Paylaş
Evet, bugünkü konumuz çikolata. Bir çocuk astımı ve alerji uzmanı olarak tedavi pratiğimde özellikle çocuklar kadar anneleri de ilgilendirdiğine inandığım bir konu çikolata. Peki, o çeşitli şekillerde her tür gıdanın içine girdiğinde lezzete lezzet katan, hatta antioksidan etkisi nedeniyle en yoğun şekillerde tüketilen kakao sanıldığı kadar masum bir gıda mı?
Öncelikle, neden çikolata bir astım alerji uzmanının dikkatini çekiyor bu kadar ona değinmek istiyorum. Eminim birçoğunuz, kakao alerji yapıcı bir gıda olduğu için, diye düşünmüştür bu sorunun üzerine ama hayır konu bu değil. Çikolatanın hammaddesi olan kakaonun insan sağlığı üzerine başka bir olumsuz etkisi var. O da içerdiği yüksek orandaki kafein.
Kafein özellikle kahvede yoğun olarak var olduğu bilinen bir madde. Hatta bu nedenle uyku kaçırıcı özelliğinden dolayı yoğun zihinsel çalışma ve uyanıklık gerektiren durumlarda özellikle erişkinler tarafından bolca tüketilen bir madde. Kahve, bugüne kadar bilinen bu özelliğinden dolayı çocuk tüketiminden mümkün olduğunca uzak tutulmuştur. Ama kahve ile aynı aileden gelen ve çok yüksek oranlarda kafein içeren kakao ve çikolata tam tersine çocuk beslenmesinde olması son derece doğal karşılanan bir gıda haline geldi son yıllarda. Özellikle de iştahsız olduğu düşünülen çocuklar yeter ki bir şeyler yesin diye, kakaolu sütler, kakaolu kahvaltılık gevrekler, kakaolu fındık ezmeleri her anne için “kurtarıcı” oldu. Peki, günü kurtaralım derken içten içe vücutta neler oluyor?
Çikolata ve kakaolu gıdaların içinde yüksek oranda bulunan kafein, uyarıcı etkisinin yanında, mide başını gevşeten ve mide asit salgısını artıran bir maddedir. O yüzden de en sinsi reflü tetikleyicilerinden kabul edilir. Reflü mideden yukarı boğaza asitli mide içeriğinin kaçmasıdır. Erişkinler bunu mide yanması, mide ağrısı ve ağızda acı su hissi olarak kolaylıkla deneyimler ve tarif ederlerken çocuklarda durum o kadar basit değildir. Çocuklarda gizli reflü belirtilerine karşı uyanık olmak gerekir.
Çocuklar ilk doğduklarında beslenme sonrası sütün kolaylıkla midelerinden ağızlarına geldiği çoğu anne baba tarafından bilinir. Fazlasını çıkardı denir çoğu zaman. İşte bu fazlasını çıkarma hali aslında bebeklerin mide başını saran ve yemeklerin yukarı kaçmamasını sağlayan kasların gevşekliğinden kaynaklanır. Ancak sanıldığı gibi çocuk 1 yaşına doğru katı gıdaya geçince mide başı birden bire kapanmaz. Bu açıklık azalarak 18 yaşına kadar devam eder ve zamanla kapanır.
İşte asıl konuya gelirsek, son yıllarda çok masum bir gıda gibi görülen çikolatayı, gofreti ve diğer tüm kakaolu gıdaları çok tüketmeye başlayan çocuk toplumunda artık her üç çocuktan birinde reflü görülmeye başladı. Ses kısıklığı, ağız kokusu, diş gıcırdatma, iştahsızlık, karın ağrısı, mide bulantısı gibi belli belirsiz yakınmalarla kendini gösteren “sessiz reflü” astıma ve geçmeyen geniz akıntısı ve sinüzite yol açıyor. Reflü astımı, astım da reflüyü kötüleştirerek bir çok aile için kış aylarını kabusa çeviren bir kısır döngünün içine giriliyor. Böyle bir durumda sırf çikolatanın kesilmesi bile dramatik bir iyileşme ile sonuçlanıyor.
Tabii asıl sorun burada başlıyor. Beslenmeden çikolata çıkarılırken kakaonun salgılattığı endorfinin, yani mutluluk hormonunun, yarattığı bağımlılıkla baş etmek gerekiyor. Çocuklar bu anlamda daha dirayetli iken, anne ya da baba eğer çikolata bağımlısı ise, çocuktan gizli çikolata tüketmeye devam edildiğinde, çocuğun beslenmesinin düzeltilmesi de mümkün olmuyor.
Önce anne baba çikolatadan kurtulmalı. Bunun ilk adımı da kakaonun bağımlılık yaptığını kabul etmek ve bir bağımlılıkla mücadele eder gibi bu işin çaba gerektirdiğine inanmak ve bilinçli bir şekilde bu zehirden aileyi uzak tutmak için el birliği ile çalışmak. Çocuklarınızdan gizli hiçbir şey yapamazsınız. Onlar görür, bilir ve herkesten önce sizi örnek alır, bunu unutmayın.
Öte yandan siz erişkinler içinde geçerli olan, geçmeyen balgamlı öksürük, geniz akıntısı ve ses kısıklığının kafein (kahve, çikolata) kaynaklı olabileceğini de unutmayın. Basit bir ses kısıklığı deyip geçmeyin. Ses kısıklığına yol açan düzeyde reflü ses teli (larinks) kanserinin en önde giden nedenlerinden kabul ediliyor. Bu anlamda çocuklarınız için olduğu kadar kendi sağlığınız için de kahve ve kakaodan uzak durmanız gerektiğini unutmayın.
Her şeyden önce onların sağlıklı bir anne babaya ihtiyacı var.
Herkese mutlu günler dileklerimle,
Sevgiler...
Paylaş