Güncelleme Tarihi:
Doğanın sunduğu çok özel şifa kaynakları baharatlar. Enfeksiyon hastalıklarından öksürüğe, bağışıklığı güçlendirmeden sindirime, anne sütünü artırmadan metabolizmayı hızlandırmaya dek pek çok faydası olan bu sihirli tatlar hem yemeklere lezzet hem de sağlığımıza sağlık katıyorlar. Pul biberden rezeneye, kimyondan zencefile, hardal tohumundan biberiyeye bu mucizevi bitkilere sofralarımızda mutlaka yer vermemiz, buna karşın tüketirken kesinlikle aşırıya kaçılmaması, kan sulandırıcı ve antidepresan kullananların mutlaka doktorlarına danışması gerekiyor. Hamileler ve emziren anneler de bu şifalı bitkileri çay olarak tüketmek yerine yemeklerde ve salatalarda tüketmeliler ancak gelişi güzel tüketilen bitki çayları fayda yerine zarara yol açıyor.
Acı kırmızı biberin içerisinde bulunan kapsaisin, yiyeceklerin daha hızlı sindirilmesini sağlıyor, metabolizmayı hızlandırıyor. Ancak aynı zamanda kan basıncını ve kalp atım hızını da artırdığından yüksek tansiyon ile kalpte ritim bozukluğu olanların dikkatli olmaları gerekiyor.
Karabiberin içeriğinde bulunan “piperin” yiyeceklerin kolay sindirilmesini sağlarken, son yılarda yapılan çalışmalar piperin’in Alzheimer’dan koruyucu, kan basıncını ve kolesterolü düşürücü etkilerini ortaya koyuyor. Yemeklere toz halinde eklenen karabiber metabolizmayı hızlandırıyor, boğaz enfeksiyonlarına iyi geliyor. Boğaz ağrısı ve boğaz şişkinliği yaşayanların 1 tatlı kaşığı balı, yarım çay kaşığından az toz karabiber ve zencefil ile karıştırarak, yarım limon suyunu da ekleyerek sabah aç karnına tüketmeleri tedaviye destek sağlıyor. Özellikle hafif halsizlik, kırgınlık ve boğaz ağrısının hissedildiği dönemde bu karışımın yapılması iyileşme sürecini hızlandırıyor.
Zerdeçalın içeriğinde bulunan “kurkumin” obeziteden diyabete ve romatizma hastalıklardan karaciğere birçok fayda sağlarken, kötü kolesterolü düşürüyor, mikropları öldürüyor. Ancak kan sulandırıcı ilaç kullananların hekim kontrolünde kullanmaları gerekiyor. Zerdeçal gibi bağışıklık sistemini güçlendiren zencefil de artrit gibi romatizmal hastalıkların yanı sıra hamilelik, kemoterapi ve ameliyat sonrası anestezinin neden olduğu bulantıları önlüyor.
Hint mutfağında sıklıkla lezzet vermek amacıyla tohum, toz veya yağ formunda kullanılan bir baharat olan hardal tohumu, kansere karşı da güçlü bir savaşçı. Aynı zamanda astıma da iyi gelen bu şifalı baharat, içeriğindeki antioksidanlar sayesinde güçlü bir yaşlanma karşıtı olarak da karşımıza çıkıyor.
Kimyon ağrı kesici özelliğinin yanı sıra geleneksel Çin tıbbında mide şişkinliği ve gaz sorunu için de kullanıyor. Hassas bağırsak sendromu olan ya da anne sütü alan bebeklerde annelere verilerek gaz problemi şiddeti azaltılabilir. Yemeklerde ve bitki çayında günde yaklaşık 2 çay kaşığı kadar tüketilmesini tavsiye ederim. Kekik ise iştah açıcı, sindirimi kolaylaştırıcı, öksürük ve bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının tedavisinde faydalı bir baharat. Yemeklerle birlikte baharat olarak kullanılmasında yan etkisi olmazken, kekik yağı olarak tüketilmesi veya cilde sürülmesinin zararlı etkileri olabildiği belirlenmiş.
Hafızayı güçlendirici özelliğiyle dikkat çeken biberiye, aynı zamanda migren, kas ve eklem ağrılarının azaltılmasında, kabızlık, hazımsızlık ve mide bulantılarında kullanılıyor. Çay olarak tüketilmesi için 2 çay kaşığı kuru biberiye veya 2-3 dal taze biberiyeyi kaynatılmış su içerisinde 10 dakika bekletmek yeterli. Günde bir iki fincan içilebilir. Rezene, kişniş gibi baharatlar ise sindirim sistemi üzerinde etkili olup gaz, şişkinlik, hazımsızlık gibi sorunların çözümüne katkı sağlıyor.
Zayıflamak için her koşulda yeterli ve dengeli beslenme ile hayat tarzı değişiklikleri gerekiyor. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp içerisinde sıklıkla kullanılan baharatlar, sağlığın korunması için ancak düzenli beslenme ve fiziksel aktivite yapıldığı takdirde katkı sağlayacaklardır. Sonuç olarak, zayıflama tedavisinde tek bir besin, ilaç ya da baharattan medet ummak yerine kilo alımına neden olan faktörlerin hepsini düzelterek kalıcı bir çözüm aranması gerekmektedir.