Paylaş
Anne olmak, şüphesiz dünyanın en olağanüstü ve yaşanılası duygularından biri. Öylesine çarpıcı ve büyüleyici bir duygu ki, biz kadınları etkisi altına aldığı andan itibaren, yaşam döngüsü içerisinde edinilmiş olan rolleri bir kenara itmemize neden oluyor.
Aileye yeni katılan bebekle birlikte anne, yaşam rollerinden en önemlisi olan kadınlık rolünü bir kenara itiyor. Bir anne için çocuk sahibi olmak, elbette hayatının odağına bebeğini koymak ve onun yüksek menfaati uğruna kendinden ödün vermeyi gerektiriyor olabilir. Buna rağmen, baba olmanın telaşıyla birlikte, bir eş olarak kenara itilmişlik duygusu yaşayan babaları da anlamak gerekir.
Erkekler doğaları gereğince, çocuk sahibi olmakla birlikte köklü değişimlere maruz kalmazlar. Yani bu süreç onlar açısından daha sıradan geçer. Bunun yanı sıra fark ettikleri bir gerçek vardır ki, bir erkek olarak artık ev içerisinde yeterince önem görmemektedirler. Bunun başlıca sebebi, anne olmanın heyecanıyla birlikte kadınlık ve eş rollerini bir kenara iten çiçeği burnunda annelerin eşlerine olan sevgilerini yeterince gösterememeleridir.
Babaları Eşlerinden Uzaklaştıran Asıl Neden!
Kadınlık rollerinin bir kenara itilmesi ve hatta eşimize de çocuğumuz muamelesi yapmamızla birlikte gelişen en tehlikeli süreç, şüphesiz ki eşlerin birbirinden farkında olmaksızın uzaklaşmalarıdır. Kendisiyle ilgilenilmediğini, geri planda kaldığını hisseden erkek, değerlilik duygusunu yaşayabilmek için dış dünyaya yönelmektedir. Bununla birlikte kadın cephesinde yaşananlar bundan farklı değildir.
Eşini farkında olmadan kendisinden uzaklaştıran çiçeği burnunda anne, dış dünyaya yönelen eşinin, artık kendisini beğenmediğinden, kendisinden uzaklaştığından, hatta artık sevilmediğinden şüphe etmeye başlar. Oysaki henüz baba olmuş erkeğin, eşinden uzaklaşma nedeni, ne doğumda alınan kilolar, ne bozulan fizik, ne de baba olma kaygısıdır. Sorun artık eşinin kendisine karşı bir eş ve kadın olma rollerini uzun bir süredir ertelemiş olması ve eskisi kadar değer görmediği duygusudur.
Ne Yapmak Lazım?
Bu kritik dönemden en az zararla çıkmak ve aile içerisindeki enerjiyi dengede tutabilmek için yapılması gereken şey, annenin ve babanın, ebeveyn olmak dışında birbirlerine karşı eş, kadın ve erkek olma rollerini göz ardı etmeden yaşamlarına devam etmeleridir.
Bu kritik denge sağlandığı takdirde, eve yeni gelen bebek eşler arasında soğukluğa neden olmak yerine, eşlerin artık sadece eş değil aynı zamanda ebeveyn olma duygusunun paha biçilmez heyecanını yaşamalarını sağlayacaktır.
Bu ve benzeri konularda sorun yaşandığında ve hatta sorun yaşanmadan önce danışmanlık hizmeti almak için bir uzmandan yardım alınması da faydalı olacaktır.
Aile Terapisti- Pedagog- Psikolojik Danışman
Serap Melek Çavuş Kılıç
Paylaş