Paylaş
Dünyada dört mevsimi yaşayabilen sayılı ülkelerden biriyiz. Küresel ısınma ile bu mevsimlerin 3 aya eşit dağılan yapısı değişmeye başlasa da, yine de bir şekilde yaşamaya devam ediyoruz. Düne kadar şort, bikini, mayo gibi giysilerimiz en büyük yardımcımızken bir anda montlar, şallar ve pantolonlar en büyük dostumuz olmaya başladı. Aylardır dolabın bir köşesinde zamanını bekleyen uzun kollu bluzların artık sırası geldi. Onlar bütün yıl aynı yerde dururlar ama eylül - ekim oldu mu birdenbire değerleri artar, başrole çıkarlar!
Nadasa bırakılan fikirler ve vücutlar, tempolu bir çalışma hayatına giriyor. Sonbahar evimize, kendimize döndüğümüz bir mevsim. Gerçi bu mevsimde sosyal yaşam da hareketleniyor ama yine de bunların hepsi birlikte, kendimize daha ciddi bir şekilde bakmamız için vesile oluyor.
Bu hareketlilikten estetik merkezimizde nasibini alıyor. Randevu defterimiz; lekeler, akneler, siyah noktalar için görüşmek isteyen hastalarla dolu. Yaz boyunca sıcak, güneş, ter, deniz suyu, havuzlar, hızlı yaşam vb. cildin dengesini allak bullak etti. Cildimiz ya aşırı derecede kurudu veya yağ butonları, lekeler oluştu. Özellikle son yıllarda güneş lekeleri daha fazla görülmeye başlandı. Bunlar alında, yanaklarda veya vücudun güneşe maruz kalan her yerinde olabiliyor. Daha önce farkına varmadığımız hafif lekeler güneşte belirginleşiyor. Yüzümüzde veya omuzlarımızda çiller varsa, güneşte koyulaşmaya başlıyor.
Yazın özellikle beyaz ciltleri korumak daha da zor. Yaz boyunca vücut cildi de kuruyup kalınlaşıyor. Kollarımızda ve bacaklarımızda deriler pul pul soyulmaya başlıyor. Güneş saçlarımızı bile kurutuyor. Hele boyalı, röfleli, biyoformlu saçlar daha kolay yıpranıyor. Bütün bunların sonucunda bu mevsimde bakım yapmak çok büyük bir önem kazanıyor. Hele yaz boyunca cildinizi ve saçlarınızı UV filtreli SPF ürünleri ile korumadıysanız, şimdi zararın neresinden dönseniz kar sayılır. Ayrıca sonbaharda yapılan cilt bakımı çok yararlıdır. Hem yaz mevsiminin yol açtığı hasarları onarır, hem de cildi kışa hazırlar.
Saçlarınız çok yıpranmış ise, tek çare kestirmek olabilir. Hafifçe yıpranan saçların uçlarını, kırıklarını biraz aldırmanız yararlı olur. Vücut cildiniz için yumuşak bir şekilde keselenmenizi öneririm. Profesyonel bir vücut peelingi çok daha yararlıdır. Cildinizi toparlar, nem dengesini düzeltir. Yüzünüzdeki hasarlara gelince, en iyisi deneyimli bir estetisyene başvurup, güzel bir cilt bakımı yaptırmaktır. Artık peeling seanslarına mı ihtiyacınız olur, mikrodermabrazyon mu lazımdır, photo rejevunation mu gerekir, buna ancak uzmanlar karar verebilir. Hangisi olursa olsun, size uygun ürünlerle yapılan işlemler; cildinizi kısa sürede canlandırır, yeniler, tıkanan gözenekleri açar, cildin nem dengesini düzeltir ve ince kırışıklıkların azalmasını sağlar.
Bu mevsimde yapılan cilt bakımları, cildin direncini arttırdığı için, soğuk havalara karşı hazırlıklı olursunuz. Anlayacağınız 2017 yılına hazır girmek için içinize dönmek kadar, dışınıza da dönmelisiniz. Bunu yapmakta sanıldığı kadar zor değildir. Sadece istemek ve zaman ayırmak gerekir. O yüzden telaşlanmadan, paniğe kapılmadan kendinize biraz zaman ayırın. Dermatoloğunuzun misafiri olun, görüşün, hal hatır sorun...
Paylaş