Güncelleme Tarihi:
Çocuklar yaklaşık olarak iki yaşından başlayarak kendi öz bakım becerilerini karşılayabilecek kas gelişimini kazanırlar. Bu kazanımlar onlara yavaş yavaş giyinip soyunabilme, daha hızlı hareket edebilme ve kendi başına çatal kaşık kullanabilme becerisini verir. Ancak genellikle bu yaş çocukları hâlâ ebeveynleri ya da bakıcıları tarafından beslenir. Çoğu anne baba çocuklarının çok yemek seçtiğinden ya da evde hiçbir şey yemediklerinden bahseder, yuvada veya dışarıda yemek yeme sorunlarınınsa pek fazla olmadığını satır aralarında dile getirir.
2-5 yaş arası çocukluk döneminde oyun çağı olarak değerlendirilir. Bu çağın en önemli özelliği kendi iç dünyalarından sıyrılıp çevreyle etkileşen ve davranış edindikleri bir dönemdir, beslenme alışkanlıkları da bu dönemde değişiklik gösterir ve taklit etme davranışlarının en baskın olduğu dönemdir. Çocuklar anne, baba ve evde yaşayan diğer bireylerin olumlu ve olumsuz tüm davranışlarını taklit ederler, oyun çağı çocuğuna iyi örnek olmak ve olumlu davranış sergilemek beslenme açısından büyük önem taşır.
Anne sütünden ek besinlere geçildiği dönemde besinler tek tek bebeğe tattırılmadıysa ve genelde bulamaç bir beslenme tarzı benimsendiyse çocuk tadını bilmediği besinleri reddeder.
Evde bakıcı, anneanne ya da babaannenin büyüttüğü çocuklarda bu sorun daha çok yaşanır. Çocukların kendi kendine yemek yemelerine fırsat vermezler çünkü bu şekilde hem ortalık hem de çocuğun üstü temiz kalır. Ayrıca peşinde dolaşıp bin dereden su getirerek çocukların çok daha kolay yediklerini düşünürler. Ayrıca vicdanen daha rahat ederler.
Taklit ettiği ebeveyninin olumsuz davranışları, örneğin sebze yemeyen bir annenin çocuğunda da sebze sevmediği sıkça karşılaşılan bir dönemdir.
Bu dönemde çocuklar kendini ispatlamaya çalışır ve tercihlerini ön plana almak ister. Zorlama ve ısrardan hoşlanmaz ve bu zorlamalara zıt davranış geliştirerek yemek yemeyi reddedebilirler.
Çocuğun çevreye olan ilgisi yemek yemeyi ikinci plana atmasına neden olabilir, daha çok psikolojik nedenlerle çocuklar yemek seçer. Seçtiği besinle ilgili geçmişte yaşadığı olumsuz bir duygusu o besini daha sonraları reddetme nedeni olabilir. Örneğin A yemeği çocuğa bir kez zorla yedirilmişse, çocuk o besine karşı tepki oluşturabilir.
Yemeklerin hazırlama ve sunuş biçimi de yine yemek seçme nedenleri arasındadır.
Televizyon karşısında veya ayaküstü yemek yemeleri dikkatlerini yemeye vermelerini engeller ve bir sonraki öğünde de yemeği reddetme davranışı gösterebilirler.
Çoğunu çevresindeki herkes aynı tutumla ona cevap vermeli. Örneğin ıspanak yemediğinde baba kızar, abla “yemesen de olur” der, anne dayanamaz sevdiği bir besini yaparsa çocuk en kolay olanı ve işine geleni yapacaktır yani ıspanağı yemeyecek ve annesine sevdiği yemeği yaptıracaktır.
Alışverişe gittiğinizde sepete istediği bir iki besini koymasına izin verin, sebze alırken hoşuna gideni sepete koymasını ondan isteyebilirsiniz.
Özellikle sebzeleri değişik formlarda hazırlayın, bir sefer sulu yemek içinde sunduysanız, sonrasında böreğin içinde, sonrasında etin yanına garnitür olarak verebilirsiniz. Renklerine göre besinleri çizgi film kahramanlarına benzetebilirsiniz. Salatasının veya makarnasının üzerine besinlerle kaş, göz çizebilirsiniz. Fırında yumurtalı ekmek, peynirli sebzeli börekler yapabilirsiniz. Süt tüketmiyorsa sütlü tatlılar yapabilirsiniz. Meyveleri meyve salatası yaparak servis edebilirsiniz.
Yemeklerinizi bir seferlik pişirmeye gayret edin, ailece bir öğünde tüketip ertesi güne yemek artırmamaya çalışın. Veya elde artan yemeği başka şekillerde değerlendirin, mesela artan pirinç pilavını çorba yapabilirsiniz.
Yemeklerinizi mutlaka aynı masada ailece yiyin. Aynı yemekten onun tabağına yiyebileceği miktarda koyun, sizin yediğinizi gördükçe o da taklit edecek ve yemeye başlayacaktır. İlk seferde sadece tadına bakmaya karar verebilir, asla ısrar etmeyin tadına bakması bile büyük gelişmedir. Yeme davranışlarını kötüleyici sözler söylemekten kaçının aksine olumlu davranışlarıyla övündüğünüzü belirten sözler söyleyin.
Çocuğunuza yemek yedirmek uğruna saatlerce sofrada kalmayın, yemek yemiyorsa 20 dakika bekleyin, sofrayı kaldırın. Karnı acıktığında abur cuburdan uzak tutun. Bu yöntem birçok inatçı çocuğun pes etmesine ve sonunda yemek seçmemesini sağlamıştır.
Yemekten önce meyve suyu, su, cips, çikolata gibi iştahını kapatacak besinleri ortadan kaldırın ve yemesine izin vermeyin. Karnı acıkan bir çocuk yemek yerine aperatif gıdaları tercih eder. Çocukların ellerine bebe bisküvisi verilip iştahları kesmekten başka bir şeye yaramaz. Çünkü bebe bisküvisiyle sadece karbonhidrat almış olurlar ki; bu sefer de ihtiyaçları olan diğer besin öğelerini karşılamazlar.