Paylaş
Cinsel yaşam, insan doğasının ve neslinin devam etmesi için elzemdir. Yeryüzünde, insanlık tarihi kadar eskiye dayanan migren hastalığı çoğu zaman cinsel yaşamı bir gerilim filmine dönüştürmektedir.
Yapılan çeşitli araştırmalar, bazı migren hastalarında ağrının cinsel aktivite sırasında geçtiğini, bazılarında da geçmediğini, hatta şiddetlendirdiğini ortaya koymaktadır. Migren en çok kadınların cinsel hayatını etkiliyor. Çünkü kadınlarda erkeklere göre 3 kat daha fazla görülüyor.
Migrenin direkt olarak cinsel yaşam üzerindeki olası olumsuz etkilerinin yanında migrenin tedavisinde kullanılan ilaçların, özellikle anti-depresanların genellikle cinsel isteksizlik yarattığı bilinmektedir.
Anti-depresan ilaçlar, tedavide sıklıkla reçete edilen, çoğu zaman ilk yazılan ilaçlardır. Migren hastaları arasında kullanımı yaygındır. Migreni tamamen yok etmemekle birlikte, ağrı ataklarını ötelemektedir.
Migren nöbetleri, partnerlerin cinsel yaşamına ciddi darbe vurmaktadır. Ağrı atakları cinsel ilişkiden uzaklaştırmakta, kimi zaman depresyona neden olmakta, depresif durum ise cinsel performans ve isteği daha da aşağı çekmektedir.
Sağlıklı bir cinsel hayatı yaşayamayan kadın partner, hamilelik sırasında yaşayacağı ağrılardan korkmakta, bu yüzden hamileliğini erteleyebilmektedir. Öte yandan migren ilaçlarının anne karnındaki bebek üzerinde ve anne adayının hamilelik sürecinde ciddi riskleri olduğu aşikârdır.
İlaç tedavisinin migren ağrısı kadar olumsuz etkilediği cinsel hayatın tam anlamıyla dolu dolu yaşanabilmesi nasıl mümkün olabilir ya da olabilir mi?
Bu soruya 20 yıl önce “hayır” yanıtı verilmekteydi. Ancak 2000’li yılların başında önemli bir bilimsel keşif, migrene kalıcı tedaviyi getirdi. Endoskopik alın germe ve üst göz kapağı ameliyatı sırasında alın migrenine neden olan duyusal sinirlerin tesadüfen rahatlatılmasıyla bulunan kalıcı tedavi, bilimsel çalışmalarla kafa arkası, şakak ve burun migrenlerinin tedavisinde de başarıyla uygulandı.
Ameliyata uygun olan 100 migren hastasından 90’ında başarı elde edildi. Başarılı geçen operasyonların yüzde 62’sinde migren nöbetleri tamamen sonlandırılırken, kalan hasta grubunda yüzde 80’e varan düzeyde ağrı atakları azaltıldı. Hastalar en az 5 yıl takip edildi ve sonuçların kalıcı olduğu tespit edildi.
Amerikalı Plastik ve Estetik Cerrah Prof. Dr. Bahman Guyuron tarafından bulunan kalıcı migren cerrahi tedavisi son yıllarda ülkemizde de başarıyla uygulanmaktadır. Hayatı adeta özürlü ve kısıtlı yaşayan migren hastaları migren ameliyatı sonrasında hayatı özgürce yaşayabilmektedir.
1 ila 4 saat süren ameliyattan sonraki 30 günlük sürede migren ağrılarından kurtulan hastalarımız, güneşin, yolculuğun, yemek yemenin tadını tam anlamıyla yaşarken, korkmadan çekinmeden cinsel aktivitelerini yapabilmektedirler.
Gelecek hafta yeni yazımızda görüşmek dileğiyle,
Sevgiyle, sağlıkla kalın…
Paylaş