Güncelleme Tarihi:
Hamileliğinde Yeliz Yeşilmen ile keyifli bir röportaj yapmıştık. O zaman heyecanlı ve araştıran bir anne adayı vardı karşımızda. Şimdi ise henüz 4 aylık taze bir anne olmasına karşın gayet kendinden emin, hiçbir gel git yaşamamış bir anne var. Cildi ışıl ışıl, gözleri canlı canlı bakıyor. Asya Tuana dünya güzeli bir bebek. Konumuz tabii ki annelik…
Annelik nasıl gidiyor?
Annelik çok güzel gidiyor. Dünyadaki en büyük aşk. Tabii bu kadar özel bir duyguda “Gülü seven dikenine katlanır” misali, çok zor taraflar da var. Mesela ben en son 8 Haziranda doğru düzgün uyudum, yani doğumdan bir gün önce. Bunun nedeni de ilk başlarda geceleri hep uyanıp besliyordum. Şimdi uyanmasa bile ses çıkardığı anda uyanıp bakıyorum. Allah korusun uyku ölümleri gibi durumlar var ve ben çok korkuyorum. Asya Tuana uyanmıyor ama ben sürekli uyanıp onu kontrol ediyorum. Bu durumda da uykusuzluk ve yorgunluk var. Her şeye rağmen her kadının yaşaması gereken bir duygu.
Doğum sonrasında depresyon durumu vardır. Sizde depresyon olayı oldu mu?
Yok, hiç depresyon gibi bir durum olmadı bende. Hatta duyuyorum bazı anneler bebeklerini bile kabul etmiyor. Bir anda hayatının mahvolduğunu düşünüyor. Hamilelikte çok kitap okudum, araştırdım ve belki bunların etkisiyle hiç depresyon duygusuna kapılmadım.
Süper...
Sadece doğumdan sonra bir hafta falan Asya Tuana’yı hiç kimsenin kucağına vermedim. Ona kimsenin dokunmasını istemedim. Anneme bile vermedim. Sanki hiç kimse onu tutamayacak, bakamayacak gibi hissettim. Çok minik olduğu için kimsenin dokunmasını istemedim, kimseye güvenemedim.
Aaa şaşırdım. Normalde anneler tutamayacağım falan diye korkar ve büyüklerinden yardım isterler.
Yooo, bende tam tersi oldu. Sanki benim dışımda herkes bebeğime zarar verecek gibi geldi. Ama baktım ben çok yoruluyorum hem fiziksel olarak hem de ruhsal olarak. 10 gün sonra dedim bu şekilde olmayacak ve normale döndüm.
Şimdi durum nasıl?
Şimdi dışarı çıkıyorum ara ara bebeğimi bırakıp ama işim bitmeden hemen eve koşuyorum, sürekli evi arıyorum ve ne yaptığından haberdar oluyorum. Uzun süreler Asya Tuana’dan ayrıldığımda vicdanen kendimi çok rahatsız hissediyorum.
Emziriyor musunuz şu an?
İlk bir hafta sütüm gelmedi. Hem 20 gün erken doğurmam hem de normal doğum yapmak istememe rağmen bazı nedenlerle sezaryen ile doğum yaptım. Tabii tüm bunların bende yarattığı stresle sütüm gelmedi. Sonra emzirme çayları, bol süt ve sıvı alarak sütüm geldi. İlk üç ay emzirdim ama çok fazla gelmedi. Ben de aç kalmaması için mama verdim. Yani mama ve anne sütü beraber besleniyor. Annemde ve kardeşimde olduğu gibi foşur foşur süt gelmedi. Bazıları bir açıyormuş fışkırıyormuş falan bende öyle olmadı. Ama mamadan önce 20 dakika emiyordu. Yani düşünün bir biberon olsa yarısı süt arısı mama gibiydi ilk 3 ay. Ancak şimdi gündüzleri emmemeye başladı. Eh o emmeyince biraz daha azaldı. Süt sağıyorum hani sağıp mamadan önce yine veriyorum ama öyle çok fazla yok. Fakat şöyle düşünüyorum antibiyotik niyetine, ilaç niyetine hala anne sütü günde en azından belli bir şey azda olsa alıyor.
Bazı anneler çok üzülür ve bundan etkilenirler “sütüm az bebeğim beslenemiyor” gibi bir duyguya kapılırlar bu durum sizde de oldu mu?
