Paylaş
Merhabalar,
Köşenin adına ve benim adıma bakıp da bu nasıl bir köşe diyenler için kendimi ve köşenin amacını sizlere tanıtmak istiyorum.
Kısaca anlatacak olursam ben Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Çocuk Alerjisi uzmanıyım. Uzun zamandır gerek yazılı gerekse görsel basın kanalı ile alerjik çocuklar ve genel çocuk sağlığı konularında yazılarımı siz okurlarla paylaşıyorum. Birkaç gün önce Hürriye Aile'den düzenli olarak çocuklar, alerji, genel çocuk sağlığı, çocuk beslenmesi gibi konularda güncel gelişmeleri sizlerle paylaşmak konusunda bir teklif aldım. Tabii ki memnuniyetle kabul ettim. Bana tek yapacağınız her zamanki gibi yazmak ve bir köşe ismi belirlemek olacak dendi. Ben de köşenin isminin Mavi olmasına karar verdim. İsim aklıma geldi ancak sonradan kendime sordum neden Mavi? Bugün ilk olarak sizlerle Mavi ismini seçerken zihnimden geçenleri paylaşmak istiyorum.
Biz insanlar maalesef sağlıklı olmanın kıymetini ancak sağlığımızı kaybedince anlıyoruz. Sağlıkla ilgili bir sorun gündemimize oturduğunda bütün o günlerce canımızı sıkan, kafamızı kurcalayan iş, aile içinde veya arkadaşlar arasındaki tatsızlıklar, maddi sorunlar, hepsi bir anda önemini yitiriyor. Gerçekten değerli olanın ne olduğunu anlıyoruz bir anda. Sevdiklerimizle beraber huzurla yaşıyor olmak. Evet huzur... Herkes aslında öyle ya da böyle bir şeylerle uğraşırken bile temelde hep huzuru arıyor, huzurlu olmayı hedefliyor. Ve fark ettim ki Mavi benim için huzurun rengi.
Şöyle bir düşündüm, Mavi nerelerde hayatımıza giriyor diye. Mavi, denizin rengi, dünyada yaşamın ilk yeşerdiği yer olan suyun rengi, gökyüzünün rengi, havanın, nefesin rengi... Masmavi bir gökyüzüne bakarken ya da o uçsuz bucaksız denizlerdeki maviliğe bakarken kim huzur duymaz ki.
Peki, birçoğumuz için her gün baktığımız ama çoğu zaman görmediğimiz gökyüzü, hava olmazsa ne olur? İnsan yemek yemeden günlerce, su içmeden belki biraz daha kısa süre ama hava olmadığında, nefes alamadığında en fazla beş dakika canlı kalabiliyor. Aslında mavi; havanın, yaşamın, nefesin rengi, sağlığın rengi.. Bunu en iyi alerjik astımı olan çocuk anne babaları bilirler. Alerji veya astım yüzünden bronşları tıkanmış bir çocuk öksürükten nefes alamayacak hale geldiğinde anne babanın çaresizliği hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Nefes ve nefes alabilmek en temel mesele haline geliverir bir anda. Hele de bu durum on, on beş gün geçmeden tekrarlıyorsa, aile artık çocuk bir kere öksürse yine aynı duruma geleceğiz ve yine soluğu acilde alacağız korkusu ile yaşamaya başlar. Bütün aileye bir huzursuzluk çöker.
Bazen de alerjik nezlesi olan çocuğun burun tıkanıklığı sorun olur. Bu kez de ağız açık uyuma, horlama ve hatta uyku apnesi gündeme gelir. Gece boyu çocuğun başında bekler anne baba. Acaba nefesi durur mu diye. Gece boyu uyuyamamanın verdiği yorgunlukla bazen işe gitmek zorunda kalır. Bazen hasta çocuğunu evde bırakmanın endişesi, bazen de hasta, öksüren çocuğunun okuldan, derslerinden kalıyor olmasının verdiği huzursuzluk. Evet, 25 yıllık çocuk doktorluğu tecrübemde gördüğüm ailelerde en büyük sorun hastalık nedeniyle kara bir bulut gibi eve çöken korku, endişe, huzursuzluk ve sağlıklı bir çocuğa sahip olmanın huzuruna duyulan özlem. Maviye duyulan özlem..
Hocam, bu çocuk hiç iyi olmayacak mı? On gün iyiysek, on beş gün hastayız. Öksürükten gece uyuyamıyor, o da biz de.. Devamlı iştahsız. Devamlı buhar kullanıyoruz. Bazen ayın birkaç gününü acilde geçiriyoruz. Sürekli antibiyotik veriyorlar. Balgamı, öksürüğü hiç bitmiyor. Hep geçici çözümlerle, büyüdükçe geçer diye bekliyoruz. Bu hastalık geçecek mi? İşte bu sorularla geliyor anne babalar, çaresizlik içinde.
Çaresizlik birçok anne babayı öğrenmeye itiyor. İnternetten araştırıyorlar, bağışıklık sistemine ne iyi gelir, alerji nasıl tedavi olur diye. Ancak internette her zaman doğru bilgi yok. Birinin ak dediğine diğeri kara diyor. Bu kez kafa karışıklığı da ekleniyor, sağlıksızlığın getirdiği huzursuzluğa. Anne başka bir şey söylüyor, baba başka bir şey.. Bu kez aile içinde tartışmalar, bir birini suçlamalar ekleniyor duruma. Ve kara bulutlar çöküyor ailenin üzerine..
İşte, ben bu köşeden, çocuk sağlığı, çocuk beslenmesi, çocuk alerjisi ve hatta çocuk ve aile psikolojisi ve bunun hastalıklar üzerine etkileri üzerine en güncel yaklaşımlar, tedavi ve korunma yolları üzerine bilgi ve tecrübelerimi bir çocuk doktoru, çocuk alerjisi uzmanı ve alerjik çocuğunu iyi etmiş :) bir anne olarak sizlerle paylaşacağım.
Bilgi ışıktır. Karanlığı dağıtır. Kafanızı netleştirmek, ev içindeki kara bulutlara ışık tutabilmek dileğiyle,
Hepinize sağlıklı, huzurlu, mavi günler..
Paylaş