Paylaş
Kiralanan taşınmazı, gereksinim sebebiyle kullanma zorunluluğu mevcut olup bu ihtiyacın ise gerçek ve samimi olması halinde, kiraya veren veya taşınmaz maliki dava ile kira sözleşmelerini sonlandırabilirler. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. Kiralanan taşınmazı, gereksinim sebebiyle kullanma zorunluluğu mevcut olup bu ihtiyacın ise gerçek ve samimi olması halinde, kiraya veren veya taşınmaz maliki dava ile kira sözleşmelerini sonlandırabilirler. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir.
İhtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığı somut olaya göre değerlendirilmekte olup uygulamada ihtiyaç iddiasında bulunanın aynı bölgede davaya konu taşınmaza benzer nitelikte başka bir taşınmazının olup olmaması, kişinin daha kötü şartlarda kiracı olması, sağlık durumlarına ilişkin koşullar, tayin gibi zorunlu nedenlerle ikamet değişikliği vb. değerlendirme sebeplerinden biriyle kiraya verenin ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olup olmadığı tespit edilebilmektedir. Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Bu nedenlerle kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekmektedir.
Yargıtay kararlarında"...Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Bu ilkeden hareketle davacı yazlık ihtiyacına yönelik delillerinin ibraz etmiş bu konuda tanıklar dinlenmiştir. Dinlenilen davalı tanıkları davacının iddiasını doğrular mahiyettedir... Açıklanan bu sebeplerle kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekir”
"...uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Bu ilkeden hareketle taraflara yazlık ihtiyacına yönelik delillerinin ibrazı için imkan tanınarak dava konusu taşınmazın bulunduğu yer ve mimari yapısı itibariyle yazlık nitelikte olup olmadığı hususunun araştırılması gerekirken eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir”
Yargıtay bir başka kararında ise ihtarnamede yahut dava dilekçesinde tahliye isteminin konut ihtiyacına dayandırılması ve fakat yargılamanın ilerleyen safhalarında tahliye isteminin "taşınmazın yazlık olarak kullanılacağı" hususuna dayandırılmasını, iddia ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağına aykırılık teşkil etmediğini ifade etmiştir. Üst derece mahkemesinin kararlardaki yaklaşımı uyarınca, yazlık ihtiyacının, daha kapsayıcı nitelikte olan konut ihtiyacı içerisinde yer aldığı kanaati sabittir.
Paylaş