Paylaş
Gebe kalınıp kalınamayacağı şüphesiz ki önceden bilinemez. Elbette yapılan incelemelerde rahmi, yumurtalıkları ya da testisleri olmayan çiftlerde doğal olarak gebelik olmayacağı bellidir. Ancak anatomik olarak hiçbir problem olmasa bile korunmasız geçen bir yılın sonunda çiftlerin %15’inde açıklanamayan bir şekilde infertilite (kısırlık) problemi tespit edilir.
Uygulanan yönteme bağlı olarak üreme yeteneğinin geri dönmesi 0–3 ay kadar sürebilir. Örneğin uzun etkili korunma iğneleri kullananlarda 3–4 ay kadar bir süre gebelik oluşmayabilir. Spiralin çıkarılması, doğum kontrol hapının bırakılmasını takiben ise ertesi ay gebelik oluşabilir.
Haftada en az 2–3 kez cinsel ilişki olmalıdır. Bu şekildeki çiftlerin %70′i 6 ay içinde gebelik elde eder. Hiçbir doğurganlık problemine sahip olmayan ve korunmayan bir çiftin ortalama hamile kalma şansı, her adet döneminde %25 civarındadır.
Kayganlaştırıcı olarak tükürük veya diğer krem vs. gibi maddelerin kullanılması spermlere zarar vererek hamileliği zorlaştırabilir.
Yer çekiminin etkisiyle ayakta veya oturur pozisyonda kurulan ilişkide ya da ilişkiden hemen sonra ayağa kalkıldığında spermlerin rahim ağzındaki açıklıktan geçmeleri zorlaşır. İlişki sonrası kadının bir süre sırt üstü yatması hamilelik ihtimalini artırabilir.
Hamilelik ve öncesindeki dönemde çiftlerin yüksek ısıya maruz kalmaktan kaçınmaları gerekir. Saunadan ve çok sıcak suyla banyo yapmaktan kaçınılmalıdır. Ayrıca bilgisayar ve televizyon ekranlarından yayılan elektromanyetik alanın da hamilelere zararlı olabileceği düşünülmektedir. Bu zararlı etkiden korunmak için bilgisayar ekranından en az 80 cm. uzakta oturulması önerilir. Özellikle monitörlerin arka bölgelerinden uzakta oturmak gerekir.
Gebe kalmak için en uygun dönem 28 günde bir adet gören kadında kanamanın başlangıcından itibaren 12-15. günlerdir. Çünkü bu dönemlerde sağlıklı bir kadının yumurtlaması olacaktır. Çiftlerin %15'inde 1 yılın sonunda gebelik olmaz. Bu çiftlerin infertilite araştırılması açısından hekime müracaatı gerekir.
Göğüslerde hassasiyet, karın bölgesi ve kasıklarda ağrı ve rahatsızlık hissi, vajinal akıntıların ve vajinada ıslaklığın artması gibi şikayetler yumurtlamanın gerçekleştiğinin işaretleridir. Ayrıca yumurtlama belirleme testi ve vücut ısısı takibiyle de yumurtlama olup olmadığı daha net olarak anlaşılabilir.
Hamile kaldığınız ilk andan itibaren bedeninizde aslında önemli değişiklikler olmaya başlamıştır. Ama bu farklılığı çoğu zaman ilk günden itibaren anlamanız pek mümkün değildir.
Bazı kadınlarda hemen hemen hiçbir bulgu olmamasına karşın çoğunlukla bebeği büyütmeye çalışan vücudunuzda az ya da çok bazı belirtiler görülür. Genel olarak, başı dönen, midesi bulanan kadınların hamile olabileceği fikri yaygındır. Bu vücudun gebelik hormonuna verdiği bir tepkidir.
İlk farklılık adet düzenindeki değişikliktir. Adet kanamanız beklediğiniz tarihte gelmiyorsa, hamilelik olabileceği düşünülebilir. Bunu anlamanın tek yolu ise aşağıda belirtilen gebelik Beta HCG (ß-hCG) adlı kan testidir.
1- Bulantı, göğüslerinizde dolgunluk, hassasiyet, meme başında karıncalanma hissi olabilir, meme ucunda koyulaşma görebilirsiniz.
2- Karnınızın alt kısmında dolgunluk, şişkinlik ve bazen hassasiyet gibi farklılıklar oluşabilir.
3- Kendinizi yorgun hissedebilir, daha çok uyumak isteyebilirsiniz. Bunun yanında baş dönmesi görülebilir.
4- Sık sık idrara çıkma ihtiyacı duyabilirsiniz.
5- Vajina salgılarınızda artma hissedebilirsiniz.
Vücudunuzda hissettiğiniz bu değişiklikler muhtemel bir gebeliğin habercisidir. Ancak elbette "hamile miyim?" sorusunun kesin cevabı değildir.
Paylaş