Ebeveynler ergenle cinselliği nasıl konuşmalı?

Ergenin yetişmesinde, bu konuyu tanımasında ve fikri oluşmasında ebeveynlere düşen ağız birliğidir. Meşrebiniz ne olursa olsun ergene ağız birliği içinde yaklaşmaya çalışın. Bu yaklaşım onun kafa karışıklığını giderebilir. Doğru zamanı beklemek, acele etmemek, bedenindeki değişimleri algılamak ve bununla barışık olabilmek zaten yeterince zorlarken ailesinin fikir birliği olmadığını görürse, iyice dağılabilir.
Çocukların ebeveynlerinden bu konuda çok yakından ve detaycı bir yardım almasını önermiyoruz. Kimi anne baba sağda solda çaktırmadan bir cinsel bilgilenme kitabı unutabiliyor mesela. Erotik olmayan, bilgilendirici kitaplardan yararlanabiliyorlar. Sohbeti çok erotize etmeden bilgi aktarmayı seçen anne babalar da var. Bu da işe yarayan bir yöntem olabiliyor. Sohbetin ana içeriği cinselliğin kişiye has bir konu olduğu, özel olduğu, sağlıklı ve keyifli yaşanmasının insanın ruh sağlığına ve beden sağlığına olumlu etkileriyle sınırlandırılmalı, çok detay verilmemeli.

Zaten bilgilenmek ve bir bakış açısı geliştirmesine yardımcı olmak ebeveynin görevi. Bizim önerimiz şu:

• Neyi, nasıl yaptığınızı paylaşmayın.
• Çocuğunuzun da neyi nasıl yaptığını dinlemeyin.
• Cinsel uyaranı sınırlayan, çocuğunuzla aranızı bozan saldırgan tutumlardan kaçının.
• Üstelik, kızınızla, oğlunuzla yakın bir iletişiminiz yoksa ve siz ortaya ateş gibi düşerseniz sizi umursamayacaktır.
• Fikrinizi belirtin, gerekirse aile olarak üç kişi bir orta yol bulun.

Bu tür cinsel sembolleri öfkeyle karşılayan babalar ve buna uyumlanan annelerin kızlarında ve oğullarında cinsel işlev bozuklukları ortaya çıkabilir. Ergen deneyimsiz, tabii ki abartacak, seksi veya karizmatik hissetmek isteyecek ve bunun yolunun makyaj, kıyafet ve dekolteden veya sahip olunan imkanları abartmaktan geçtiğini sanacak. Çoğunlukla da bu davranışları sakil duracak. Çünkü ortamı bu tarz önermelerle dolu. Popüler kültür bunun üzerine inşa ediliyor. Yoksa mini şortu 200 liraya nasıl satsınlar? Önemli olan çocuğunuzla iletişiminiz ve bir orta yol bulma kabiliyetiniz.

Ana düşünce ayıp, günah ve davranış da bu konuları görmezden gelmek olduğunda çocuğunuzu toplumun yalan yanlış bilgilerine ve pornografinin çoğunlukla abartı olan dünyasına teslim etmiş olursunuz. Çocuk rotasız kalabilir, kaygılar yüklenebilir ve öz güveni sarsılabilir.

Burada bir göreviniz var, “Kaçınmayın” diyoruz.

Dr. Sebla Gökçe

Psk. Emir Erünsal