Grip ve salgın hastalıkları bunlarla yenin

Havaların soğumasıyla birlikte gribal enfeksiyonlar ve salgın hastalıklar kışın artış gösterir. Uzman Diyetisyen Yeşim İşgüzar, özellikle solunum yolu hastalıklarına karşı bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi, bu dönemde hastalıklara karşı tüketilebilecek çorba ve sebzelerin yararlarını bizlerle paylaştı.

İşkembe çorbası: Protein değeri yüksek olan bu çorba, soğuk kış günlerinde hem bağışıklığınızı yükseltmek hem de çinko kaynağı olarak vücudu savunan hücrelerin daha aktif rol alması açısından oldukça faydalıdır. Vücudun kendi kendini iyileştirmesi açısından, özellikle de büyüme ve gelişmede oldukça etkili bir çorba türüdür. Vücudun daha dinç hissetmesini sağlar.

Ispanak çorbası: Demir içeriği dolayısıyla kansızlığa iyi gelir ve gribal enfeksiyonlarda üşüme hissini azaltır. Yüksek posa içeriği ile kötü kolesterolü düşürür ve kan şekeri dengesini düzenler. Gribe karşı içeriğindeki A, C ve E vitamini ile bağışıklığı yükseltir, halsizliğe iyi gelir. Özellikle soğuk kış günlerinde hastalıklardan korunmak için tüketilmelidir.

Şehriyeli tavuk çorbası: Protein kaynağı tavuk, B vitamininden zengin şehriye ve likopen kaynağı domatesi içinde barındıran bu çorba, hastalıklara karşı vücudu korur ve sinir sistemini ayakta tutar. Böylece hem hastalıklardan korur hem de hastalık dönemindeki halsizliği önler. A, C, ve E vitamini yönünden zengin olan bu çorba, tokluk hissi açısından da oldukça tatmin edicidir.

Mercimek ve ezogelin çorbası: Mercimek, oldukça etkin bir protein kaynağı olarak vücut büyüme ve gelişmesinde, doku yapımında ve dokuların kendini yenilemesinde olmazsa olmaz besinlerden biridir. Özellikle soğuk kış aylarında içimizi ısıtan bu çorbalar, kaliteli protein içeriği ile vücuda bağışıklık kazandırır, yoğun kullanılan baharatlar ile de vücudu kansere karşı korur. Bu iki çorba, kansızlığa engel olur ve sindirim sistemini düzenleyerek toksin atımını kolaylaştırır, bu da vücudun zararlı organizmalardan korunmasını sağlar.

KIŞIN EN ÇOK TÜKETİLMESİ GEREKEN SEBZELER

Lahanagiller: Bu gruba üye olan brokoli ve karnabahar, içeriğindeki fitokimyasallar sayesinde tümör oluşumunu engeller. Yüksek A, C, E vitamin içeriği ile vücudu enfeksiyondan korur ve vücut direncini artırır. Ayrıca yüksek lif içeriği ile kötü kolesterol atımını fazlalaştırır ve kalp hastalıkları riskini azaltır.

Domates: Yoğun likopen ve içeriği ile kansere karşı büyük bir savaş gösterir ve kanserojen maddeleri uzaklaştırır. Aynı zamanda vitamin ve mineral içeriği sayesinde kışın bağışıklığı artırır. Yemeklerinizde ya da çiğ olarak günlük tüketimi mutlaka önerilir.
Ispanak: Demir içeriği yönünden zengin olan ıspanak kansızlığa engel olur. Yüksek potasyum içeriği ile de yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olur. Aynı zamanda içeriğindeki vitamin ve mineraller ile soğuk algınlığına karşı korunmada etkili özellik gösterir.

Havuç: A vitamini yönünden zengin olan havuç, göz sağlığımız ve kışın aktif bağışıklık sistemi için mutlaka tüketilmesi gereken bir sebzedir. Havucu salatalarda, sebze yemeklerinde ya da çiğ olarak günlük tüketmek, hastalıklardan korunmada yardımcı olur.

Soğan ve sarımsak: Evlerimizde doğal antibiyotik olarak kullandığımız soğan ve sarımsak, içeriğinde kükürt barındıran besinlerdir. Özellikle bu gruba üye olan sarımsağın sağlığı etkileyici onlarca yönü vardır. Kan basıncını düzenlemesi, kolesterolü düşürmesi, bakteriyel, viral ve fungal enfeksiyonlara karşı koruyucu özellik göstermesi, bağışıklık sistemini güçlendirmesi, kansere sebep olan serbest radikallerin zararlarından koruması, sinir sistemini olumlu etkilemesi ve doğal bir antibiyotik olması bu etkilerinden birkaçıdır. Kesinlikle günlük beslenmemizde yer alması gereken sarımsağın kan sulandırıcı özelliği olduğu unutulmamalı ve bu yönde ilaç kullanan bireyler sarımsağı dikkatli tüketmelidir.