Paylaş
Cinsel ilişki esnasında kadının istemsiz olarak bedenini ve vajina kaslarını kasması sonucu cinsel ilişkiye girememe haline ‘vajinismus’ denir. Tüm dünyada oldukça sık karşılaşılan ancak açıklamaya çekinildiği için yıllarca evlilik hayatında sır olarak kalabilen bir konudur. Genellikle çiftlerin yakın çevre ve aileleri tarafından çocuk sahibi olmaları gündeme getirildiğinde veya bu konuda baskı başladığında uzman bir hekime başvurmak zorunlu hale gelmektedir.
Vajinismus problemi olan kadınların sosyokültürel seviyeleri değişiklik göstermektedir. Dar zihniyetli, aşırı korumacı ve baskıcı aile ortamında yetişen bayanlarda görülebildiği gibi meslek sahibi, üniversite mezunu, kültür düzeyi yüksek kişilerde de görülebilir. Vajinismus sorunu yaşayan kadınlar genellikle halen bakiredir, birkaç başarısız cinsel denemenin ardından vajina girişinde hissedilen acı duygusu ve korku nedeniyle cinsel birleşme gerçekleşmemiştir. Evli oldukları halde yıllardır bu halde evlilik hayatlarını sürdüren çiftlere oldukça sık rastlanmaktadır. Daha önce normal ve sağlıklı cinsel deneyimi olduğu halde zor doğum, kürtaj, kötü jinekolojik muayene, tecavüz gibi travmatik olaylardan etkilenip sonradan vajinismus yaşayan kadınlar da vardır.
Vajinismus problemi yaşayan çiftler tam olarak cinsel birleşme yaşamadıkları halde vajen ağzına dökülen spermlerin neticesinde veya aşılama (inseminasyon) işlemi ile bebek sahibi olabilirler. Ancak evliliğin mutlu ve sağlıklı şekilde devamı için sağlıklı bir cinsel hayat son derece önemlidir. Vajinismus tedavisinde amaç, vajina girişinde oluşmuş olumsuz ‘kas hafızası’nın kaldırılması ve istemsiz kasılmaların yok edilmesidir.
Vajinismus nedeni ile başvuran çiftlerin tedavisinde önce durum değerlendirmesi yapabilmek için şikayetler dinlenir, ardından konu hakkında her iki taraf bilgilendirilir. Jinekolojik muayenenin sadece gözle yapılacağı, kadının anatomik yapısını ve vajinismus derecesini anlayabilmek için yapacağımız muayene esnasında asla herhangi bir ağrı ve acı hissedilmeyeceği anlatılır. Bu muayene kadının genital bölgesinde cinsel ilişkiyi engelleyen herhangi bir anatomik anomali olup olmadığının ayrımını yapabilmemiz için şarttır. Vajinismus problemi olan kadınların, jinekolojik muayeneleri oldukça zor olmasına rağmen doktorun hastasına karşı sabırlı ve anlayışlı yaklaşımı, sözlü telkin ve uygun pozisyon sağlanmasının ardından sadece birkaç dakika süren muayene sırasında kesinlikle ağrı ve acı hissedilmemesi hastanın endişe ve panik duygusunu ortadan kaldırır, doktoruna duyduğu güveni arttırır.
Vajinismus tedavisi yaklaşık 1,5-2 saat sürmektedir. Seans pek çok egzersizden oluşmaktadır. Nefes alma tekniği, dokunma egzersizi, imajinasyon (hayal etme), pelvik taban kasları rahatlatma, tüm vücut gevşeme, vajina kaslarını gevşetebilme, yüzleştirme vb. Bilişsel yapılandırma ve sistematik duyarsızlaştırma dediğimiz tüm bu egzersizler ve olumlamalar sonunda hasta cinsellik ve cinsel ilişkiye girme konusunda bilinçaltında geliştirdiği tüm olumsuz düşüncelerinden, korku ve endişelerinden kurtulmuş, kendini bedenine hakim, güvenli ve cesaretli hissetmektedir. En önemlisi kontrol edemediği vajina kaslarını kontrol edebilmeyi ve duvar gibi hissettiği vajina girişini rahatlatıp açabilmeyi öğrenmektedir. Yani seans sonunda hasta hem bedensel hem de beyinsel olarak kendisini cinsel ilişkiye hazır hissederek klinikten ayrılmaktadır. Gerekirse sonraki günlerde pekiştirme seanslarıyla uygulamalar tekrarlanır. Uygulamalar tamamen uyanık ve bilinçli zihinle gerçekleştirilir.
Hastanın anesteziyle uyutulması, hipnoz, botoks yapılması veya operasyonla kızlık zarının alınması gibi yöntemlerin hiç birisi kesin ve başarılı sonuç sağlamaz, aksine boşuna zaman ve para kaybına sebep olabileceği gibi çiftlerin umutsuzluklarının da artmasına sebep olmaktadır.
Paylaş