Paylaş
Astroloji, fen bilimleri olan astronomiden faydalanan sosyal bir bilim dalıdır. Bugün, dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de astrolojinin bilim olup olmadığı tartışılır.
İnsanlığın yazılı tarihi kadar köklü bir geçmişe sahip olan astrolojinin, resmi olarak 1948 yılında merkezi Londra’da olan üniversitesinin kurulmuş olması, bu konuda yapılan tartışmalara verilecek en güzel cevaptır. Bugün tüm dünyada birçok üniversite ile eğitimlere devam edilmektedir. Bu konunun sürekli gündemde kalması ise hiçbir eğitim almamış falcılık, medyumluk yapan kişilerin yasal dayanak olarak astroloji adını kullanmaları, astrolojiyi kendi çıkar ve menfaatlerine alet etmelerinden kaynaklanmaktadır. Nasıl bir insan eğitimini almadan kendine “Ben avukatım” veya “Ben doktorum” diyemiyorsa aynı şekilde “Ben astrologum” da diyemez. Bunu söyleyebilmeniz için profesyonel eğitiminizi almak ve birçok dala ayrılan astrolojinin bir alanında uzmanlaşmak zorundasınız.
Nasıl ki bir kalp doktoru, kadın doğum uzmanından ayrı bir branşta ise astroloji de kendi içinde alanlara ayrılır: Vedic “Hint Astrolojisi”, Çin Astrolojisi, Rönesans Astrolojisi, Helenistik Astroloji, Medikal Finansal Astroloji, Ezoterik ''Ruhsal'' Astroloji gibi.
Batı Placidus Horoskop
Chinese Year
Vedic Hindistan Horoskop
Yine astroloji hakkında en çok konuşulan konulardan biri de “Astrolojiye inanıyorum ve inanmıyorum” meselesidir. Astroloji tamamen matematiksel hesaplamalara dayanan, insanın anne karnına düştüğü andan itibaren gezegenlerin etkilerini araştıran bir bilim olduğuna göre, bir inanç sistemi değildir. Böyle bir görüşün kabul edilebilmesi için astrolojinin bir inanç sistemi olması gerekirdi ki böyle bir şey asla söz konusu değildir.
Astroloji evrende uyum ve simetrinin var olduğunu ayrıca herkesin bu uyum ve simetrinin bir parçasını oluşturduğunu öğretir. Bu yüzden astrolojiyi hayatı açıklamaya yardım eden bir felsefe gibi düşünmeliyiz. Astrolojinin amacı bize olanlar için gezegenleri suçlamak değil, aksine gezegenlerle ilgili belirtiler yardımıyla kendimiz hakkında bir şeyler öğrenmektir. Kendimizi açıkça gördüğümüz zaman yeni özelliklerimizi kolayca keşfedebilir ve hayatımızı daha dolu, daha amaçlı, daha yaratıcı hale getirebiliriz.
Astroloji kader değildir, her şey insanın kendi elindedir. Astroloji dönemleri inceler; fırsat alanlarını, olabilecek hastalıkları, şanslı zamanları, doğum haritanızda sizi kısıtlayan, zorlayan alanları ve gecikmeleri gösterir. Sonuçta nasıl hareket edeceğiniz, neler yapacağınız hepsi sizin iradeniz içindedir.
Astroloji ve doğum haritalarımız ruhsal planımızı oluşturan muhteşem bir portredir. Ruhsal planımızla ne kadar uyumlu yaşarsak yaşam kalitemizi de o denli yükseltmiş oluruz. Doğum haritalarımızda bulunan zorlayıcı gezegen etkilerimizi hafifletecek ve yaşamı iyileştirecek kristaller, ritüeller, dualar insanoğluna yardımcıdır. Yeter ki ön yargılı olmadan ve sağdan soldan duyduğumuz şeyleri ciddiye almadan işin gerçeği ile ilgilenebilelim.
[video=hurriyetaile_video/astrolojinedir.flv]
Paylaş