Tabii kendini çok kötü hissediyorsun. Bir şekilde ona en yararlı şeyi veremiyorsun. Ama çok şükür, hiç emziremeyenler var, ben yinede 3 ay emzirdim. Geceleri emiyor mesela saat 4-5 gibi uyandığında 1 saat emiyor, yani emerek uyuyor. Şimdilik azda olsa alıyor, bakalım ne zamana kadar devam edecek. Belki böyle 1 yaşına kadar gidebilir. Ben sütten kesmem onu, gidebildiği yere kadar devam etmeyi düşünüyorum.
Asya Tuana nasıl bir bebek?
Asya Tuana biraz zor bir bebek. Yani ilk 40 gün, 40'ı çıkana kadar çok akıllıydı. Gündüz uyuyordu, gece uyuyordu. Hatta diyordum “Aaa ne kadar akıllı bir bebeğim var, ne kadar şanslıyım”. Sonradan bir başladı tam başladı, gündüzleri hiç uyumuyor. Gece 21:00 gibi uyuyor ertesi sabah 07:00’a kadar. Dadısı Esma onu ayakta sallamaya alıştırdı. Ayakta sallamadan uyumuyor artık. Dışarıda çok uykusu geldiğinde kanguruda bile uyuyor, yani dışarıda daha mutlu gezmeyi çok seviyor. Kesinlikle dışarıda hiç ağlamıyor, inanılmaz akıllı bir bebek ama eve geldiğinde biraz zorluyor bizi.
İkinci çocuğu düşünüyor musunuz?
Düşünüyorum. Aslında ikinci çocuğu hemen düşünüyordum, Asya Tuana böyle zor bir bebek olunca dedim ki biraz zayıflayayım, eski formuma döneyim, işime gücüme bakayım, oda böylece 2-3 yaşına gelmiş olur. Sonrasında kısmetse istiyorum.
Oğlum olsun diye bir takıntınız var mı?
Tabi ki. Erkek istiyorum, artık kız oldu bir tanede erkek olsa ne isteriz ki değil mi yani. Tabii Allah'ın takdiri benim için fark etmez isterse 5 tane kız olsun. Kız çocuklarını daha çok seviyorum ama babası için fark edebilir. Çünkü önceki evliliğinden 2 kızı var 3. kızı oldu artık 1 tane erkek isteyecektir diye düşünüyorum.
Eşiniz nasıl bir baba?
İyi, gayet iyi bir baba.
Baba kız ilişkisi her zaman daha farklıdır, ilgili bir baba mı?
Şöyle söyleyeyim Ali için dünyada en önemli şey eş, anne falan değil çocuk. Yani çocuklarına acayip önem veriyor. Ben bu yaşıma kadar çocuğunu bu kadar seven bir baba görmedim. Çocukların karşısında çok farklı, hiç hayır diyemiyor, kıramıyor, onlarla çocuk oluyor o kadar ciddi mizaçlı o kadar sert bir adam. Mesela bize çok kızıyor şu sıralar, 15 gündür İstanbul’dayız diye küstü bize.1 haftalığına gelmiştik, biz 3 hafta falan kaldık. O yüzden telefonun megafonunu açıyoruz, onunla konuşuyor daha doğrusu konuşmaya çalışıyor. En azından sesini duyurmaya çalışıyor kızına. Ben diyorum ki: Ali Akbaş'ın eşi olmaktansa çocuğu olmak daha güzel olsa gerek…
Daha önceki röportajımızda söylemiştiniz 2 tane ablası var Asya'nın. Gördüler mi Asya'yı ablaları?
Küçük ablası gördü, seviyorlar kardeşlerini. Büyük ablasının kabullenmesi zor oldu ama ileride çok iyi abla-kardeş olacaklarına inanıyorum.
Eşiniz pek magazinel değil sanırım. Hiç görmüyoruz sizleri basında.
Pek bu tür ortamlara girmeyi sevmiyor. Ama bir mekanda biri gelip fotoğraf çekse tepki vermez. Daha önce yılbaşında, bayramda, konserlerde fotoğraflarımız çekildi gayet sempatik davrandı. Basın mensuplarına bir tepkisi ya da gıcığı yok ama illaki önde olayım diye de bir çabası da yok.
Hamileliğiniz duyulduğunda evli olmadığınız için aileden biraz tepki almıştınız. Doğum sonrası durumlar nasıl?
