Güncelleme Tarihi:
Bilirubin olarak nitelendirilen ve cilde sarı rengi veren maddenin, bebeğin kanında yükselmesi ve deride birikmesi ile oluşan duruma sarılık denir. Bebeğin hayatının ilk 28 günlük döneminde sıklıkla görülen yenidoğan sarılığı, genellikle kalıcı değildir. Bebeğin karaciğerinin nispeten yetersiz gelmesiyle birlikte atılamayan bilirubinin fazlası, kan ve dokularda birikir ve ciltte sarı bir tabaka oluşturur. Genel olarak fizyolojiktir ve 1-2 hafta içinde kendiliğinden geçer.
Bu konu hakkında ortaya konulan istatistikler gösteriyor ki, normal doğan bebeklerin %65’inde erken doğan bebeklerin ise %85’inde sarılık görülüyor. Ancak bazı bebeklerde etkisi çok az olurken, bazı bebeklerde daha ağır hissedilebiliyor. Özellikle de erken doğan bebeklerde sarılık çok daha belirgindir. Genel olarak fizyolojik ve patolojik olarak 2 gruba ayrılan sarılık, patolojik olduğunda tehlikeli olabilir.
Kan uyuşmazlığı, kan hastalıkları, tiroit, bağırsak hastalıkları gibi problemlerin olduğu durumlarda ortaya çıkan sarılık çeşidi patolojiktir. Bilirubin seviyesi çok yukarıdadır ve kontrol altına alınması ancak ışık tedavisi, kan değişimi veya ilaç ile mümkündür. Tedavi edilmediğinde çok ciddi sorunları beraberinde getirir.
Genel olarak fizyolojik sarılık sınıfına giren, annenin bebeğini yeterince emzirememesi ve bundan dolayı bağırsak pasajının azalıp, oluşan bilirubinin atılamamasıyla ortaya çıkan sarılık çeşidine denir. Fizyolojik sarılığa göre biraz daha uzun sürse de hiçbir zaman patolojik düzeye ulaşmaz. Anne sütüne bağlı oluşan sarılıkta bebekler oldukça sağlıklıdır.
Bebekte görülen sarılığın ne kadar süreceği sarılığın çeşidine ve ortaya çıkma nedenlerine göre değişiklik gösterir. Eğer bebekte meydana gelen sarılık fizyolojikse, genel olarak 1-2 hafta sürer. Hastalıkların zemin hazırladığı patolojik sarılık ise çok uzun sürer ve vücudun normal işleyişine zarar verir. Bu durumda en önemli nokta bebeğin doktor kontrolünde tedavi edilmesi gerektiğidir. Tedavinin seyrine göre sarılığın iyileşme süresi de değişir.
Fizyolojik sarılık kendiliğinden geçtiğinden herhangi bir tedavi gerektirmez. Patolojik sarılığın tedavisi ise sebebe yönelik gerçekleştirilir. Bu noktada en korkulan durum artan bilirubin seviyesinin beyne ve sinirlere zarar vermesidir. Bunu önlemek için ışık tedavisi olarak adlandırılan fototerapi tedavisi uygulanır. Bunun yeterli gelmediği daha ileri safhalarda ise kan değişimi yöntemine başvurulur. Kanın değiştirilmesine karar verilirken bebeğin kaç günlük olduğu, kilosu gibi kriterler göz önünde bulundurulmalıdır.
Bebekteki sarılık çok yüksek seviyelere ulaşırsa çok ciddi problemlere yol açabilir. Çünkü yüksek bilirubin beyne yerleşir ve bebeğin beyninde geri dönüşümsüz hasarlama yol açabilir. Özellikle işitme fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.
Bebeği sarılık olan birçok ebeveyn kulaktan dolma yanlış uygulamalara başvuruyor. Ancak bu durum bebeğin sağlığını iyileştirmek bir yana dursun tedaviyi geciktirdiği için zarar veriyor.
Bunun yerine, bebeğinizi bol bol emzirin. Çünkü sarılık tedavisinde anne sütü çok önemli bir rol üstlenmektedir. Çünkü bebek daha çok emdikçe bağırsakları daha fazla çalışır, bu da bilirubin pigmentini kakasıyla birlikte vücudundan atmasını kolaylaştırır.
[fotogaleri=4082]