Paylaş
Her yaş çocuğunun kendine özgü fizyolojik ve psikolojik bir gelişim süreci vardır. Gelişim süreci de her çocukta küçük farklılıklarla değişken olabiliyor. Çocukların çizdikleri resimlerde de bu gelişimsel sürecin aşamalarının izlerine rastlayabiliyoruz. Bu sebeple, çocukların resim yoluyla kendilerini ifade ediş biçimlerini Pedagog ve Aile Terapisti Serap Melek Çavuş Kılıç, farklı aşamalarla ele alıyor.
Karalama Dönemi (1-4) Yaş Arası
Çocuklar bu yaşlar arasında gelişigüzel çizimler yaparlar. Resimler daha çok oyun amaçlıdır. Örneğin; anlamsız çizgiler, karalamalar, daireler, toplar…
Şema Öncesi Dönem (4-7) Yaş Arası
Dört yaş çocuğu kolları ve bacakları olan çöp adamlar çizebilir ve genelde renk ayrımı yapmadan resmi boyarlar. Mutlu resimlerde genelde sarı renk, üzüntülü resimlerde genelde kahverengi renk daha ağırlıktadır. Bunun yanı sıra çocuk hangi rengi seviyorsa resimlerde ağırlık o renge doğrudur. Ağırlık kırmızı renkse iddiacılığı ve saldırganlığı temsil eder. Pembe, sarı, turuncu gibi sıcak renkleri seçen çocuklar sevecen, uyumlu, işbirlikçidir. Siyah, mavi, yeşil, kahverengi gibi soğuk renkleri seçen çocuklar, baskıcı aile ortamında yetişen iddiacı, çekingen, güçlükle kontrol edilen, uyumsuz ve gerçek duygularını bastıran çocukları temsil edebilirler.
Beş yaşındaki çocuğunun yaptığı insan figürleri ve evler daha belirgin hatlara sahip olabilir. Altı yaş çocuğunun yaptığı resimlerde ise artık basit temalar vardır. Çoğunlukla resimlerine saydamlık hakimdir. Örneğin ev çizimlerinde evin içindeki eşyaları da çizebilirler. Bu durum sizi şaşırtmasın.
Şematik Dönem (7-9) Yaş Arası
Bu dönemde çizilen resimler daha belirgin ve ayrıntılıdır. Resmin ne olduğu kolaylıkla anlaşılabilir. Çizimler daha gerçekçidir. Resimde mekansal ilişki vardır. Çocuklar yer çizgisi kullanırlar. Yer çizgisi çocuğun kendisi ve çevresiyle olan ilişkinin boyutunu temsil eder. Sınırların belirgin olup olmaması önemli ipuçları verir. Örneğin sık çiziler, çocuğun sınırlarının ihlal edildiğini (şiddet, istismar vb) durumlara maruz kalmış olabileceğinin ipuçlarını verebilir. Bu dönemde kuşbakışı resim çizimleri ağırlıktadır.
Gerçekçilik Dönemi (9-12) Yaş Arası
Bu dönemdeki resimlerde daha ayrıntılı çizimler ve gerçekçi bir yaklaşım görülür. Resimlerin genel konusu kızlar ve erkekler arasında farklılıklar olabilir. Kız çocukları daha çok bebek resmi, kadın yüzü, portreler, elbiseler çizerken; erkek çocukları araba, gemi, uçak gibi nesneler çizerler.
Doğalcılık Dönemi (12-14) Yaş Arası
Bu aşamada resimlerdeki nesneler orantılıdır ve resimler perspektiftir. Çocuk, yakın çevrede gördüğü objelerin orantılarını, boyutlarını ve derinliklerini çizgileriyle yansıtmaya çalışır. Bu dönemde çocuklar, renkleri en iyi şekilde kullanırlar.
Pedagog ve Aile Terapisti Serap Melek Çavuş Kılıç, yukarıda bahsedilen dönemlerin yanı sıra çocuklarımızın çizdikleri resimlerde bazı gizli anlamların da olabileceğini söyledi. Kılıç, konu ile ilgili net ve kesinleşmiş şeyler söylemek mümkün olmamakla birlikte yapılan araştırmalardan edinilmiş istatistikler doğrultusunda, bazı genellemelerde bulunabileceğini örneklerle açıkladı:
“Ailede iletişim kopukluğu, aileyi konu alan resimlerde açıkça görülmektedir. Resimde aile üyelerinin birinin veya birkaçının eksik olması, çocuğun aile fertlerini çizmeyi reddetmesi, ebeveyn figürlerinin olmaması; parçalanmış aileyi, sevgi eksikliğini, anne - baba ve çocukların arasına nesnelerin yerleştirilmesi, aile bireylerinin arasında iletişim problemlerinin bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Küçük kardeşin anne babanın elinden tutuyor olması ve diğer çocuğun çok uzaklarda çizilmesi veya hiç çizilmemiş olması, sevgi yoksunluğunu, kardeş kıskançlığını ifade edebilir.
Çocuğun büyük veya çok küçük kafa çizmesi, zihinsel problemlerin olduğu ihtimalini ifade edebilir. Vücudun bazı organlarının çizilmemesi veya eksik bırakılması endişe duyulan rahatsızlık hissedilen kısımları yansıtır. Kolların abartılı çizimi aile içi ve çocuğa yönelik şiddeti, kolların çizilmemesi ise güç ve kuvvetin azlığını, ağzın büyük veya küçük çizimi dil ve konuşma problemlerini veya sözel şiddeti ağzın çizilmemesi ise iletişim problemlerini ifade edebilir. Ellerin çok büyük çizilmesi dayağı, şiddeti, çalma eylemlerini, çok küçük çizilmesi ise güvensizliği, çevreye uyum güçlüğünü düşündürür.
Ayakların abartılı çizimi kendine olan güveni, küçük çizilmesi ise güvensizliği ve yardımsızlığı ifade edebilirken, cinsel organların çizimi saldırganlığı, aşırı endişeyi ve anne babayı çıplak görmüş olmayı temsil edebilmektedir.”
Paylaş