Paylaş
Deri altında (dermis dokusu) gerçekleşen kolajen üretimi giderek azalır. Cildin üst dokusu (epidermis) gücünü korusa da, iç kısımda bulunup onu destekleyen esnek lifler gitgide zayıflar. Cildin en alt katmanındaki (subkutan doku) yağ kaybı, dıştan bakıldığında yanaklarda ya da çenenin altında çöküntüler şeklinde görülebilir. Bazen de cilt mat veya solgun bir görünüm alır. Bunun nedeni, hücre değişiminin yavaşlamasıdır. 40 yaşına gelindiğinde, tıpkı vücutta olduğu gibi, yüzdeki kaslarda da çökmeler görülür. Peki, tüm bu değişimlere karşı ne gibi önlemler alınabilir?
Cilt yenilenmesi için peeling
40’lı yaşlarda cildin dış katmanı (stratum corneum) daha kalınlaşırken ölü deri hücreleri de daha çok ciltte kalır. Bu sebepten dolayı, peeling (cilt soyma) alışkanlığınız yok ise bile, başlamak için çok önemli bir dönemdir. Peeling, cilt hücrelerinin yenilenmesini hızlandırır.
Nemlendirici olmazsa olmaz!
Cildinizi dikkatli bir şekilde temizleyin, tonikle silin ve ardından hafifçe ıslatın. Artık nemlendiricinizi sürmek için harika zemininiz hazır! Doğal bir nemlendirici ürünü cildinize iyice yayın. Boyun, yanaklar, çene kenarları ve göz çevresi olmak üzere bütün yüzünüze uygulayın. Erkeklere tavsiyem, ciltlerine tıraşın hemen ardından ve bundan on dakika sonra olmak üzere, iki kere nemlendirici sürmeleridir.
Göz çevresi bakımı
Özellikle 40 yaşından sonra göz altında oluşan torbalar genellikle yağ değildir. Uzun yıllar göz altındaki kasların kullanımından dolayı, bu kasların güçlenmesi sonucunda oluşan şişkinliklerdir. Göz altındaki koyu morumsu halkalar ise, cildin en şeffaf ve ince derisinin olduğu bu bölgede, kılcal damarların görünmesinden kaynaklanır. Güvenilir bir merkezde, güvenilir bir uzman tarafından, göz altını bir dolgu maddesi ile hafifçe yükselttirmeniz tahmin edemeyeceğiniz kadar olumlu sonuçlar verebilir. Göz altında ince dolgu maddeleri ile yapılacak bir çalışma, bu bölgede bir tabaka oluşturacağı için, kılcal damarların görünmesini önler ve morluğun giderilmesini sağlar. Göz çevresine gelince, su toplamış ve torbalanmış bir haldeyseler, merak etmeyin, bunları da hafifletebilirsiniz.
Çiğ veya kaynamış maydanoz suyu, yeşil çay ve siyah çayla yapılan kompresler, göz çevresindeki yorgunluk belirtilerini sakinleştirir. Yeşil çay ve siyah çayda şişkinlikleri alan hafif kafeinler bulunur. Özellikle yeşil çay hem içildiğinde ödem çözücüdür, hem de haricen uygulandığında şişkinlikleri alır. Böyle malzemeler elinizin altında yoksa, göz çevrenizde bir parça buz gezdirerek de rahatlayabilirsiniz.
Cilde derinlemesine destek
Bu yaş döneminde derin kırışıklıklar oluşmaya başladığından, kullandığınız kırışıklık giderici ve toparlayıcı ürünler daha da bir önem kazanır. Düzenli ürün kullanımının yanı sıra, komple bir cilt bakımı yaptırmanızda yarar var. Böylece cildiniz, tüm seviyelerde sistemik olarak beslenecek ve nemlendirilecektir. Bu yaşlarda, neredeyse kimsenin cildi homojen değildir. Kimilerinde kırmızı, kimilerinde kahverengi renk (pigmentasyon) değişiklikleri meydana gelir. Güneşten iyi korunmak, sorunları hafifletici olacaktır. Cilt sarkmaya başlayacağı için, bunu önleyici uygulamalara da yönelebilirsiniz.
Paylaş