Paylaş
Sporcu olabilirsiniz veya her gün fiziksel aktivite yapma alışkanlığınız bulunabilir. Eşiniz, çocuğunuz sporla iç içe olabilir. Bu tür periyodik ya da hızlı fiziksel aktivitede muhtemelen yaralanmaya neden olacak herşey mümkündür. Böyle bir tatsız kazada doğa size bütün imkanlarını sunuyor. Özellikle şifalı bitkilerden elde edilen uçucu ve sabit yağların kullanılması, hızlı bir şekilde etki etme özelliği çözüm sunuyor.
Sağlam bir bağışıklık sistemi olmayan bir sporcu, rekabetçi tempoya uyum sağlayamaz. Spor sırasında kas acılarını, sıyrıkları ve kesikleri her an hesaba katmak gerekiyor. Örneğin eşiniz veya çocuğunuz koşucuysa, koşu esnasında oluşabilecek bazı problemler kas-iskelet sisteminde deformasyonlar yaratabilir. Bütün antrenmanlardan sonra kaslarda ağrılar, gerilmeler ve acılar rahatsız edebilir. Bir aromaterapi yağı masajıyla veya banyosuyla bu ağrılar sona erebilir, uzun bir egzersiz gününden sonra beden yenilenebilir. Aromaterapi ile uçucu ve sabit yağların kullanılması, çeşitli eklem veya kas ağrılarının hafifletilmesinde etkilidir. Doğadan gelen şifa olarak esansiyel yağların bu yönde kullanımı hakkında bilgi vermek istiyorum.
Antik Yunanca’da aroma (koku maddesi) ile therapeia (bakım) kelimelerinin birleştirilmesi ile oluşturulmuş ve kabul görmüş bir isim olan “Aromaterapi” fitoterapinin bir dalı olarak biliniyor. Koku tedavisi olarak bildiğimiz aromaterapiden, haricen cilde sürülerek masaj yoluyla da faydalanabiliyoruz. Bu nedenle aromaterapi, geleneksel ve kanıta dayalı tıpta son 20 yıldır giderek artan ilgi odağı haline geldi. Aromaterapide organik sertifikalı yağların kullanılması önceliklidir. Uçucu yağların elde edilmesinde en yaygın olarak kullanılan yöntem su buharı distilasyonudur. Bu yöntemle ile elde edilen uçucu yağlar (örneğin nane uçucu yağı, fesleğen uçucu yağı gibi) oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.
Spordan sonra meydana gelen kas tutulmalarında, gevşetici özelliğe sahip aromatik tıbbi bitkilerden" kas gevşetici" özeliğe sahip uçucu yağlardan yarım ve tam banyolar ile masaj uygulamaları şeklinde yararlanılır. Böyle bir rahatsızlıkta kullanılacak bir bitkisel formül paylaşmak istiyorum.
Malzemeler şöyle :
Kayeput (Kajeput) uçucu yağı…………………………7 damla
Fesleğen uçucu yağı…………………………………………7 damla
Atlas sediri uçucu yağı……………………………………3 damla
Zencefil uçucu yağı…………………………………………2 damla
Linalool tip kekik uçucu yağı……………………………1 damla
Toplam………………20 damla
Bu verdiğim malzemelerden 3 şekilde yararlanabiliyoruz
1) 100 ml soğuk pres çörek otu yağı içerisine toplamda 20 damla olacak şekilde yukarıdaki malzemeler sıraya göre damlatılır. İyice çalkalanır ve problemli olan bölgeye masaj ile uygulanır.
2) Yarıya kadar doldurulmuş (tam banyo uygulaması) küvette 38-40 dereceyi geçmeyen sıcaklıktaki suya bu karışım dökülür. Banyo süresi 15-20 dakikayı geçmeyecek şekilde küvetin içerisinde problemli bölgelere hafif masaj uygulanır. Banyo sonrası vücut ısısı korunmalı, soğuğa maruz kalınmamalıdır.
3) Eğer kas tutulması bacak kaslarında ise uygulama "yarım banyo" şeklinde yapılabilir. Oturarak ya da ayakta 38-40 dereceyi geçmeyen sıcaklıktaki su, problemli bölgenin içine girebileceği büyük bir kovaya dökülür ve yukarıdaki karışım kovaya aktarılır, hafif masajla ağrılı, sancılı bölgeye uygulama yapılır.
Sportif faaliyet sırasında oluşan yumuşak doku travmalarında ve tendinit oluşması durumunda kullanılabilecek bir başka bitkisel yağ tarifinin malzemeleri ise şöyle:
Defne uçucu yağı……………………………………………………6 damla
Biberiye uçucu yağı (Kampfer tipi)……………………5 damla
Tıbbi nane uçucu yağı………………………………………4 damla
Ökaliptus uçucu yağı (Kampfer tipi)…………………3 damla
Ölmezçiçek uçucu yağı………………………………………2 damla
Toplam…………………20 damla
Bu karışım 50 ml soğuk pres susam yağı veya fındık sabit yağı ile 50 ml sarı kantaron sabit yağı toplamı 100 ml olacak şekilde hazırlanır. Hazırlanmış olan bu 100 ml'lik sabit yağ karışımının İçerisine, yukarıdaki karışım sıra ile ilave edilir ve ağrılı bölgeye hafif masaj yapılır. Bu yağlarla masaj tedavisi yapılırken ayrıca "soğuk kompres" ile birlikte dönüşümlü olarak da uygulama yapılabilir.
Bu formülasyonlarda kullanılan miktarlar kişinin maruziyetine ve ağrısının şiddetine göre değişkenlik gösterir. En önemlisi, tüm aromaterapi formülleri, fitoterapist hekimler tarafından reçete edilmeli ve eczacılar tarafından hazırlandıktan sonra hastalar tarafından kullanılmalıdır.
Paylaş