir.
İkinci şart; yoksulluk nafakası talep eden eşin, boşanma nedeniyle yoksul duruma düşecek olmasıdır. Dolayısıyla boşanma neticesinde yoksul duruma düşmeyecek derecede malvarlığı ya da geliri bulunan eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilemez.
Üçüncü şart ise tarafların kusuruna ilişkindir. Buna göre, yoksulluk nafakası talep eden eşin boşanmaya neden olan olaylarda diğer eşe nazaran az kusurlu, eşit kusurlu ya da kusursuz olması gerekir. Bir başka deyişle, boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu ya da eşine oranla daha fazla kusurlu olan eş, yoksulluk nafakası talep edemez.
Nafaka Ödemesi Ne Zaman Ortadan Kalkar?
Mahkeme, yoksulluk nafakasına hükmederken, nafaka yükümlüsünün malî durumunu da göz önünde tutar. Yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat (gelir, gelir getiren mülk) biçiminde ödenmesine karar verilebilir. İrat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, alacaklı tarafın evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararı ile kaldırılır (TMK. m. 176/ II). İrat halinde ödenmesine karar verilen nafakanın, malî durumların değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir (TMK. m. 176/ III).