Paylaş
Hamileyken maymuna bakılmaz, hamile kadın cenazeye gitmez… Bu gibi batıl inançların temelinde ne yattığını ve bilimsel bir gerçekliklerinin olup olmadığını uzmanlara sorduk.
Hamileler ve bebeklerle ilgili ilginç inanışlar
* Hamile kadının karnı sivri olursa veya 'tatlı yiyeceklere aş ererse çocuk erkek, karnı yuvarlak veya ekşi yiyeceklere aş eriyorsa çocuk kız olur.
* Bebeğin anne karnında ilk kıpırdadığı an, anne kime bakarsa bebek ona benzer.
* Hamile kadın, kuşağına yumurta koyarsa, bebek gamzeli doğar.
* Anne hamileyken rüyasında asker görürse oğlu, altın görürse kız bebeği olur.
* Bebeğin göbek bağı cami avlusuna gömülürse dindar, okul bahçesine gömülürse alim olur.
* Aynı günlerde doğum yapmış iki annenin karşılaşması uğursuzluk getirir.
* Lohusa kadının ve çocuğun yastığı altına iğne, çuvaldız, kama, bıçak konursa al basmaz.
* Bebeğin kırkı çıkmadan tırnağı kesilirse hırsız olur.
* Bebeğin boyu ölçülürse kısa kalır.
Batıl inanışların temelinde ne yatıyor?
İnsanların inanmaya ihtiyacı var, bu inanışların temelinde yaşamı kontrol edebilme çabaları yatar. ‘’Batıl inanışlar geleceğe bir parça bireysel irade katma çabasından ortaya çıkar’’ diyen Psikiyatrist Dr. Sabri Yurdakul bu inanışlarla ilgili bilgiler verdi.
Tüm bunların içinde en çok kabul göreni de cinsiyeti tahmin konusunda olanları. Erkek çocuğu olmamasının boşanmalara kadar gittiği ülkemizde, erkek çocuk olması isteği ve bunun olabileceğine dair ön belirtileri yakalama arzusu birçok batıl inancı birlikte getirir.
Batıl inançların bir kısmı da gerçek yaşantılara dayanmakta. ‘’Kırkı çıkma’’ deyimi gerçekten hem annenin hem bebeğin sağlıklı olabilmesi için dikkat edilmesi gereken bir süre olarak tıbben kabul görüyor ama bu sürede hiç evden çıkmama önerisi de biraz abartılı.
Batıl inanışların bilimsel gerçekliği var mı?
Jinekolog Operatör Dr. Turgay Karakaya, sıkça karşılaşılan bu inanışlarla ilgili merak edilenleri sıraladı.
* En sık sorulanlardan biri olan annenin karın şekline ya da yüz lekelerine bakarak bebeğin cinsiyetini söylemek. Bebeğin cinsiyetinin bu gibi verilerle anlaşılması bilimsel olarak gerçek değil. Bunu anlamanın geçerli yolu ultrason ile bebeği incelemek veya amniosentez (bebek kesesinden sıvı almak) ile kromozom incelemesi yapmak.
* Bebeğin kordonun boynuna dolanması nedeniyle boğulması veya bebeğin kordonunu sıkarak kendi kendini öldürmesi de yanlış bilinen bir inanıştır. Bebeğin boynuna kordon dolanması normal doğumu zorlaştırır. Bebeğin doğum kanalında ilerlemesini engelleyebilir ancak bebeğin ölümüne sebep olmaz. En fazla sezaryen oranını artırır. Bebeğin kordonunu elleriyle sıkarak ölmesi ise neredeyse imkansızdır.
* Sabah bulantılarının bebeğin cinsiyetiyle alakalı olduğu konusu da böyledir. Cinsiyetle bulantıların hiçbir alakası yoktur.
* Hamile kadının küvete girmesinin veya hamama gitmesinin de herhangi bir zararı yok. Ancak aşırı sıcak ortam ve aşırı sıcak su herkese olduğu gibi hamileye de zarar verebilir.
* Eğer gebenin mide yanması başlamışsa bu durumda bebek saç çıkarmaya başlamıştır inanışı da yanlıştır. Bu sadece reflüdür, genellikle 20 haftadan sonra rahim büyümesi ve yemek borusunun gevşemesiyle alakalı.
* Eğer annenin yüzünde sivilce çıkarsa bebek kız olur inanışı kesinlikle doğru değildir.
Bunlar gibi yanlış bilgiler dünyanın birçok yerinde efsaneler halinde bulunur. Zaman zaman komik ve eğlenceli olabilir ancak hiçbirinin bilimsel dayanağı yoktur. Bu nedenle sorularınızı doktorunuza mutlaka sorun.
Hazırlayan: Melin Kahraman
Paylaş