Paylaş
Normalde kadında ve erkekte vücudun hemen hemen tamamında ince ya da kalın tüyler vardır. Avuç içi, ayak tabanı, penis başı, iç dudaklar, vajende ve ağız içinde kıl yoktur.
Kadınlarda koltuk altları, kasık bölgeleri yoğun ve kalın kıllarla kaplı olup cinsel gelişimle ortaya çıkarlar. Ayrıca bacaklar, kollar, meme başı çevresi, göbek çevresi ve belde de daha ince ve küçük kıllar olabilir. Eğer hormonal bir sorun varsa bu durumda kıllar özellikle yüzde, çenede, bacak arkaları ve kalça üzerinde, sırtta çok belirgin bir hal alır ve adeta erkek tipi kıllanma olur. Hormon bozukluğunun derecesi çok ağırsa bu durumda ses kalınlaşır. Adaleler daha belirgin bir hal alır. Klitoris penisi andırır derecede büyür.
Normal kıl büyümesi
İnsan ilk doğduğunda yaklaşık 50 milyon kadar kıl köküne sahibidir. Bu kıllar yaş ilerledikçe, özellikle 50 yaşından sonra azalma gösterir. İnce tüy diyebileceğimiz kıllar hormon bağımsız ve her iki cinste de aynıdır.Kalın tüyler ise hormon bağımlı olup kadında ve erkekte dağılımı farklılık gösterir.
Hormon dengesi ve tüylenmenin belirmesi
Kızlarda ergenlik dönemi koltuk altı kılları ve kasıkta kılların çıkması ile belirginleşir. Bu genellikle ilk adetten hemen önce olur. Östrojen hormonunun etkisiyle meme gelişimi ve adetler başlar. Ancak kıllanmanın tetikleyicisi androjen dediğimiz hormonlardır. Bu erkek ve kadında aynı olup miktarı erkekte fazla, kızlarda daha azdır. Bu nedenlerle erkek daha kıllıdır. Testosteron ve östrojen bu kılların kadın ve erkekteki farklı dağılımını ayarlar.
Yüzde ve vücutta aşırı kıllanmaya neler yol açar?
Kadınlarda daha az olduğunu belirttiğimiz androjen hormonları eğer artarsa (yumurtlayamama yani polikistik over hastalığı en sık sebebidir.) bu kendini aşırı kıllanma olarak gösterir. Androjen artışı aynı zamanda cinsel arzuları artıracağı için bu gibi durumlarda cinsel isteklerde artış görülebilir. Androjen artışındaki nedenler arasında hormonal dengesizlikler olduğu gibi aynı zamanda böbrek üstü bezini tutan hastalıklar veya yumurtalıkları tutan ve hormon salgılayan tümörlerde olabilir. Bu durumlarda erkekleşme belirtileri çok ağırdır.
Bir de reseptör organ dediğimiz ve kıl foliküllerinin hormonlara hassasiyetini ayarlayan yerler vardır. Eğer bu reseptörler fazlaysa veya kıl folikülüne aşırı uyarı gönderiyorsa bu durumda kıllar hormonlar normal seviyede olsa bile aşırı kalınlaşır ve vücutta normalden fazla kalınlıkta kıl oluşur.
Bu durum tamamen ailesel ve etnik yapıyla ilgili olup hormonal tedaviye cevap vermez. Tek yol epilasyondur.
Menopoz
Adetler kesildikten sonra östojen hormonu azaldığı için androjenler daha belirgin bir hal alır. Bu durumda menopozda kıllarda artış görülür.
Genetik
Esas sebep yukarda belirttiğim gibi reseptör seviyesindeki aşırı hassasiyettir ve hormonal bozukluk söz konusu değildir. Ailesel bir kıllanmada artış görülür.
Polikistik over hastalığı
Bu hastalıkta vücutta androjen seviyeleri yumurtlama olmadığı için artış gösterir, bu da kıllanmaya yol açar.
Yumurtalık tümörleri
Yumurtalıklarda nadiren hormon salgılayan tümörler olabilir. Bu durumda sadece kıllanma değil aynı zamanda erkekleşme belirtileri de görülür.
Aşırı kıllanma durumlarında tam bir jinekolojik muayene şarttır. Hormon testleri bize gereken bilgiyi genellikle verir. Ayrıca ultrasonografi ile yumurtalıkların görünümü teşhis koymamızda oldukça yardımcıdır.
Aşırı kıllanma nasıl tedavi edilebilir?
A) Kozmetik Tedavi
Ağda, tıraş, tüy dökücü kremler gibi yöntemlerle geçici olarak tüyler ortadan kaldırılabilir. Kalıcı yöntem epilasyonur. Bu lazer veya elektrokoter kullanılarak yapılabilir. Çıkmış olan kılların hormon tedavisi yapılsa bile yok edilmeleri ancak epilasyonla mümkündür. Hormon tedavisinden 6 ay sonra yapılır.
B)Tıbbi Tedavi
En sık kullanılan ilaçlar doğum kontrol haplarıdır. Bu androjen seviyelerini düşürür. Ayrıca antiandrojen spiranolakton veya GnRH-a’ larda aşırı kıllanma tedavisinde kullanılmaktadır. Önceden çıkan kılları yok etmenin tek yolu en az 6 ay sonra epilasyona başlayarak bu tüylerin yok edilmesidir.
Paylaş