Paylaş
Yazın gayet iyi iken kışın gelmesi ve ilk nezle grip mikrobundan sonra bir türlü normale dönemeyen çocuklar. Yazın hiç şikayet yokken kışın hep bir burun tıkanıklığı, hep bir burun doluluğu, geniz akıntısı, balgam hali. Normalde bir hastalığın tam geçtiğini söyleyebilmek için çocuğun iki hastalık arası sıfır burun akıntısı, sıfır burun tıkanıklığı, sıfır öksürük ile en az 1 hafta geçirmesi gerekirken, bu aranın bazı çocuklarda hiç tam olarak sıfır şikayet boyutuna inmemesi, çocuğun hiç yazınki normal, en iyi haline, en az 1 hafta süresince geri dönmemesi. İşte bugünkü konumuz bu.
Çocuklarda tedavinin doğru ve maksimum etkinlikle yapılabilmesi için ben anne-babaların da teşhis ve tedavi sürecinde yer alması gerektiğine inanıyorum. Anne babalar eğer hastalığın mekanizmasını anlarlarsa, doktor yanlarında olmadığında da hastalığa müdahale edebilmeleri mümkün olur. Bilmek tedavinin yarısıdır.
Şimdi aşağıda madde madde en çok merak edilen konulara açıklık getireceğim ki sizler ne yapmanız, nereye ve ne zaman başvurmanız gerektiğini bilin.
1- Çocuk yazın gayet iyi iken, kışın gelmesi ile başlayan ve kış boyu süren burun tıkanıklığı, burun akıntısı, geniz akıntısı, balgamlı öksürük sadece “alerji” değil, “alerjik zeminde gelişmiş sinüzit” nedeniyledir.
2- Sinüzit 5-6 yaştan itibaren olmaz bilgisi yanlıştır. Yeni doğan bebeklerde bile burun iki yanındaki sinüs boşlukları gelişmiştir ve yeni doğan bebek de bile sinüzit olabilir.
3- Sinüzit teşhisi film çekilerek ya da doktor muayenesi ile konmaz. Çocuğun her muayenede genzi akmıyor olabilir, doktor göremeyebilir. Sinüs filmleri her sinüs boşluğunu göstermez, filmde sinüzit görünmemesi sinüzit olmadığı anlamına gelmez. Sinüzit teşhisi hastalığın öyküsü ile konur.
4- Çocuklarda kural olarak, kitap bilgisi ile, bir üst solunum yolu enfeksiyonu sonrası gelen burun akıntısı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, balgamlı öksürük 10 günün sonunda sıfır balgam, sıfır burun tıkanıklığı, sıfır burun akıntısı, sıfır öksürük boyutuna en az 1 hafta süresince geri dönmüyorsa, bu durumun adı “SİNÜZİT” dir.
5- Akut Sinüzit bakteriyel bir durumdur ve doktor kontrolünde antibiyotik tedavisi gerektirir.
6- Antibiyotik süresi kutu bazında değil, gün sayısına göre belirlenmelidir. Tedavinin minimum süresi 10 gün olmalıdır. Çocuğun şikayetlerine göre bu tedavi 20 güne uzatılabilir. Hedef sıfır balgam, sıfır burun tıkanıklığı, sıfır burun akıntısı, burun doluluğu olmalıdır.
7- Çocuklarda kış boyu devam eden sinüzit hali önlenmediğinde göğse inerek tekrarlayan astım bronşit-bronşiolit ataklarına neden olabilir
8- Tedavi ile geçen “Akut Sinüzit” yılda 3 kereden fazla tekrarlıyorsa ve her defasında antibiyotik ile geçiyorsa bu durumun adı “Tekrarlayan Sinüzit”dir. Çocukta tekrarlayan sinüzite neden olabilecek altta yatan başka bir anormal durumun varlığına işaret eder ki bu araştırma gerektirir.
9- Çocukta 12 hafta yani 3 ay boyunca geçmeyen burun akıntısı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, balgamlı öksürük varlığında “Kronik sinüzit” teşhisi dile gelir. Bu durumun da altında yatabilecek, sinüzite zemin hazırlayan nedenlerin araştırılmasını gerektirir.
10- Tekrarlayan sinüzit ve kronik sinüzit yaşayan çocuklarda enfeksiyonların atlatılmasını güçleştiren ana nedenler, alerji, bağışıklık yetersizliği, reflü, burun kemiği eğriliği gibi predispozan nedenler araştırılmalıdır.
11- Kronik ve tekrarlayan sinüzitin ana nedeninin araştırılması 'Kulak Burun Boğaz' gibi cerrahi bir branşta değil, dahili bir branş olan ve çocuk hastalıkları uzmanlığı üzerine 3 yıllık bir ek uzmanlık alanı gerektiren bağışıklık sistemi uzmanları yani Çocuk Alerji-İmmünoloji Uzmanlığında yapılır.
12- Sinüzitin nedeni olarak ortaya çıkan hazırlayıcı nedenler, alerji, bağışıklık zayıflığı, alerjiye bağlı reflü de yine Çocuk Alerji İmmünoloji uzmanlığında tedavi edilir.
13- Alerjik zeminde gelişmiş tekrarlayan sinüzitte sadece hastalığın akut dönemde antibiyotik ile tedavisi değil, sinüzitin ve antibiyotik gereksiniminin önlenmesi açısından alerjik burun yapısını düzeltecek kana karışmayan mikrogram dozlu kortizonlu burun spreylerinin uzun süreli kullanımı gerekebilir.
14- Çocuk Alerji İmmünoloji’de ilaçla tedaviye dirençli bir geniz eti büyümesi görülürse bunun cerrahi olarak giderilmesi aşamasında Kulak Burun Boğaz cerrahisinden görüş istenir.
15- Alerji olsun ya da olmasın çocuklarda sinüzite zemin hazırlayan en önemli etkenlerin başında bariz veya sessiz Reflü hali gelir.
16- Ses kısıklığı ya da ses kalınlaşması, ağız kokusu, diş gıcırdatma, hıçkırık, geğirme, gece uyurken ağız şapırdatma, geviş getirme, aşırı salya hali, diş çürükleri, ağızda veya boğazda aftlar, iltihaplı bademcik enfeksiyonları (tekrarlayan beta), tekrarlayan krup, iştahsızlık, kusma, kendini kusturabilme çocuklarda sessiz reflü işaretleridir.
17- Çocuklarda reflüyü tetikleyecek kakao, çikolata, kakaolu fındık ezmesi vb. gıdalar mide başını gevşetip, mide asit salgısını artıran kafein içerdiği için çocukta alerji olmasa da mide içeriğinin burun boğaz yoluna çıkmasına neden olup, sıfırdan reflü yapabilir.
18- Burun boğaz yolu mide asidi ile temas eden çocuk sık sinüzit olur.
19- Çocuklarda sadece beslenmenin düzeltilmesi ile tekrarlayan-kronik sinüziti önlemek mümkündür.
20- Çocuklarda gece yatmadan en az 2 saat önce yemeğin kesilmesi (su içilebilir) ve kakao içeren gıdaların tamamen beslenmeden çıkarılması bu yönde en temel bağışıklık önlemidir.
Paylaş