Paylaş
Her yaştan ve tüm ülkelerdeki tüm çocuklar, özellikle sosyo-ekonomik etkilerden ve bazı durumlarda da yanlışlıkla yarardan daha fazla zarar verebilecek etki azaltma önlemlerinden etkilenmektedir. Bununla birlikte bu salgının etkileri eşit bir dağılım göstermemektedir. En fakir ülkelerdeki ve en yoksul mahallelerdeki çocuklar ve zaten dezavantajlı veya savunmasız durumdaki çocuklar için zararın en fazla olmaları beklenmektedir.
Çocukların bu krizden etkilendiği üç ana başlık karşımıza çıkmaktadır; virüsün kendisi ile enfeksiyon, virüsün bulaşmasını durdurmak ve salgını sona erdirmek için alınan önlemlerin acil sosyo-ekonomik etkileri ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'nın gecikmeli uygulanmasının potansiyel uzun vadeli etkileri. Tüm bunlar çocukları çeşitli şekillerde etkilemektedir. Bunlar kısaca:
Bu etkilerin ışığında ise düşük gelirli ülkelerdeki ve topluluklardaki çocuklar üzerinde etkinin en aza indirilmesi için müdahelenin kombinasyonlarının yeniden ele alınması ve en korumasız çocuklara ulaşmak için sosyal koruma programlarının genişletilmesi gerekmektedir.
Özellikle eğitim, beslenme programları, bağışıklık kazandırma ve diğer anne ve yenidoğan bakımı ile toplum temelli çocuk koruma programları ile ilgili olmak üzere erişim eşitliğine özellikle odaklanarak çocuk merkezli hizmetlerin sürekliliğine öncelik verilmesi doğru olacak uygulamalar arasındadır.
Ebeveynlere ve bakıcılara çocuklarla salgın hakkında nasıl konuşulacağı, kendi zihinsel sağlıklarının ve çocuklarının zihinsel sağlıklarının nasıl yönetileceği ve çocuklarının öğrenmesini desteklemeye yardımcı olacak araçlar dahil olmak üzere pratik destekler sağlanması da oldukça önemlidir.
İçinde bulunduğumuz bu dönem çocuklar ve insanlık için uluslararası dayanışmayı artırmanın ve dünyamızın genç kuşağına, yetiştirme ve yatırım yapma şeklimizde daha derin bir dönüşümün temellerini atma zamanıdır. Bu kriz yaşanmadan önce çocuk hakları, refahı ve eğitim gibi konularla birlikte çocuklara yeterince bakamayan bir dünyada yaşadık. Her beş saniyede bir 15 yaşın altındaki bir çocuk hayatını kaybetmekte, her beş çocuktan biri yetersiz beslenmekte, yoksul ülkelerde ise 10 yaşındaki her beş çocuktan dördü olmakla birlikte düşük ve orta gelirli ülkelerde10 yaşındaki çocukların yarısından fazlası (% 53) basit öyküleri okuyamamakta ve anlayamamakta ve 5 yaşın altındaki her dört çocuktan birinin doğum kaydı bulunmamaktadır. Mevcut kriz süresi ne kadar uzun olursa, ekonomi mücadelesi ve hükümet harcamaları kısıtılandığından dolayı bu oranların çocuklar üzerindeki etkileri de o boyutta artış göstererek daha dramatik hale gelebilir ve bu sayıların artışı ise olasıdır.
Peki riskleri ve etkileri en aza indirmek için ne yapılması gerekiyor?
Bilgi, dayanışma ve aksiyon…
Daha fazla bilgi: COVID-19’a en uygun yanıt, daha fazla hayatı kurtarmak için çoklu riskleri dengelemek adına ve bunun içinde pandeminin farklı boyutlarını ele alarak kapsam olarak genişletilmiş modeller uygulamak gerekiyor. Özellikle kadınlar, aileler ve topluluklar dahil olmak üzere çocuklar arasındaki etkilerin ölçeği ve doğası hakkında hızlı bir bilgi birikimine ihtiyaç duyulmakta. Bilinmeyen etkiler hakkında daha fazla bilgi sahibi olunması gerekiyor.
Daha fazla dayanışma: COVID-19 salgını; yerel topluluklar, bilimsel araştırma topluluğu ve uluslar topluluğu içinde küresel dayanışmanın aslında bir testi niteliği taşımaktadır. Çocuklar, insanlar arasında daha büyük bir birlik hissi uyandırabilecek ortak bir neden sunarlar. Dahası, ister toplum içinde yardımlarını gönüllülük yoluyla isterse de dijital ortamda göstermek olsun, din, dil, ırk ve yönelime karşı ayrımcılıkla mücadele ederek, dünyanın birçok yerinde hali hazırda gösterdiği gibi, gençlerin bu ruhu ortaya çıkarmada güçlü bir rolü vardır.
Daha fazla aksiyon: Hükümetler, salgını kontrol altına almak ve hafifletmek için geniş kapsamlı önlemler uyguluyorlar. Bazı hükümetler tarafından hali hazırda benimsenen en iyi uygulamalara dayanarak, bu uygulamaların yerel bağlamı yansıtacak şekilde uyarlanması ve hem pandemi sırasında hem de bittikten sonra çocukların refahını sağlamak için çocuklar üzerinde istenmeyen etkilere karşı koymak için ek adımların eşlik etmesi gereklidir.
Bu bağlamda, hükümetlerin bu krizin çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmeye yardımcı olacak aşağıdaki önlemleri dikkate almaları gerekiyor:
Bu eşi benzeri görülmemiş olan kriz, dünya çocuklarının hakları, güvenliği ve gelişimi için benzeri görülmemiş riskler ortaya koymaktadır. Bu riskler ise çocuklar ve insanlık için benzeri görülmemiş bir uluslararası dayanışma yoluyla hafifletilebilir. Sadece bu salgınının ortadan kaldırılması için değil, genç nesilin daha bilinçli yetiştirilmesi ve ileride dünyanın daha yaşanabilir bir yer haline gelebilmesi için bugünün çocuklarına eşit şartlara erişim imkanı sağlayacak nitelikte yatırımlar yapabilecek şansımız hala var. Ve hiç bir zaman unutmamamız gereken şey ise; çocuklarımız yarınlarımızı bugünlerimiz ile şekillendireceklerdir.
Paylaş