Paylaş
Oğullarımıza, kızkardeşine sen sahip çıkacaksın dediğimiz için.
Kızlarımızı, oğullarımız kadar öz güvenli ve özgür yetiştirip eğitmedigimiz için.
Kadına yönelik her tür istismarı ve şiddeti erkeğin elinin kiridir diye normalleştirdiğimiz için.
Bizim gibi olmayan, bizim gibi düşünmeyen herkesi ve her şeyi ötekileştirip düşman gördüğümüz için.
Dayak yediği, istismara uğradığı halde evlilik adı altında o cehennemde kalmaya zorladığımız için.
Kadını hala bir erkeğin korumasına girmek zorundaymış gibi düşündüğümüz için.
Namus kavramının sadece kadına ait olduğunu düşünüp bütün toplumun namusunu kadın bedeni olarak anladığımız için.
Kızlarımıza kocandır döver de sever de dediğimiz için.
Kadına bir kez kalkan elin hep kalkacağını görmeyip şiddet uygulayan adam(!)ları affettiğimiz için.
Şiddet uygulayan erkeklerin iyi hal indirimi adı altında elini kolunu sallayarak aramızda gezmelerine izin verdiğimiz için.
Boşanmasına rağmen kadını hala malı gibi gören erkeklere dur diyemediğimiz için.
Erkek çocukları baş köşeye oturtup kız çocuklarımızı onlara hizmet etmek üzere yetiştirdiğimiz için.
Bir kez bile şiddet uygularsa bir daha gün yüzü göremeyeceğini bu insanımsılara ispat edemedigimiz için.
Kız çocuklarımızı baskılayıp giyinmesine, oturup kalkmasına karıştığımız kadar erkek çocuklarımıza vicdan, empati, hak, hukuk, adalet öğretmediğimiz için.
Öncelikle kızlarımızı eğitip destekleyip onları ayakları üzerinde durabilen bireyler olarak yetiştiremediğimiz için.
Ve asıl kadının kadına şiddetini engelleyemediğimiz için.
Kızlarımızı babalarına ve abilerine, gelinlerimizi oğullarımıza şikayet ettiğimiz için kaybettiğimiz Emine 'ler bitmeyecek.
Adı Ayşe olacak, Zehra olacak, Güldünya olacak ama bitmeyecek.
Çok üzgünüm. Dil ile tarifi mümkün değil.
Paylaş