Güncelleme Tarihi:
Tıbbi açıdan en az gelişmiş olan ülkeler aynı zamanda aile planlaması kullanım oranı açısından da en geride kalan ülkelerdir. Bunun getirdiği direkt sonuç gebelikte ve doğumda anne adayında ve doğum sonrası anne ve bebekte istatistiksel olarak görülmesi beklenen sorunlara sayısal olarak daha hızlı ulaşılması ve yetersiz tıbbi destek yüzünden bu sorunlara gereğince müdahale edilememesidir.
Günümüzde dünya nüfusunun %75'i gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde yaşamakta ve tüm doğumların %85'i, tüm anne ölümlerinin %99'u, tüm bebek ve çocuk ölümlerinin %95'i bu bölgelerde olmaktadır. Ölüm oranlarının bu kadar yüksek olmasının nedeni bu ülkelerde tıbbi yardımın yetersiz olmasıdır. Ülke ne kadar gelişmiş olursa olsun bazı normal dışı durumların ortaya çıkması engellenememektedir. Aradaki farkı yaratan, sorun ortaya çıktığında ülkenin sorunu gidermedeki yeterliliğidir.
Yukarıdaki veriler özellikle gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde aile planlaması hizmetlerine verilmesi gereken önemi göstermektedir. Unutulmaması gereken, aile planlaması yöntemi kullanıp kullanmamanın iki nedene bağlı olabileceğidir: Birinci neden, olanak olmadığından veya yöntemler konusunda bilgi sahibi olunmadığından kullanmamak, ikinci neden ise ihmal nedeniyle kullanmamaktır.
İhmal nedeniyle doğum kontrol yöntemi kullanılmaması
İhmal veya "bir şey olmaz" düşüncesi ülkemiz insanları arasında çok yaygın bir düşüncedir. Günlük yaşantımız bunun örnekleriyle doludur. İnsanlarımız tehlikeli olduğunu bile bile alkollü araba kullanmakta, emniyet kemeri takmamakta, yaya geçidi yerine yolun ortasından geçmekte, hayati tehlikelerini bile bile sigara içmeye devam etmekte, doktor kontrollerini aksatmakta ve nihayet kendilerince korunmaya çalışarak cinsel ilişkide bulunmaktadır. Bu sayılanlar gerçek ihmallerdir ve örnekler çoğaltılabilir.
"İhmal" ise doğum kontrol yöntemi kullanmaktan korkmak nedeniyle yöntem kullanmayı ertelemek veya hiç kullanmamaktır. Bu konuda bilinmesi gereken nokta istenmeyen bir gebelik oluşumu sonrasında bunu sonlandırmanın veya gebeliği devam ettirerek dünyaya getirmenin hem fiziksel hem de ruhsal olarak, bir doğum kontrol yöntemi kullanmaktan daha riskli olduğudur.