Paylaş
Ramazan farklı bir aydır. İftar davetleri sosyal yaşamı canlandırır, uzun zamandır görmediğimiz aile büyüklerimizle, akrabalarımızla, komşularımızla daha sık bir araya geliriz. Geleneksel yemekler, yöresel tatları hazırlar, büyük bir sofra etrafında bir araya geliriz. Bir ayda bile olsa bu gelenekleri hatırlamak çok güzeldir. Peki bu ulvi ayı sadece kilo vermek üzerine konumlandırmak, kilo verebileceğimizi düşünmek ne kadar doğrudur?
Kilo vermek bir yana, ramazan düzeninde kilo almamak için her zamankinden daha fazla dikkatli olmanız gerekmektedir. Uzun süre aç kaldığımız zaman, vücudumuz kendini savunmak için enerji üretmekten vaz geçer ve yediğimiz her lokmayı yağ olarak stoklamaya başlar. Buna bir de zengin iftar sofraları eklenince sonuç baştan bellidir. Oruç tutmayı sadece kilo konusuna indirgemek de çok yanlıştır.
Ramazan ayının büyük bir manevi ve sosyal yönü vardır. İradeyi sınar, insanın özgüvenini arttırır. Özellikle yemek konusunda iradeyi iftar ve sahur sırasında da korumak gerekir. Bu konuya dikkat edilmezse eğer, kalp ve damar hastalıkları, diyabet, mide ve sindirim sorunları tetiklenebilir. Su ve kas kaybına yol açılabilir, dolayısıyla sağlığınızın bozulmasıyla sonuçlanabilir.
Kilonuzu korumak için, yediklerinize çok dikkat etmeniz gerekir. Orucu bozduğunuzda ilk önce su içmeli, ağır yemeklerden kaçınmalı ve lokmalarınızı iyice çiğneyerek yutmalısınız. Ayrıca yemeklerde katı yağ, unlu-yağlı soslar kullanmamaya, donmuş veya toz haline getirilmiş katkılı yiyeceklerden kaçınmaya özen göstermelisiniz.
Sağlıklı bir iftar menüsü
- 1 kase taze çorba (unsuz-kremasız),
- 1 porsiyon zeytinyağlı sebze yemeği,
- Izgara veya haşlanmış tavuk eti, haftada 1-2 defa balık, bir defa kırmızı et veya kıymalı yemek, 2 defa kuru fasulye-nohut-mercimek veya soya fasulyesi.
- Her öğün çeşitli malzemelerden hazırlanmış (marul-lahana-domates-maydanoz-roka vb.) zengin bir salata. Salatayı 1 kaşık sirke ile tatlandırırsanız, hem hazmı kolaylaştırır, hem de sindirim sistemini arındırmaya ve yağları yakmanıza yardımcı olur.
- Yağsız yoğurt-semizotlu cacık.
- 1-2 dilim ince kepekli ekmek.
Ramazan ayında iftarda değil ama sahur öğününde ne yemeliyiz konusunda en çok sıkıntı çekilmektedir. Hal böyle olunca sahur için genellikle iftardan artan yemekleri tercih ederiz. Bir de gün boyunca acıkacağımız korkusuyla, fazla yemeye çalışırız. Bu kadar yediğimiz yetmezmiş gibi, ardından tekrar yatağa gireriz! Bütün bunlara hiç gerek yoktur. Ne yersek yiyelim, en geç 3-4 saat sonra midemiz boşalacaktır. Makbul olanı mercimek, yulaf gibi bir tahıl çorbası veya sebze çorbası içip yanında kepekli ekmek yemektir. Bir iki tane kuru erik veya kuru kayısı ile tatlı ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.
Diğer bir sahur seçeneği de kahvaltı yapmaktır. Yağsız bir tost ile ayran içebilirsiniz. Beyaz peynir, domates-salatalık, bir kaşık zeytinyağı, zeytin ve kepekli ekmekten oluşan bir menü oluşturabilirsiniz. Kesinlikle sucuk, pastırma, sosis, salam gibi işlenmiş ürünler tüketmemelisiniz. Ayrıca oruç tutarken de su tüketimine dikkat etmelisiniz. İftar ile sahur arasında su şişenizi, sürahinizi yanınızdan ayırmamalısınız. Sık aralıklarla azar azar su içmeye gayret etmelisiniz.
Ramazan boyunca yediklerinize ne kadar dikkat ederseniz edin, metabolizma yavaşladığı için kilo alma ihtimali artacaktır. Günde yarım saatlik tempolu bir yürüyüş bile metabolizmayı canlandırmaya yardımcı olur. Hatta göze alabilirseniz, sahurdan sonra yatağa girmek yerine, yarım saatlik bir yürüyüşe çıkabilirsiniz. İşe gitmeyenler öğlende biraz şekerleme yapabilirler, çalışanlar ise akşamları erken yatarak sabah uykusunu telafi edebilirler. Bir deneyin, çok hoşunuza gideceğine ve kendinizi daha zinde hissedeceğinize eminim.
Herkese huzurlu ve sağlıklı bir ramazan dilerim.
Paylaş