Paylaş
Uyku terörü, bir uyku bozukluğudur. 2 yaş döneminden, ön ergenlik dönemine kadar yaşanılan bir durumdur. 2-11 yaş aralığında görülür. Rem uykusu adı verilen aşamada yani uykunun en derin aşamasında ortaya çıkar. Bu da; çocuk uykuya daldıktan sonra ortalama 90 dakika içinde gözlemlenmektedir. Çocuğun aniden uyanması, çığlık atması, ağlaması, hızlı nefes alıp vermesi, yoğun kalp çarpıntısı olarak kendini gösterir. Çocuk yatakta oturur vaziyette ve gözleri açık da olabilir. Ancak çocuk hala uyuyordur ve ertesi gün yaşanılanları hatırlamayacaktır. Bu yaşanılanlar aileyi oldukça korkutan durumlardır. Bu kaygılandıran ve korkutan anların, gecede bir kez yaşandığı görülmektedir ve 1-5 dakika sürmektedir. Çocuğun tekrar uykuya geçişi de bazen 30 dk’ya kadar çıkmaktadır.
Uyku terörü genellikle 3,5 yaş dönemindeki çocuklarda görülme sıklığı en üst seviyeye ulaşmaktadır. Cinsiyete göre görülme sıklığı farklılık göstermemektedir. Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte; gün içerisinde stres oluşturacak durumlara maruz kalınması, uyku düzensizliği, ateş, kullanılan ilaçlar da etkilemektedir. Kesin olmamakla birlikte bir diğer neden ise; aile bireylerinden birinin çocukluk döneminde aynı durumu yaşamış olması da uyku terörüne neden olduğu söylenebilir.
Belirtildiği üzere, uyku terörü aileleri oldukça korkutan bir durumdur. Ama aileler doğru bir yol izleyerek bunu çözümleyebilirler. Öncelikle çocukta görülen bu semptomların nedeni başka bir durumun habercisi olup olmadığı doktora gidilerek; doktorun önereceği EEG gibi bazı ölçme araçları kullanılarak kesin tespitin yapılması gerekmektedir. Yani bu semptomların nöbet olup olmadığı kesinleştirilmelidir.
Yapılmaması gerekenler arasında çocuk kesinlikle sarsılmamalı, zorla uyandırılmaya çalışılmamalıdır. Yüzüne su, kolonya gibi şeyler sürülmemelidir ve asla tokat atılmamalıdır. Çünkü bu durum onu çok korkutacaktır ve çocuğun yaşadığı kâbusun sıklaşma ihtimalini arttıracaktır. Bunun yanı sıra; kendisine ve etrafına zarar vermesine neden olacaktır. Gözlemlenmesi ve dikkat edilmesi gereken diğer hususlar ise şu şekildedir; Çocuk üst üste bu durumu yaşıyor ise, uyandığı saat dilimi not edilmelidir. Ertesi gün çocuk o saat aralığında uyandırılabilir ve bu süre içerisinde uyanık kalması sağlanabilir.
Diğer husus ise, uyku düzeni aksatılmamalıdır. Gündüz uyku süreleri uzatılabilir. Uykuya geçişte ışık kaynakları kapatılmalıdır ve uykuya geçişte masal anlatılabilir ya da sakinleştirici bir müzik eşliğinde uykuya geçmesi sağlanabilir. Uyku terörü 5 günden fazla tekrar ettiyse, çocuğun kaygı ve stres düzeyini anlamak adına mutlaka psikolojik desteği de kapsayacak olan bir değerlendirmeden geçmesi önerilmektedir.
Paylaş