Gayet iyi. Herkes çok seviyor Asya Tuana’yı. Büyüdükçe daha güzel oluyor, etrafa bakıyor, tepkiler veriyor, gülmeye çalışıyor. Ailenin maskotu gibi oldu.
Bütün aileniz Adana’da mı?
Hepsi Adana’da. Halası, babaannesi, herkes çok seviyor. En küçük olduğu için elden ele çok geziyor, o yüzden kucağa çok alıştı. Hiç bir yerde durmuyor. 24 saat kucakta.
Merak ediyorum kayınvalidenizle gelin-kayınvalide ilişkisi mi, anne-kız ilişkisi mi yaşıyorsunuz?
Benim kayınvalidem 85 yaşında, anneannemle aynı yaşta bir eski Osmanlı kadınıdır. İlişkimiz ne gelin-kayınvalide gibi ne de anne-kız gibi. Gerektiğinde konuşup bebekle ilgili öğütler verir. Saygım sonsuzdur kayınvalideme.
Asya doğduktan sonra yapacağınız projeler vardı. Ne aşamada projeleriniz?
Yoga DVD’si hazırladık, Gala filmden çıktı bir ay önce. Bu DVD Türkiye’de bir ilk. Hamile ve ünlü biri olarak bir hoca eşliğinde hazırladık bu DVD’yi. Çekimleri de doğumdan bir hafta önce yaptık.
Bu DVD dışında başka projeleriniz var mı?
Anne-bebek sağlığı, bitkiler, güzellik tarzı hafta içi ekrana gelecek bir program istiyorum ama bununla ilgili bir görüşme yapmadım henüz.
Daha önceki projelerinizden “Keşke bunu yapmasaydım” dediğiniz oldu mu?
Rol olarak seksi sarışının üstüme yapışması beni rahatsız ediyor. Yola çıkış amacımda belki bu olmasaydı farklı projelerde yer alabilirdim. Aşkım Aşkım, Hababam Sınıfı gibi filmler beni halka sevdirdi. Kimse yadırgamadı, kötü bir imajım da olmadı. Çoluk-çocuk, yaşlı-genç ailede herkes beni seviyor.
O zaman şöyle diyebilir miyiz “Bundan sonra seksi sarışın yok”?
Asla. Kesinlikle yok. Sarışın olmam o rollerde olmamı gerektirmiyor.
Sizi gayet iyi gördüm. Hamilelik sonrası nasıl besleniyorsunuz?
Hamilelik sonrasında sütüm gelsin diye 3-5 kilo aldım. Bunun nedeni şekerli emzirme çayları, deli gibi ondan içtim. Günde 1 litre süt içtim. Süt olsun diye çok fazla su içtim. Çok üzüm yedim. Benim bünyem “su içsem yarayan” cinsten bir bünye. O yüzden 3-5 kilo aldım. Şimdi Alp Mamakoğlu’na gittim, nerede ne kadar kilo var, yağ var hepsine baktı ve bana bir diyet listesi verdi. Daha bir gün oldu o diyete başladım.
Su sever misiniz yoksa zorla su içen insanlardan mısınız?
Su severim ama 3-4 litre içmeyi sevmem. Ben taş çatlasa 1,5-2 litre içerim kendi isteğimle. Ama hamilelik ve emzirme döneminde 3 litreyi bulmuştur hatta geçmiştir. Hala çok su içiyorum bir de bitki çaylarına başladım suyun dışında. Günde 5 fincan yeşil çay, 2 fincan rezene, 1 fincan biberiye, melisa, ebegümeci içiyorum. Aslında buna da 1-2 gün oldu başlayalı. Artık bitki ağaçları çıkacak içimde (Gülüyor). Sıvı tüketimi çok önemli benim için.
Bebekten sonra evliliğinizde hiçbir değişiklik oldu mu?
Yok, hiçbir değişiklik olmadı. Eşimi asla geri planda bırakmadım. Sadece hayatımıza onu dahil ettim. Üçümüz birlikte hareket ettik. Tabi biz yazlıkta olduğumuzda işi dolayısıyla gidiş geliş yaptı, ara ara 2-3 gün ayrı kaldık ama onun dışında hiç öyle bir şey olmadı. “Çocuk geldi seni ikinci plana attım” gibi bir durum olmadı ama eşime söylüyorum, “Artık hayatımın aşkı Asya Tuana” diyorum.
Fotoğraf: Zerin Kültüral
Dikkat: Bu röportajın tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Kasım 2010