Paylaş
Danışan 14 aylık iken babasını kaybetmiştir. Babasının ani ölümünden sonra 1 hafta içinde yaşadığı semtten ve evinden de ayrılmak zorunda kalır. Takip eden haftalarda annesi bebeğinin davranışlarında ve alışkanlıklarında değişimler fark eder. Beslenmeyi reddetme, uyumayı reddetme, kullanabildiği sözcükleri kullanmama gibi… Tüm gelişim alanlarına etki eden bu değişimleri profesyonel biri tarafından anlamlandırmak adına bir çocuk doktoruna ve çocuk psikiyatristine götürür. Yapılan değerlendirmelerden sonra bebeklik depresyonu tanısı alır. Bu sürecin ardından ayrıntılı bir gelişim değerlendirmesi, izlenmesi ve terapi süreci için benimle iletişime geçtiler.
Yaptığım değerlendirme ile, bebekte aşağıdaki kapsamda bir gelişim geriliği gözlemledim.
Annenin bebeğiyle ilgili gözlemleri ve ev ortamında yaşadığı sıkıntılar ise;
Bu vakayla ilgili değerlendirmelerimi şu şekilde özetleyebilirim:
Bebek şu an 26 aylıktır. Bebekteki tüm bu değişimler ve tepkisel davranışlar hayatındaki köklü değişimleri anlamlandıramadığı için görülüyor. Babanın ani olarak gidişi terkedilmeye gösterilen bir tepki, çünkü 26 aylık bu bebeğin ölümü algılama süreci, bir şeyin eksikliğini hissetmek şeklindedir. 1,5 yıl boyunca bebeğin babayla geçirdiği zaman dilimleri en az anne kadar uzun olduğundan bebek babayı birinci ebeveyn olarak görmüştür. Kısacası öz bakım becerileri ortak olarak karşılandığından, danışanın süreçten etkilenme şiddeti de bu yoğunlukla paralellik gösteriyor.
Ağırlıklı olarak beslenme esnasında babanın eşlik etmesi, şimdi yemek yemeği reddetmesine neden oluyor. Uyku bozukluğunun kaynağı ise annesinin de gideceği duygusuna sahip olmasındandır. Bu yüzden sürekli annenin kucağında olmayı istiyor. Dikkat çeken bir başka husus ise, ortamda bir erkek varsa ve çok acıkmışsa, beslenme esnasında o kişinin de olmasını istiyor. Ya da ağlama nöbetlerinde bir erkeğin müdahale etmesiyle daha kolay sakinleşiyor.
Bu noktada terapi sürecinde yaptığımız uygulamalardan da bahsetmek istiyorum;
Tüm bu ilerlemeler sayesinde, bu sürecin bebeğin gelişimine olumsuz etkileri azalmıştır. Oyun park zamanları, deniz kampları, akranlarıyla buluşma zamanları gibi ruhsal rehabilitasyon ile keyif alacağı etkinlikler planlanmıştır; kendini ifade etme tarzı, işaret dili veya bazen de tek heceli sözcükler çıkarması ile kendini göstermeye başlamıştır. Öfke nöbetleri sonlanmış, ağlama ve kolay ikna edebileceği kişilere karşı inatlaşma şekline dönüşmüştür. Terapi anneninde yoğun çabalarıyla hızlı bir şekilde ilerlemiştir. Danışanın takibi devam etmektedir.
Paylaş